Eskişehir’de, Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50’inci yılına özel düzenlenen toplantıda, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) 15. Dönem Eskişehir Milletvekili Murat Kahyaoğlu önemli açıklamalarda bulundu. Kahyaoğlu, “Kıbrıs’a çıkarma yaptıktan sonra Bülent Ecevit, kamuoyuna bir açıklama yapmıştı ya, onu TBMM’de ilk bize anlattı” dedi.
Toplantıda, 37. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’nin Barış Harekatı kararını onaylayan TBMM üyesi Eskişehir Milletvekili Murat Kahyaoğlu ile harekata katılan gaziler bir araya geldi. Seyyid Battal Gazi Vakfı öncülüğünde gerçekleştirilen etkinlik, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Ardından, Kahyaoğlu ve Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zafer Koylu tarafından konuşmalar gerçekleştirildi. Seyyid Battal Gazi Vakfı Başkanı Dr. S. Sırrı Kabadayı, o dönemin milletvekili ile harekata katılan gazileri bir araya getirmenin mutluluğunu yaşadıklarını ifade etti. Programın sonunda ise, gazilerin yaşadıkları harekat hatıralarının yazılarak kitaplaştırılması kararlaştırıldı.
Bülent Ecevit ve Kıbrıs Kahramanlığı
Eski Milletvekili Murat Kahyaoğlu, 19 Temmuz günü Başbakan Bülent Ecevit’in TBMM’deki kararlı tutumunu şöyle anlattı: “Gazi meclis 19-20 Temmuz’da olağanüstü toplanıyor, gizli toplantıda kararlar alacağız. Ben de meclise gittim, bütün milletvekilleriyle birlikte oradayız. Orada, ‘Kıbrıs kahramanı, Kıbrıs fatihi’ olacak Bülent Ecevit’i bekliyoruz. Gelecek ve bize anlatacak. Bir süre sonra o kahraman, o dirençli ve yürekli adam meclisin kapısından beliriyor. Emin adımlarla, yüreklice ve dik duruşuyla yürümeye başlıyor. Bunu görür görmez hepimiz ayağa fırlıyoruz, alkışlıyoruz. Ecevit geliyor, kürsüye doğru yürüyor ve bize ‘oturun’ diyor. Kıbrıs’a çıkarma yaptıktan sonra Ecevit, kamuoyuna bir açıklama yapmıştı ya, onu orada ilk bize anlatıyor.”
Kıbrıs’ın Tarihsel Önemi
ESOGÜ Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zafer Koylu ise Kıbrıs’ın tarihine dair önemli bilgiler paylaştı. Koylu, “Kıbrıs 1571’de fethediliyor, ancak fethinden önce burada birçok devlet egemen olmuştur. Mısırlar, Hintliler, Romalılar, Bizanslılar, Büyük İskender, Cenevizliler ve Memlükler derken sonunda Osmanlı dönemi geliyor. Osmanlı buraya geldiğinde, özellikle Kıbrıs içerisindeki Katoliklerin yerli Ortodoks Rumlara yaptıkları eziyetler üzerine şikayetler gidiyor. Osmanlı, burada adil bir yönetim sağlayacağı için buranın fethedilmesini istiyorlar. 1571’de Kıbrıs fethediliyor ve bu süreçte 50 bin şehit veriliyor. Ancak Kıbrıs, sadece bu istek üzerine fethedilmiyor; Osmanlının güvenliği açısından Akdeniz’de stratejik bir öneme sahip bir ada. Bugün de Türkiye Cumhuriyeti’nin elinde olması gerektiği gibi, burada bizim tam anlamıyla bir uçak gemimiz olmadığına göre, sahillerimizi korumak için bu adaya ciddi anlamda ihtiyacımız var.” şeklinde konuştu.