Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

    Vodafone Türkiye CEO’su Engin Aksoy’dan 5.5G Teknolojisi Açıklamaları

    Vodafone Türkiye CEO’su Engin Aksoy, 5.5G teknolojisinin sunduğu yenilikleri ve gelecekteki etkilerini paylaşıyor. Mobil iletişimdeki bu devrim niteliğindeki gelişmeler hakkında detaylı bilgi almak için makaleyi okuyun.

    Vodafone Türkiye CEO'su Engin Aksoy, 5.5G teknolojisinin sunduğu yenilikleri ve

    Vodafone Türkiye CEO’su Engin Aksoy’dan 5.5G Açıklamaları

    Vodafone Türkiye Üst Yöneticisi (CEO) Engin Aksoy, şirket olarak Türkiye’ye 5.5G teknolojisini sunmaya hazır olduklarını vurguladı. Aksoy, 5G’nin ülke ekonomisine yıllık katkısının 19 milyar dolar olacağını belirtti.

    Vodafone’un 2024 yılı performansını ve 2025 hedeflerini paylaşmak amacıyla düzenlenen basın toplantısında Engin Aksoy ve Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcıları hazır bulundu. Toplantıda konuşan Aksoy, 2024’ün Türkiye’nin en hızlı büyüyen yeni nesil bağlantı ve dijital servisler şirketi olma hedefi doğrultusunda önemli adımlar atmaya devam edecekleri bir yıl olduğunu ifade etti.

    Aksoy, sözlerine şöyle devam etti: “Aynı zamanda amaç odaklı bir şirket olarak toplumsal dönüşümdeki rolümüze odaklanmayı sürdürdük. Ülkemizin yatırım ikliminde önemli bir rolümüz var. Bugüne kadar yaptığımız yatırımın reel değeri 234,4 milyar lirayı aştı. Geçtiğimiz yıl mobil şebekemize, bir önceki yıla kıyasla yaklaşık 2 katı yatırım yaparak, rekor sayıda baz istasyonu ve kapasite artışı sağladık. Mağazalarımızın yeni nesil perakende dönüşümü için bugüne kadar 410 milyon liranın üzerinde yatırım gerçekleştirdik. 2007-2023 döneminde reel değeri 270 milyon lira olan Vakıf projelerimizin ortaya çıkardığı sosyal katkı ise 1,5 milyar lira oldu.”

    Voleybol sponsorluğu kapsamında, tüm lig ve play-off’larda kullanılacak 5.5G destekli Şahin Gözü teknolojisine bu sezon toplam 9 milyon liralık altyapı yatırımı yaptıklarını belirtirken, Aksoy, “Son bir yılın en önemli yatırım alanlarından biri de 5G hazırlıkları oldu” dedi. Veri merkezi ve güneş enerjisi alanlarında, her biri 100 milyon dolar değerinde iki önemli ortaklığa imza attıklarını ifade etti.

    Aksoy, “5G takviminin bir an önce resmi olarak uygulamaya geçmesini ve gerekli adımların atılmasını bekliyoruz. Vodafone olarak lansmanını yapacağımız teknoloji aslında 5.5G olacak. 5G’nin bir ileri aşaması olan 5.5G, sadece daha hızlı bir bağlantı değil, aynı zamanda daha akıllı, daha güvenilir ve daha kapsayıcı bir dijital ekosistemin temel taşıdır. Türkiye’nin dijitalleşme yolculuğunda önemli bir kilometre taşı olacak. Vodafone olarak Türkiye’ye 5.5G teknolojisini sunmaya hazırız.”

    Toplantının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Aksoy, “Yapay zekada temel riskler nelerdir?” sorusuna, oluşabilecek riskleri bertaraf edebilmek için altyapılarını siber güvenliğe hazır hale getirdiklerinin altını çizerek cevap verdi: “Yapay zekayı kendi operasyonlarımız içerisinde son 3-4 yıldır entegre etmiş durumdayız. Son bir buçuk yıldır da üretken yapay zeka kullanmaya başladık. Bunu kişiselleştirilmiş tekniklerde kullanıyoruz.”

