Nöbetçi Eczaneler
(İSTANBUL) – Toplumsal Demokrat Belediyeler Derneği (SODEM) ve Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan, ‘İklim Değişikliğine Uyum Süreci ve Su Kaynakları Çalıştayı’nda yaptığı konuşmada, “Kaynaklar tükendi ve bu tükenmiş kaynaklar üzerine yeni bir model koymak zorundayız. Burada bizim üzerimize düşen roller var. Durduğumuz yer bir sosyal demokrasi; kaynaklar eşit ve hakça bölüşülmeli” dedi. Şahan, Kanal İstanbul Projesi’ne ilişkin de “Kanal İstanbul planı geçti. Etrafındaki parseller satılıyor. Artık gerçekten bu işlerin bir şekilde konuşulması; bu kentin çocuklarının geleceği için gerçek kararların, süreçlerin yürütülmesi gerekiyor” diye konuştu.
Türkiye Belediyeler Birliği’nin ana faydalanıcısı olduğu Türkiye ve AB Ortasında Kent Eşleştirme-II: Yeşil Gelecek Projesi kapsamında İstanbul’da ‘Kentlerin Liderliğinde İklim Değişikliğine Ahenk Süreci ve Yaşamsal Su Kaynakları Çalıştayı” düzenlendi. 2 gün süren çalıştayda yerel yönetimlerin iklim değişikliğine uyum süreçleri, enerji bütçeleri ile belediyeler için riskler ve fırsatlar gibi konular ele alındı.
Çalıştayın ikinci gününde İSKİ Genel Müdürü Doç. Dr. Şafak Başa’nın moderatörlüğünde gerçekleşen “İklim Değişikliği ve Su Yönetimi” oturumunda Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan ile Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gökşen Çapar, İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof.Dr. Meriç Albay ile Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan Çevre Mühendisi Ayşe Yıldırım Coşgun konuşmacı olarak yer aldı.
Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan şunları söyledi:
“Bugün şahit olduğumuz tüm savaşların kök sebebi, dünyanın kaynaklarının tükenmiş olması”
“Bugün şahit olduğumuz tüm jeopolitik krizler, siyasi krizler, savaşların kök sebebi, dünyanın kaynaklarının tükenmiş olması. Bunun sebebi yoksulluk, siyasi krizler, sınıflar, coğrafyalardaki krizler… Münasebetiyle yeni nizamda, güçlerin tekrar dağıldığı, tam da bu sebeple tekrar dünya siyasetinin ve toplamda jeopolitik siyasetin yine biçimlendiği kritik bir devrin kırılma noktasının tam ortasındayız. İklim krizi bahsettiğimiz bu durumun kendisi. Kaynaklar tükendi ve bu tükenmiş kaynaklar üzerine yeni bir model koymak zorundayız. Bu modelin natürel ki bir siyaseti olacak. Burada bizim üzerimize düşen roller var. Durduğumuz yer bir toplumsal demokrasi; kaynaklar eşit ve hakça bölüşülmeli. Ömür odaklı bir kent, ömür odaklı bir dünya, güçsüzün yanında olma, dünyanın mevcut kaynaklarını, önümüzdeki devirde güç dağılımlarını gözeten bir yerden, kentlinin ve yurttaşın hakkını korumak olmalı.
“Kentin, yurttaşın hukukunu iyi koruyan ve gözeten politikaları hayata geçirmek için çabalıyoruz”
Biz bunu kent yerinde, mekansal kutuplaşma olarak yaşıyoruz. Siyasi ve politik manada, sınıfsal kutuplaşma olarak görüyoruz. Bugün Türkiye’de bahsettiğimiz orta sınıfın yok oluşu, fakirin daha fakir, zenginin daha varlıklı oluşu. Kendi ilçemden örnek vereyim; Bir kent yerinde, 7 metrelik yolun karşısında 4 milyon dolara bir daire alırken, çabucak karşısında bir gecekonudan bahsettiğimiz bir ilçe Şişli. Orada bir mekansal kutuplaşmayı, toplumsal kutuplaşmayı, tam da bahsettiğimiz bu sınıfsal kutuplaşmayı görürsünüz. Genç siyasetçiler olarak misyona geldik. Yalnızca bir belediyeyi yönetmek değil; öncelikle siyaseten ne dediğimizi düzgün tabir etmemiz lazım. Bu periyot üzerimize düşen rol budur. Kentin, yurttaşın hukukunu yeterli koruyan ve gözeten siyasetleri hayata geçirmek için çabalıyoruz. Krizlerle uğraşın hem siyasi hem de bütün zorluklarını gören bir yerden, önümüzdeki devrin en kıymetli işlerinden birinin gerçek bir ıslahat olduğunu düşünüyorum. Bu ıslahat yalnızca bir mahallî idare ıslahatı değil. Yurttaşı, sivil toplumu, akademiyi, bütün paydaşları işin içine çeken makro bir planlama aklıyla; bu işin içinden bir ıslahatla çıkacağız.”
Kanal İstanbul Projesi
Konuşmasında Kanal İstanbul projesine de değinen Şişli Belediye Başkanı Şahan, şunları söyledi:
“İstanbul’da çok uzun süredir, Kanal İstanbul’u konuşuyoruz. Kanal İstanbul planı geçti. Etrafındaki parseller satılıyor. Bir beton Kanal İstanbul düşünüyoruz. Bütün bu bahsettiğimiz krizlerin ortasında, bir de bu türlü bir karar var, planı çıkmış bir iş var. Artık sahiden bu işlerin bir formda konuşulması, bu kentin çocuklarının geleceği için gerçek kararların, süreçlerin yürütülmesi gerekiyor. Bu hatırlatmayı, bu kürsüde yapmakla vazifeli bir mahallî yöneticiyim.”