İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) bağlı kuruluşu İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ), kente su sağlayan en önemli kaynaklardan Istranca Su Toplama Havzası’ndaki Kazandere ile Pabuçdere Barajları çevresindeki atık su ve yağmur suyu kaynaklı altyapı problemlerini çözmek için harekete geçti. İSKİ, “Istranca Su Havzası Atık Su Yatırımları” kapsamında; 300 milimetre çapında, 30 kilometre atık su şebeke kanalı ve 5 adet fosseptik doğal arıtma yapısı imalatlarının yapımına başladı. Güncel maliyeti 250 milyon TL olan projenin temeli; CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek, Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ile Edirne Belediye Başkanı Filiz Gencan Akın’ın katılımlarıyla atıldı.
“Ülkemizin her milimetrekaresi çok değerli, ama Trakya'nın elbette özel bir konumu var” diyen İmamoğlu, “İstanbul olarak, sadece İstanbul'u planlama değil, özellikle İstanbul Planlama Ajansı bünyesinde kurduğumuz Marmara Masası'yla, yerel yönetimlerle özel olarak ilgilendiğimiz gibi, İstanbul'un üst ölçek planını yaparken, Marmara Bölgesi'nin tamamını ve özellikle Trakya bölgesini, suyunu, havasını, ulaşımını, şehir yaşamını, kalitesini, köylerini, tarımını, her şeyini A'dan Z'ye düşürerek bir planlama çalışması yapmaktayız. Biz, Türkiye'nin planlı bir gelişme yaşadığı takdirde, dünyanın en müreffeh, en refah içinde yaşayan toplumu olacağına yürekten inanıyoruz. Bu ülkenin insanının karakteri, bu ülkenin insanının çalışkanlığı, bu ülkenin insanlarının kararlılığı, vatan-yurt sevgisi, bayrak sevgisi, bu ülkedeki bütün sorunları çözmeye yeter” dedi.
İstanbul’un, kurulduğu tarihten bu yana ihtiyacına yönelik su taşıyan bir kent olduğunun altını çizen İmamoğlu, günümüzde de Trakya’daki Istrancalar bölgesi ve Düzce ili sınırları içindeki Melen Çayı’nın bu anlamdaki önemine dikkat çekti. İstanbul’un suyunun büyük bölümünün İSKİ tarafından kurulan regülatörler aracılığıyla, yaklaşık 200 kilometre mesafeden şehre ulaştırıldığını aktaran İmamoğlu, şunları söyledi:
“Gözümüz gibi bakmalıyız suya. Doğaya gözümüz gibi bakmalıyız. Yani bu ülkeyi çocuklarımızdan ödünç aldığımızı bilerek hareket etmeli ve onlara yine tertemiz bir vatan emanet etmek için çok çalışmalıyız. Aksi takdirde, bu cennet vatana en büyük ihaneti yapmış oluruz. Her yerde şunu söylüyoruz: Lütfen bilimden şaşmayın, akıldan şaşmayın, kişisel çıkarları asla önde tutmayın. Eğer toplumsal bir menfaat varsa, hep beraber yapalım. Ama toplumun menfaatinin önüne kişisel menfaatler geçiyor ve toplumun kaynaklarını yok ediyorsanız, israf ediyorsanız, o, tam da bu topraklara ihanet demektir. Onun için Trakya'ya gözümüz gibi bakmalıyız, Türkiye gözümüz gibi bakmalıyız.”
Sözü, yapımı yılan hikayesine dönen Melen Barajı’na getiren İmamoğlu, konuşmasını özetle şu sözlerle tamamladı:
“Melen Barajı; ‘yaptık, bitirdik’ dediler. ‘Ufak bir teknik problem’ dediler. Melen Barajı, tam da israf ve iş bilmezlik anıtına döndü. Ta 2016’da ‘açıyoruz’ dedikleri Melen’in, ne yazık ki şu anda geleceği ve akıbeti belli değil. Melen havzasının kaliteli ve içilebilir bir suya dönüşmesi için, bizler yatırım yapıyoruz ve de çok büyük yatırımlar da yapmaya devam edeceğiz. Ama daha da önemlisi, Devlet Su İşleri'nin, ne yazık ki yapılan gövdenin işe yaramamasından dolayı, yeniden yapılanması ya da güçlendirilmesi ve sağlıklı bir projeyle İstanbul'a kazandırılması gerekiyor. Çünkü, yapılan stratejik plana göre, 2030 yılı itibariyle İstanbul, su kaynağı açısından ciddi bir problemle karşı karşıya kalabilir. Bu su probleminin giderilmesi için, en önemli ve hazırda duran kaynağı olarak, Melen'in acilen hizmete geçirilmesi şart.”
Hibya Haber Ajansı