Nöbetçi Eczaneler
TCMB Başkanı Fatih Karahan’ın Açıklamaları
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, faiz indirimleri hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu. Karahan, “Burada herhangi bir şekilde oto pilotta değiliz, toplantıdan toplantıya gidiyoruz, veri odaklı ilerliyoruz. Belli bir alanımız olduğunu değerlendiriyoruz ama ihtiyatlı bir şekilde gitmek burada oldukça önemli.” şeklinde konuştu.
Karahan, yılın 1. Enflasyon Raporu’nun tanıtımı amacıyla İstanbul Finans Merkezi’ndeki Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Yerleşkesi’nde düzenlenen bilgilendirme toplantısında, başkan yardımcıları Hatice Karahan ve Osman Cevdet Akçay ile birlikte soruları yanıtladı.
Tüketici kredisi büyümesinin ılımlı bir seviyede kalmasını sağlamak amacıyla makro ihtiyati tedbirlerin devreye alınıp alınmayacağına dair bir soruya yanıt veren Karahan, “Verilere baktığınızda, tüketici kredisi büyümesinin aylık limitlerin altında olduğunu görmeniz mümkün. Dönem dönem dalgalanmalar olabiliyor; kredi limitlerini sınırlandırdığımızı da gözlemliyoruz. Ancak çoğu zaman politika faizi ve finansal koşullar, tüketici talebini istediğimiz ölçüde sınırlamaya yetiyor.” dedi.
Karahan, “Biz daha çok makro ihtiyati düzenlemeleri piyasa mekanizmasının işlevselliğini artırmak ve aktarım mekanizmasını güçlendirmek amacıyla kullanıyoruz. Uygulamaya bu amaçla koyduk ama para politikasındaki sıkılığı belirlerken her zaman ana aracımız politika faizi. Bu bugüne kadar böyle oldu, bundan sonra da yine aynı olacaktır. Ancak ani sermaye hareketlerini tetikleyici gelişmelerin yaşandığı ya da beklentilerin kırılgan olabileceği dönemlerde bu düzenlemelerin faydasını da gördük. Dolayısıyla bir süre daha bu düzenlemeleri korumak istiyoruz.” diye ekledi.
- Makro ihtiyati tedbirlerin kullanıldığı üç ana amaç:
- KKM’nin kontrollü bir şekilde azaltılması ve Türk Lirası mevduat payının artırılması.
- Dezenflasyon ile uyumlu kredi büyümesinin sağlanması.
- Fazla likiditenin sterilizasyonu.
Karahan, tahmin güncellemesinin kaynaklarına da dikkat çekerek, “Revizyonun yukarı yönlü olması herhangi bir şekilde para politikasında duruş değişikliğine işaret etmiyor; ekstra gevşeme sinyali içermiyor.” ifadesini kullandı. Güncellemenin kaynaklarına değinen Karahan, TCMB’nin eşgüdüm içinde hareket ettiğini ancak kasım ayı raporunda sağlık güncellemesini hesaba katmadıklarını, bunun ekstra olarak geldiğini belirtti.
“Ocak ayı enflasyonuna baktığımızda, bizim beklentimizle uyumlu geldi. Piyasa biraz daha iyimserdi. Detaylara baktığımızda ise temel mallar yüzde 1’in altında, beklediğimizden biraz daha iyi, hizmette beklediğimizden belki çok az daha yüksek. Burada sağlıktaki pay önemli.” değerlendirmesini yapan Karahan, “Ocak ayı enflasyonunda 30 baz puan kadar, yani aylık enflasyon bazında, bu ağırlık güncellemesinin bir etkisi olduğunu hesaplıyoruz.” dedi.
Ana eğilim göstergelerine baktıklarında ise daha ılımlı bir görünüm olduğunu ifade eden Karahan, “Ana eğilimde bir bozulma olmadığını değerlendiriyoruz.” dedi.
Karahan, faiz indirimlerine 250 baz puanlarla devam edilip edilmeyeceği, pas geçilme ihtimalinin olup olmadığına ilişkin soruya ise şu yanıtı verdi: “Faiz kararlarını verirken her zaman olduğu gibi bundan sonra da enflasyon gerçekleşmelerine ve ana eğilime bakıyoruz. Yurt içi talepte dengelenme, bunun göstergeleri, fiyatlama davranışları ve enflasyon beklentilerini yakından takip ediyoruz.”
Sonuç olarak, talep koşullarının dezenflasyonist seviyede olduğunu vurgulayan Karahan, “Görünüm bozulması durumunda her türlü seçeneği değerlendiririz; adımların büyüklüğünü değiştirmek ya da durmak dahil.” diyerek sözlerini tamamladı.