Ege Genç İş İnsanları Derneği (EGİAD) Semineri
EGİAD, iş dünyasının önde gelen isimlerini uluslararası siyasetin uzmanı olan Doç. Dr. Sinem Ünaldılar ile bir araya getirerek, ABD Başkanı Donald Trump’ın ikinci döneminin küresel ekonomi ve uluslararası ilişkiler üzerindeki etkilerini değerlendirmek amacıyla önemli bir seminer düzenledi. Bu toplantıda, Trump’ın ikinci döneminde ABD’nin izlediği politikaların, küresel düzende nasıl yankı bulacağı ve Türkiye ile ilişkilerde hangi dinamiklerin devreye gireceği konuları kapsamlı bir şekilde ele alındı. Seminer, iş çevrelerinden büyük ilgi gördü.
Seminerin açılış konuşmasını EGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Özhelvacı gerçekleştirdi. Özhelvacı, toplantıda, ABD’nin dış politikası, küresel ekonomide korumacılığın artışı, yükselen güçlerle rekabet, yeni ekonomik blokların ortaya çıkışı, Transatlantik ilişkilerdeki yıpranma, Ortadoğu ve Suriye’deki gelişmeler gibi başlıklar üzerinde önemli değerlendirmelerde bulundu.
Dayanışma ve Bilgi Paylaşımının Önemi
EGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Özhelvacı, toplantıda dayanışmanın önemine vurgu yaparak, “Bu belirsiz dönemlerde bilgiyi paylaşmak ve iş dünyası olarak birlikte hareket etmek kritik bir öneme sahip. EGİAD olarak, önümüzdeki dönemleri daha dirençli ve bilinçli bir şekilde geçirebilmek için çeşitli bilgilendirme etkinlikleri düzenlemeye devam edeceğiz” dedi.
Yeni Belirsizlik Döneminde Ekonomik Zorluklar
Özhelvacı, iş dünyasının karşı karşıya olduğu ekonomik zorluklara dikkat çekti ve çalkantılı bir küresel dönemden geçildiğini söyledi. VUCA (Değişkenlik, Belirsizlik, Karmaşıklık, Muğlaklık) döneminin ötesine geçildiğini belirten Özhelvacı, artık BANI (Kırılgan, Kaygılı, Doğrusal Olmayan, Anlaşılmaz) bir ekonomik ve siyasi ortamda bulunduklarını ifade etti.
Ticaret Savaşları ve Küresel Ekonominin Geleceği
Trump’ın ikinci dönemine dair değerlendirmelerde bulunan Özhelvacı, “Trump’ın yeni ticaret politikaları, küresel ticaret dengelerini ve uluslararası ilişkileri yeniden şekillendiriyor. Gümrük tarifelerinin artırılması, yeni ticaret savaşlarının habercisi olarak görülüyor. İçinde bulunduğumuz dönem, Trump’ın politikalarının şekillendirdiği bir ekonomik ve siyasi çalkantılar dönemi” açıklamasında bulundu. Özhelvacı, özellikle Çin, Meksika ve Kanada’dan yapılan ithalatlara uygulanan gümrük tarifelerinin ABD’nin ekonomik çıktısını olumsuz etkileyeceğini ve iş kayıplarına yol açacağını vurguladı.
Trump’ın uluslararası ilişkilerde uyguladığı dikkat çekici politikaları da ele alan Özhelvacı, “NATO’ya yönelik yeni talepler, Ukrayna Savaşı’nın Rusya lehine sonlandırılması gibi girişimler, kısa vadede ABD’nin çıkarlarını korusa da uzun vadede müttefiklerle ilişkilerin zedelenmesine yol açabilir” dedi.
Teknoloji Oligarklığının Güçlenmesi
Özhelvacı, Trump’un ikinci döneminde büyük teknoloji girişimcilerinden, örneğin Elon Musk’tan destek almasının tartışmalara neden olduğunu belirtti. “Bu durum, ‘teknoloji oligarklığının güçlenmesi’ olarak tanımlanıyor. Otoriter rejimlerin güçlenmesi, liberal demokrasiye olan güvenin azalması ve ülkeler arası dijital egemenlik yarışının büyümesi gibi sonuçlar doğurması bekleniyor” ifadelerini kullandı.
Korumacı Ekonomi ve Yeni Ekonomik Bloklar
Seminerde konuk konuşmacı olarak yer alan Doç. Dr. Sinem Ünaldılar, Trump’ın ikinci döneminde korumacılık politikalarının sertleşeceğini belirtti. Meksika, Kanada ve Çin’e getirilen ek gümrük tarifelerinin Kore, Tayvan ve Vietnam gibi ülkeleri de kapsayacak şekilde genişletileceğini vurguladı. BRICS, Şanghay İşbirliği Örgütü ve ASEAN gibi yapıların güçlenmesinin yanı sıra, Trump’ın ABD dolarını rezerv para birimi olarak kullanmayan ülkelere yaptırım uygulama potansiyelinin bulunduğunu ifade etti.
Ünaldılar, “ABD dolarsız ticaret yapan BRICS ülkelerine yüzde 100 vergi getirme tehdidi, küresel ticaret sistemini yeniden şekillendirebilir. Bu uygulamalar, ticaret dengesizliklerinin yanı sıra yeni ekonomik bloklaşmalara da yol açabilir” dedi.
NATO Gerilimleri ve Ortadoğu İlişkileri
Trump’ın, Avrupalı NATO üyelerinden daha fazla savunma harcaması yapmalarını isteyeceğini vurgulayan Ünaldılar, bu baskıların NATO içinde yeni gerilimlere neden olabileceğini belirtti. BRICS ülkeleri ve Asya-Pasifik bölgesi ile artan gerginliğin yanı sıra, ABD ve AB ilişkilerinin de baskı altında kalabileceğini kaydetti.
Trump’ın ikinci döneminin Türkiye ile olan ilişkileri üzerindeki etkilerine de değinen Ünaldılar, ABD-Türkiye ilişkilerinin Trump döneminde Biden’a göre daha olumlu yönde seyredeceğini ifade etti. Ancak PYD/YPG konusu ve ABD’nin bölgedeki askeri varlığı, ilişkilerin belirleyici unsurları arasında yer alacağını belirtti. Ayrıca, Trump’ın Ukrayna savaşını sonlandırma planlarının, AB ve NATO müttefikleri ile yeni çatışmalara yol açabileceğine dikkat çekti.
Sonuç olarak, ABD’nin Ukrayna savaşında barışı zorlayıp zorlamayacağı ve bunu nasıl gerçekleştireceği, uluslararası siyasetteki en büyük belirsizliklerden biri olarak öne çıkıyor.