Nöbetçi Eczaneler
Japon Mühendis Yoshinori Moriwaki’nin Deprem Semineri
Balçova Belediyesi’nin davetlisi olarak Türkiye’ye gelen Japon Mühendis Yoshinori Moriwaki, bina inşaatlarında sismik izolatör (kauçuk sistem) kullanmanın hayatta kalmayı mümkün kıldığını ve bunun yalnızca %15 oranında bir maliyet artışı getireceğini belirtti.
Kahramanmaraş depreminin ikinci yıldönümünde Balçova’da düzenlenen seminerde Moriwaki, Türkiye’nin önde gelen deprem uzmanlarından merhum Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara’yı anarak, “Rahmetli Ahmet Mete Işıkara, ‘Deprem değil bina öldürür’ diyordu. Ben de bu görüşe katılıyorum. Sağlam binalar inşa edersek hayatta kalma şansımız artar,” dedi.
2020 yılında yaşanan İzmir depreminde yıkılan binalarda deniz kumu kullanıldığını hatırlatan Moriwaki, “O binalarda deniz kabukları bulundu. O depremin ardından bu kadar çok binanın yıkılmaması ve can kaybının bu denli yüksek olmaması gerekirdi. Bu nedenle binalarımızı, kauçuk sistem olarak bilinen sismik izolatörler kullanarak inşa etmeliyiz. Bu, en fazla %15’lik bir maliyet artışı demek. Düşünsenize, %15 daha fazla ödeyerek hayatta kalma şansınızı artırıyorsunuz. Bunu kim istemez ki?” şeklinde konuştu.
Olası Şiddetli Depremler ve Tsunami Riski
Moriwaki, Yunanistan’ın Santorini Adası açıklarında meydana gelen depremlere de dikkat çekerek, “Santorini açıklarında son 10 günde 770’den fazla deprem yaşandı. Bu depremler 3.4’ten 5.3’e kadar değişti. Bölgedeki sismik aktivite nedeniyle, önümüzdeki 6 hafta içinde 7, 7.5 büyüklüğünde bir deprem olma ihtimali var. Bu, Bodrum’un karşısında yer alıyor ve 171 kilometre mesafe var. Ancak böyle bir deprem Çanakkale’ye kadar hissedilebilir. Bodrum, Marmaris, Muğla ve Datça bölgeleri yoğun şekilde sarsıntıyı hissedecektir. Tsunami riski olduğunda, burada 1 metreye kadar dalgalar oluşabilirken, Santorini’de 5-7 metre arasında bir tsunami bekleniyor. İzmir’de ise tsunami riski yok,” açıklamasında bulundu.
Türkiye’nin Deprem Gerçeği ve Hazırlık Önerileri
Moriwaki, Türkiye’nin dünyada en çok deprem yaşayan ülkeler arasında 6. sırada olduğunu belirterek, “Deprem gerçeği kabul edilmeli ve devletin bütün kurumları ile halk bu konuda hazırlıklı olmalıdır,” dedi. 35 yıldır Türkiye’de yaşadığını ve kendini Türk gibi hissettiğini vurgulayan Moriwaki, “Bir Türk mimar ve mühendis olarak utanıyor ve üzülüyorum. Türkiye’de büyük bir deprem olmamasına rağmen, can kaybı bakımından dünyada 3. sıradayız. ‘Allah korusun’ demek depremleri engellemiyor. Depremler, güneşin doğumu kadar doğal bir olaydır. Hep birlikte üzerimize düşeni yapmalı ve önlem almalıyız,” dedi.
Deprem Tatbikatları ve Hazırlıklar
Japonya’nın sıkça yaşadığı şiddetli depremler nedeniyle cep telefonlarında deprem uyarı sistemleri kullandığını anlatan Moriwaki, “Önceden sinyal alarak doğalgaz sisteminin kapandığını ve hızlı trenlerin durduğunu görebiliyoruz. Japon halkı, depremle yaşamayı öğrendi. Okullarda ve mahallelerde ayda bir kez deprem tatbikatları yapılıyor. Türkiye’de de en az yılda bir kez tatbikat yapılsa, bu akıllarda kalacaktır,” dedi.
Moriwaki, “Deprem Rehberi” adını taşıyan bir çizgi roman yazdığını ve deprem ile göçük sonrası oluşabilecek yaşam üçgeninde, su şişesi, toz maskesi, tuz, çikolata ve metal düdük bulundurulmasının önemine vurgu yaptı. Ayrıca, deprem çantasının evin giriş kapısının yanına konulması gerektiğini belirtti. Deprem anında merdivenlerin kullanılmaması gerektiği konusunda da uyarıda bulunarak, seminerini Atatürk’ün “Ne mutlu Türk’üm diyene” sözüyle sonlandırdı.
Seminer sonunda, Belediye Başkan Vekili Korcan Uçman, Moriwaki’ye ve Japonya İzmir Kültürler Arası Dostluk Derneği temsilcisi Hatice Ekinci’ye fidan sertifikası takdim etti.