MHP ve Zafer Partisi Arasındaki Gerilim
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, terör örgütü PKK’nın elebaşı Abdullah Öcalan’ı TBMM’de konuşma yapmaya davet etmesiyle başlayan tartışmalar, DEM Partili bir heyetin İmralı Adası’na giderek Öcalan ile görüşmesiyle yeni bir boyut kazandı. Bu gelişmeler sonrasında MHP ve Zafer Partisi arasında sert bir polemik yaşandı. MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın, “Devlet Bahçeli, Türk devletine ve Türk milletine karşı suç işlemektedir, ‘terörsüz Türkiye’ diyerek Türkiye’yi bir terör örgütünün önünde diz çöktürmeye çalışmaktadır.” şeklindeki ifadelerine güçlü bir yanıt verdi.
“HİÇ KİMSE TÜRK DEVLETİNE DİZ ÇÖKTÜREMEZ”
Büyükataman, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, “İstihbarat aparatı” ifadesiyle Özdağ’ı eleştirerek, “Özdağ, ‘dişi karakterli cümleler kurmuyoruz net konuşuyoruz’ diyerek Sayın Genel Başkanımıza haddini aşan bir üslupla saldırmış, ruh halinin geldiği sakıncalı durumu ortaya koymuştur. Özdağ şunu iyi bilmelidir: Hiç kimse Türk devletine diz çöktüremez; Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli’nin bulunduğu yerde ihanet ve teslimiyet söz konusu olamaz.” ifadelerini kullandı.
“TERÖRSÜZ TÜRKİYE VİZYONU ÜMİTSİZ VAKANIN AYARLARINI BOZMUŞ”
Büyükataman, Bahçeli’nin terörle mücadelede kararlılıkla devam edileceğine dair yaptığı açıklamaların önemine vurgu yaparak, “Teröristlerin silah bırakmamaları durumunda toprağın altına gömülecekleri konusunun altı çok net bir şekilde çizilmiştir. Buna rağmen Özdağ iftiralarına zavallıca devam etmektedir. ‘Terörsüz Türkiye’ vizyonu, bu ümitsiz vakanın ayarlarını bozmuş ve kontrolünü kaybettirmiştir. Kendisi, Sayın Devlet Bahçeli’nin ortaya koyduğu vizyonu anlayabilecek kapasitede olmadığını zaten biliyorduk. Ancak, terörün ülke gündeminden çıkacak olması ve bölgemizde son bulmasına yönelik hamlelerden neden bu kadar rahatsız olduğu da merak konusudur.” şeklinde konuştu.
“EMPERYALİZMİN ELİNDE NASIL KILIKTAN KILIĞA GİRDİĞİ ORTADADIR”
Büyükataman, açıklamalarını şu sözlerle sonlandırdı: “Sayın Genel Başkanımızın terörle mücadeledeki kararlılığını çarpıtarak kalitesiz bir üslupla saldıran bu şahıs, öncelikle Cumhurbaşkanlığı seçimleri sürecinde iki hafta içinde dönüş yaparak niçin Kandil’deki teröristlerle aynı adayı desteklediğini açıklamalıdır. Kandil’in adayıyla imzaladığı gizli protokoller, bu şahsın ne kadar düzgün olmayan bir çizgide olduğunu aziz milletimize göstermiştir. Bugün ‘düz konuşuyoruz’ diye hamaset yapan bu şahsın çizdiği zikzaklar, emperyalizmin elinde nasıl kılıktan kılığa girdiği ve terör örgütünün patronlarına nasıl diz çöktüğü açıkça ortadadır.”