Esenyurt’ta Kayyum Nöbeti ve Demokrasi Vurgusu

Esenyurt’ta Kayyum Nöbeti Devam Ediyor

(İSTANBUL) – Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanmasının ardından yerine kayyum atanmasına karşı Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) mensupları tarafından başlatılan nöbet eylemi sürüyor. Esenyurt Cumhuriyet Meydanı’ndaki nöbette, Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün önemli açıklamalarda bulundu. Akgün, “Avrupa’da, Fransa ve İtalya gibi ülkelerde kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilmesi yıllar almıştır. Ancak Türkiye, demokrasi konusunda dünya ve Avrupa’ya örnek olmuştur. Biz burada toplandık ve Ahmet Hoca’nın bir an önce serbest bırakılmasını, kayyumun kaldırılmasını ve adaletin tecelli etmesini talep ediyoruz. Bu kayyum meselesi Türkiye’nin gündeminden bir an önce çıkarılmalıdır” dedi.

Demokrasinin Temeli: Seçmen İradesi

Esenyurt’taki nöbete katılan Eyüpsultan Belediye Başkanı Mithat Bülent Özmen de konuştu. Özmen, “Buraya gelmeden önce meclis grubumuzla bir araya geldik ve burada hissettiğim duyguları onlarla paylaştım. Bu duygu dayanışma duygusudur. Demokrasinin temeli elbette sandıktır ve bu sandık, seçmen iradesinin en önemli göstergesidir. Sandığın dışında birçok yapı demokrasiye katkıda bulunsa da, en temel olanı yine sandıktır. 57 gündür, millet iradesinin sandıktan çıkan sonuçlarının tecelli etmemesi üzerine endişeliyiz. Ahmet Hocamızın bir an önce aramıza katılmasını ve demokrasinin yeniden işlediği günlerin gelmesini diliyoruz. Burada gösterdiğimiz dayanışma, demokrasinin en güzel örneklerinden biridir” ifadelerini kullandı.

Kayyum Uygulamaları Türk Demokrasisine Zarar Veriyor

Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün, “Yeni yılın başlangıcına yaklaşırken, burada demokrasiden ve güzel şeylerden bahsetmek isterdim” diyerek konuşmasına başladı. Akgün, “Ancak son yedi yıldır kayyum meselesi Türk demokrasisine büyük zarar vermiştir. Anayasamız ve belediyecilik ilkelerimiz gereği, belediye başkanlarının geçici olarak görevden alınması gibi bir durum var. Ancak 2016’dan sonra yapılan düzenlemelerle bu durum, terör bağlantısı gibi çeşitli yorumlarla daha da karmaşık hale gelmiştir. Avrupa Konseyi’nin bu konudaki kaygıları da işte burada başlıyor” dedi.

Demokrasi Hakkında Avrupa’ya Örnek Olmalıyız

Akgün, “Avrupa’nın demokrasi konusunda bizden ders alması gerektiğini düşünüyorum. Seçme ve seçilme hakkı olmadan demokrasi olamaz. Örneğin, İsviçre’de kadınlara seçme hakkı 1972’de verilmiştir. Oysa Mustafa Kemal Atatürk, Türkiye’de kadınlara bu hakkı 1930 yılında tanımıştır. Avrupa’da pek çok ülkede bu haklar geç verilmiştir. Şimdi, böyle bir demokrasi kültürü olan Türkiye’ye kayyum uygulamaları yakışmıyor” ifadelerini kullandı.

Sonuç Olarak

Akgün, “Bu kayyum meselesinin Türkiye’nin yasalarından bir an önce çıkarılması gerekiyor. Avrupa’da alnımızın açık, kafamızın dik gezebilmemiz için bu uygulamaların son bulması şart. Biz burada, 57 gündür direniş gösteriyoruz. Direnmek, sesimizi duyurmak ve demokrasi adına bir zenginlik oluşturmak için önemlidir. Bu nedenle, kayyum uygulamalarının derhal son bulması için mücadele etmeye devam etmeliyiz” dedi.