    Organize sanayi bölgelerinin (OSB) ekonomideki önemine değinen Aksoy, “Dijital altyapının güçlenmesi, OSB’lerin de güçlenmesi için çok önemli. Bu kapsamda 5G’nin kritik bir araç olduğunu düşünüyoruz. Fiber ise ikinci önemli araç. Bu konuda hevesliyiz. Destek isteyen tüm OSB’lere fiber hizmeti götürmek istiyoruz.” dedi.

    5.5G teknolojisi hakkında bilgi veren Aksoy, “5.5G, 5G’nin bir ileri versiyonu. Çekirdek şebekeden başlayarak, uçtan uca tüm şebekelerin daha ileri bir teknolojiyle sadece daha hızlı bir internet sunmakla kalmayıp, aynı zamanda daha düşük gecikme sağlamasını hedefliyoruz. İki nokta arasındaki iletişimin eş zamanlı gerçekleşmesi ve bu altyapı üzerinde farklı servislerin sunulabilmesi mümkün olacak. Servis ağı ve ekosistem gelişirken, gecikme süreleri de minimum seviyeye inecek.” şeklinde konuştu. Şu anda bu teknolojiye hazır olduklarını belirtti.

    Sektörü bekleyen risk ve fırsatlar hakkında da değerlendirmelerde bulunan Aksoy, “İki temel fırsat var; biri 5G, diğeri ise ülkenin fiber ağının genişlemesi. Ancak bu fırsatların kaçırılmaması gerektiği bir risk olarak karşımıza çıkıyor” dedi. Fiberin önemine vurgu yaparak, baz istasyonlarının fiberle birbirine bağlanmasının 5G’deki verimliliği artıracağını ifade etti.

    Aksoy, “Türkiye’deki tüm kurumlara ve hanelere fiber ulaşımını sağlamak istiyoruz. Türkiye’de 24,5 milyon hane halkı var. Ancak yaşam birimi olarak baktığımızda, 40 milyonun üzerinde yaşam birimi mevcut. Bu hızla ilerlediğimiz takdirde, hanelere ve kurumlara fiber götürme imkânımız yakın gelecekte 400 milyon gibi bir rakama ulaşabilir.”

    Türkiye’nin fiber altyapı durumu hakkında bilgi veren Aksoy, “Kapsama açısından Türkiye, Avrupa’da önde gelen ülkelerden biri. Ancak fiber konusunda geri kalmış durumdayız.” dedi. Data paketleri ve fiyatların 5G’ye geçişte artıp artmayacağına dair soruya ise “4G’ye geçişte önemli bir data kullanımı artışı yaşanmıştı. 4G’den 5G’ye geçişte aynı oranda bir artış beklemiyoruz ama yine de bir artış olacak. 5G’nin sunduğu faydalar çok daha kapsamlı. Daha hızlı internet, daha düşük gecikme sunarak müşterilerimize daha iyi bir deneyim sağlayacağız.” yanıtını verdi.

    İhale bedelinin, gelirin belli bir oranında olması gerektiğini savunan Aksoy, “Biz istiyoruz ki, paramız yatırıma gitsin, ihale bedelinden çok vatandaşa daha iyi internet ulaştırmaya gitsin. Bugün Avrupa ortalamasına baktığımızda, ihale gelirleri operatör gelirlerinin yaklaşık yüzde 5’ine denk geliyor. Bu durum, operatörlerin daha rahat yatırım yapabilmesini sağlıyor. Örnek olarak Finlandiya’da yıllık gelirinin yüzde 1,5 kadarı ihale bedeli. Türkiye’de ise bu oran yüzde 16. Bu kadar yüksek bir oran, şirketlerin yatırıma ayıracağı bütçeleri kısıtlıyor. Dengenin gözetilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Amacımız, ihale bedeli ile sağlanan toplam faydanın çok küçük bir bölümüdür. 5G’nin ülke ekonomisine yıllık getirisi ise 19 milyar dolar olarak öngörülüyor.”