Suriye’de 61 yıllık Baas rejiminin çökmesi ve Beşar Esad’ın Rusya’ya kaçmasının ardından, ülkede bir geçiş süreci yaşanıyor. Bu süreçte, İsrail de Suriye’ye yönelik hava saldırılarını aralıksız sürdürüyor.
İsrail medyasına göre, İsrail Hava Kuvvetleri, bugün Suriye topraklarında 250’den fazla askeri hedefe saldırıda bulundu. Yapılan açıklamalara göre, İsrail Hava Kuvvetleri, Suriye ordusuna ait birçok tank, uçak ve askeri helikopteri hedef aldı. Bu saldırıların, Hizbullah’ın bu kritik silahları ele geçirebileceği endişesiyle gerçekleştirildiği ifade ediliyor.
Suriyeli güvenlik kaynakları, İsrail ordusunun Suriye’nin Lazkiye kentine hava saldırısı düzenlediğini bildirdi. Saldırıda, Lazkiye Limanı yakınlarında bulunan hava savunma sistemlerinin hedef alındığı belirtildi.
İsrail’in hava saldırılarında, Suriye’nin kuzeydoğusundaki Kamışlı Askeri Havalimanı da vuruldu. Yedioth Ahronoth gazetesi, “İsrail, 50 yılı aşkın süreden beri ilk kez Suriye hava üslerinin tamamına saldırı düzenledi” şeklinde bir haber yayımladı.
KATANA’YA ULAŞTILAR
Bölgedeki güvenlik kaynakları, İsrail ordusunun Suriye’nin güneyine yönelik bir saldırının, başkent Şam’ın yaklaşık 25 kilometre güneybatısına kadar ulaştığını bildirdi. Suriyeli bir güvenlik kaynağı, İsrail birliklerinin, İsrail işgali altındaki Golan Tepeleri’ni Suriye’den ayıran askerî olarak arındırılmış bölgenin doğusunda, Suriye topraklarının 10 kilometre derinliğindeki Katana’ya ulaştığını açıkladı.
ŞAM’DA KİMYASAL TESİS VURULDU
İsrail, Şam’da Suriye Bilimsel Çalışmalar ve Araştırma Merkezi’nin bir ofisinin bulunduğu Barzeh bölgesine de saldırı düzenledi. Bu merkez, Esad döneminde kimyasal silah üretimiyle bağlantılı olduğu gerekçesiyle yaptırımlara maruz kalmış ve daha önce de hedef alınmıştı. Yerel kaynaklar, İsrail ordusunun ayrıca Şam kırsalındaki Adra kenti yakınlarında Suriye ordusuna ait bir silah deposunu da hedef aldığını bildirdi.
İSRAİL’DEN BM’YE MEKTUP
İsrail’in Birleşmiş Milletler’e sunduğu bir mektupta, “Suriye’deki silahlı gruplar arasındaki çatışmalara müdahil değiliz, eylemlerimiz yalnızca güvenliğimizi koruma amacını gütmektedir” ifadeleri yer aldı. Bu bağlamda, İsrail askerleri Suriye’nin güneyinde çeşitli operasyonlar gerçekleştirmekte.
GOLAN TEPELERİ’NDEKİ İŞGALİNİ GENİŞLETTİ
İsrail, Suriye toprağı olan Golan Tepeleri’ndeki işgalini de genişletme kararı aldı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, orduya Golan Tepeleri’ndeki tampon bölgenin “ele geçirilmesi” talimatını verdi. Bunun ardından, İsrail ordusu bölgeye takviye güçler gönderdi ve tanklar sınırı aşarak, Golan Tepeleri’ndeki Şeyh Dağı’nın Suriye tarafını işgal etti. Bu, 1973’ten bu yana İsrail güçlerinin Suriye topraklarına girdiği ilk durum oldu.
Netanyahu, 1967’den bu yana İsrail işgali altında bulunan Golan Tepeleri’nin “sonsuza dek İsrail’in ayrılmaz bir parçası” olacağını vurguladı. “Bugün herkes Golan’daki varlığımızın, Golan’ın eteklerinde değil, oradaki varlığımızın ne kadar önemli olduğunu anlıyor” diyen Netanyahu, İsrail’in Golan Tepeleri’ndeki askeri varlığının ülkenin “güvenlik ve egemenliğini garanti altına aldığını” ileri sürdü.
1967’DEN BU YANA İŞGAL ALTINDA
İsrail, Suriye’ye ait Golan Tepeleri’ni 1967’den bu yana işgal altında tutmaktadır. 1974’te İsrail ile Suriye arasında imzalanan Kuvvetlerin Çekilmesi Anlaşması ile tampon bölge ve silahlardan arındırılmış bölgenin sınırları belirlenmişti.
SURİYE’DE NE OLUYOR?
Suriye’de 27 Kasım’da rejim karşıtı silahlı gruplar ile Beşar Esad güçleri arasında çatışmalar yoğunlaşmaya başladı. Bu gruplar, 30 Kasım ile 7 Aralık tarihleri arasında Halep, İdlib, Hama ve Humus gibi büyük illerde üstünlük sağlamışlardı.
Başkent Şam’a 7 Aralık’ta girmeye başlayan gruplara halk kitlelerinin de destek vermesiyle, rejim, Şam ve diğer birçok bölgede kontrolü tamamen kaybederek çökme sürecine girdi. Baas Partisi’nin 61 yıllık iktidarı sona ererken, rejim lideri Esad başkentten kaçmak zorunda kaldı.
Öte yandan, Suriye Milli Ordusu da aralık ayında başlatılan Özgürlük Şafağı Operasyonu’nun ilk gününde Tel Rıfat ilçe merkezini terör örgütü PKK/YPG’den kurtarmayı başardı. Bu operasyonla birlikte, Münbiç ilçesinin de kurtarılmasıyla, Fırat Nehri’nin batısındaki en büyük terör yuvası haline gelmiş olan bölge PKK/YPG’den temizlenmiş oldu.