İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Türkiye’deki Suriyelilerin kayıtlarının, Suriye’de kullanılabilmesi amacıyla Şam ve Halep’teki Büyükelçilik ve Konsolosluklarda Göç İdaresi Bürosu kurulacağını açıkladı. Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası’na katılan Yerlikaya, gündemdeki konularla ilgili soruları yanıtladı ve önemli değerlendirmelerde bulundu.
Yerlikaya, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın, Suriye’deki geçici hükümetin kurulma sürecinde tüm kabine üyelerine yardım etme talimatı verdiğini belirtti. Suriye’de İçişleri Bakanlığı henüz ilan edilmemiş olsa da, hazırlıkların devam ettiğini ifade etti. Dönüş yapacak Suriyelilerin kayıtlarının Türkiye’de bulunduğunu ancak, Suriye’deki terör örgütleri ve rejimin, nüfus, tapu binaları ve arşivleri tahrip etmesi nedeniyle bu bilgilerin Suriye’de kaynaksız olduğunu vurguladı.
Türkiye’de yaşayan Suriyelilerin belgeleriyle ilgili olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimatıyla bir karar aldıklarını belirten Yerlikaya, “Şam ve Halep’teki Büyükelçilik ve Konsolosluklarımızda Göç İdaresi Bürosu kuruyoruz; böylece buradaki kayıtların orada kullanılabilmesi sağlanacak.” dedi. Bu büroların, Türkiye’den Suriye’ye dönüş yapan Suriyelilere gerekli belgeleri temin edeceğini ifade etti.
Öncü Göçmen ve Dönüş Süreci
Gönüllü dönüş yapmak isteyenler için “öncü göçmen” uygulaması hakkında bilgi veren Yerlikaya, bu talebin Cumhurbaşkanı tarafından insani bir ihtiyaç olarak değerlendirildiğini belirtti. “1 Ocak’tan itibaren, önden bir aile ferdinin veya belirlenen bir bireyin gitmesi konusunda hazırlıklarımıza başlıyoruz. Bu kişi, 6 ayda 3 kere giriş çıkış yapabilecek.” dedi.
Yerlikaya, Suriyelilerin huzurlu bir şekilde geri dönüş sürecinin sağlanması için 6 sınır kapısından 2’sini yetkilendireceklerini ve bu süreçte herhangi bir karışıklığın yaşanmaması için gereken önlemleri alacaklarını açıkladı.
Düzensiz Göçle Mücadele Çalışmaları
Yerlikaya, Türkiye’nin düzensiz göçle mücadelesinin dünya genelindeki en büyük sorunlardan biri olduğunu vurguladı. Birleşmiş Milletlerin dünya genelinde yaklaşık 300 milyon göçmenin bulunduğunu aktaran Yerlikaya, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın düzensiz göçle mücadele konusunda sürekli talimatlar verdiğini belirtti.
- İstanbul, Suriyelilerin en çok yaşadığı şehir olarak ön planda; ardından Gaziantep geliyor.
- Düzensiz göçle mücadelenin kaynağında başlaması gerektiğine dikkat çekti.
- Hudutların Sınır Yönetimi Genel Müdürlüğü bu kabine döneminde kurularak, güçlü bir yapı haline getirildi.
Yerlikaya, Türkiye’nin sınırlarından girişi engellenen düzensiz göçmen sayısının 235 bin 572 olduğunu belirtti. 2023 yılında 223 bin engelleme yapıldığını, 2024’te bunun 104 bine düştüğünü ve bu sayının daha da azalacağını ifade etti. Şimdiye kadar 225 bin 854 deport işlemi gerçekleştirildiğini ve bu yıl en yüksek sınır dışı rakamlarına ulaşıldığını kaydetti.
Göçmen Kaçakçılığı ile Mücadele
Bakan Yerlikaya, göçmen kaçakçılığı ile ilgili olarak, valiler, emniyet, jandarma ve istihbarat birimlerinin uyum içinde çalıştığını belirtti. Mobil göç noktası araçları ile İstanbul’da başlatılan uygulamanın, biyometrik parmak izi okuması ve göç uzmanları ile tercümanların bulunduğu bir sistemle desteklendiğini açıkladı. Bu araçlarla yapılan kimlik denetimlerinin 2 milyon 542 bin 274 olduğunu ve 164 bin 840 düzensiz göçmenin tespit edildiğini ifade etti.
Yerlikaya, “2025 yılına kadar Türkiye’den hiç kimse çıkış yapamayacak” dedi. Ayrıca, Ege ve Trakya’daki transit göç noktalarında kesinlikle yasa dışı çıkışa izin verilmeyeceğini vurguladı.
Türkiye’nin İnsanlık Tutumu
Yerlikaya, düzensiz göçle mücadelede Türkiye’nin dünya genelinde en iyi ülke olduğunu belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, “Haktan yana, mazlumdan yana, zalimden yana değil.” sözlerini hatırlatarak, Türkiye’nin dostluğunu kazananların her zaman yanında olacağını ifade etti. “Suriye’deki tüm insanları kucaklayan bir devletin kurulması için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz.” dedi.
Yerlikaya, sosyal medyada yer alan yabancı düşmanlığına dikkat çekerek, ceza kanunlarının Türkiye’de bulunan herkes için geçerli olduğunu vurguladı. “Biz insani bir tutum sergiledik ve toplumumuzun vicdanına uygun hareket ettik.” diyerek, bu konudaki tavırlarının doğru olduğunu ifade etti.