Nöbetçi Eczaneler
Tekirdağ’da Sıla Yeniçeri’nin Ölümü Üzerine Dava Süreci
Tekirdağ’da darbedilen ve cinsel istismara uğradığı tespit edilen 2 yaşındaki Sıla Yeniçeri’nin ölümüne ilişkin açılan davanın ikinci duruşması gerçekleştirildi. Duruşmada, anne Behiye Yeniçeri (30) savunma yaptı. “Parkta düştüğünü biliyorum. Kesinlikle bakım yükümlülüğümü ihmal etmedim” diyen Yeniçeri’nin akıl sağlığının yerinde olduğuna dair bir rapor da mahkemede okundu. Yapılan savunmaların ardından duruşma, 7 Şubat’a ertelendi.
Malkara ilçesinde yaşayan Behiye Yeniçeri, kızı Sıla’yı 2 Ağustos’ta Malkara Devlet Hastanesi’ne götürdü. Yeniçeri, vücudunda morluklar bulunan çocuğunun komşusu tarafından düşürülüp yaralandığını ifade etti. Muayene sonrası Sıla, ailesine teslim edilerek evine gönderildi. Ancak, aile 8 Eylül akşamı Sıla’yı yeniden Malkara Devlet Hastanesi’ne götürdü. Bu sefer baygın halde olan Sıla’nın muayenesini yapan doktorlar, darp izleri ve morluklarını görünce durumu polise bildirdi. Sıla, durumu ağır bir şekilde Tekirdağ İsmail Fehmi Cumalıoğlu Şehir Hastanesi’ne sevk edildi. Hastanede yapılan muayenede Sıla’nın beyin kanaması geçirdiği ve vücudunda fiziksel şiddete maruz kaldığına dair bulgular elde edildi. Ayrıca, hastane Sıla’dan alınan DNA örneklerini inceleme için Tekirdağ Adli Tıp Kurumu’na gönderdi.
Şüphelilerin Tutuklanması ve İddianame Süreci
Olayla ilgili başlatılan gizlilik kararıyla yürütülen soruşturmada, Tekirdağ Emniyet Müdürlüğü ekipleri, Bakiye Yeniçeri’nin de aralarında bulunduğu 5 şüpheliyi gözaltına aldı. Bu şüpheliler arasında Bakiye Yeniçeri, dini nikahla birlikte yaşadığı Sanlı Ö. (58), komşusu Kani A. (33) ve komşunun çocukları G.K. (15) ile K.A. (14) yer aldı. Tekirdağ Barosu Başkanı Egemen Gürcün, 11 Eylül’de yaptığı açıklamada Sıla’nın cinsel istismara uğradığını adli tıp raporlarıyla doğruladı. Sıla, 7 Ekim’de bir aylık yaşam mücadelesini kaybetti. Tutuklu sanıklardan Kani A., ilerleyen günlerde tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edildi.
Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcılığı, olaya ilişkin soruşturmasını tamamlayarak Bakiye Yeniçeri, Sanlı Ö., Kani A., G.K. ve K.A. hakkında iki ayrı iddianame hazırladı. İddianamede, anne Bakiye Yeniçeri için ‘İhmali davranışla kasten öldürme’, ‘Suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme’ ve ‘Aile hukukundan doğan yükümlülüğün ihlali’ suçlarından toplam 67 yıl hapis cezası talep edildi. Sanlı Ö. hakkında ‘Suçu bildirmeme, gizleme’ suçundan 1 yıl 6 ay, Kani A. içinse ‘Çocuğun cinsel istismarı’ ve ‘Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçlarından 28 yıl 6 ay hapis cezası istendi. Suça sürüklenen çocuklar G.K. ve K.A. hakkında hazırlanan iddianame ise Tekirdağ 3. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi. G.K. için ‘Çocuğun nitelikli cinsel istismarı’ ve ‘Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçlarından toplam 66 yıl, K.A. için de ‘Nitelikli cinsel istismar’, ‘Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ ve ‘Kasten öldürme’ suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edildi. Hazırlanan iki iddianame, Tekirdağ 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde birleştirildi.
Adli Tıp Raporları ve Duruşma Süreci
İddianamede, Sıla Yeniçeri’nin İstanbul 1. Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından hazırlanan raporda, bebeğin ölümünün künt kafa travmasına bağlı kafa içi kanama sonucu gerçekleştiği belirtilmiştir. Ayrıca, bu yaralanma ile ölüm arasında bir illiyet bağının bulunduğu kaydedilmiştir. Tekirdağ Şehir Hastanesi’nde düzenlenen bilirkişi raporunda ise Sıla’nın cinsel istismara uğradığı ifade edilmiştir. Bebeğin vücudunda ısırık izlerinin bulunduğu ve bu izlerin K.A.’nın DNA profilini içerdiği vurgulanmıştır.
Duruşmanın ikinci oturumu, Tekirdağ 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde gerçekleştirildi. Kapalı yapılan duruşmaya, başka bir dosya kapsamında ‘Müstehcenlik’ suçundan tutuklu bulunan sanık Sanlı Ö. ile tutuksuz sanık Kani A. katıldı. Anne Bakiye Yeniçeri ve suça sürüklenen çocuklar G.K. ile K.A. ise duruşmaya tutuklu bulundukları cezaevlerinden SEGBİS ile bağlandılar. Duruşmada, annenin akıl sağlığının yerinde olduğunu gösteren rapor okundu. Savunmasını yapan Bakiye Yeniçeri, “Parkta düştüğünü biliyorum. Kesinlikle bakım yükümlülüğümü ihmal etmedim” şeklinde ifade verdi.
Tanıkların İfadeleri ve Duruşmanın Ertelenmesi
Suça sürüklenen çocuklardan K.A.’nın aynı evde yaşadığı babaannesi Melahat Ç., duruşmaya SEGBİS ile bağlandı. Mahkeme heyetinin sorduğu sorulara sağlıklı yanıt veremeyen Melahat Ç., “Tanımıyorum, bilmiyorum” şeklinde cevaplar verdi. Bu durumda, sorulara ‘algılama yeteneği olmadığı’ yönünde tutanak tutuldu. Savunmaların ardından mahkeme heyeti, duruşmayı 7 Şubat’a erteledi.
Aileden Açıklama: ‘En Ağır Cezayı Alsınlar’
Duruşma öncesinde, Sıla’nın teyzesi Aslı Güler, gazetecilere açıklamalarda bulundu. Güler, “Bugün ikinci duruşma görülecek, öncelikle adaletimize güveniyorum. Sıla, mezarında rahat uyuyacak; içeridekiler en ağır cezaları alacak. Bizim acımız zaten bize yetiyor, canımız yanıyor. Türk adaletine güveniyorum. Dilerim Rabb’imden en ağır cezayı alırlar. Kelimelerin bittiği yerdeyiz. Kız kardeşimi de kaybettik, acımız çok büyük, ailemiz paramparça oldu. Bizi bu hale getirenler, en ağır cezayı alsınlar” ifadelerini kullandı.