İHA’nın aktardığına göre, Ege Denizi’nde, Yunanistan’a ait Santorini Adası’nda bir haftadır süregelen deprem fırtınası, Akdeniz ve Ege kıyı şeridinde sık sık deniz suyu çekilmeleri ile kendini göstermeye başladı. Gün içerisinde belirli aralıklarla gözlemlenen bu çekilmeler, daha sonra deniz seviyesinin eski haline dönmesi ile son buluyor. Uzmanlar, bu deniz suyu hareketlerinin dolunay evresine kadar devam etmesinin muhtemel olduğunu öngörüyor.
“Deprem ile Deniz Suyu Çekilmesi Arasında Doğrudan Bir Bağ Yok”
Santorini’deki sismik hareketlilik ile deniz suyu çekilmesi arasında doğrudan bir bağlantı kurulmasının doğru olmadığını belirten Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Coğrafi Bilgi Sistemleri Merkezi Müdürü ve Su Kaynakları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ceyhun Özçelik, bilimsel literatürde depremler ile deniz seviyesindeki dalgalanmalar arasında kesin bir ilişki olduğuna dair herhangi bir çalışma bulunmadığını vurguladı.
“Ne Tsunami Ne de Büyük Bir Deprem Riski Yok”
Doç. Dr. Özçelik, konuyla ilgili şu açıklamalarda bulundu: Ege Denizi’nin güneyinde son 10 gündür yoğun bir sismik hareketlilik yaşanıyor ve bu aktiviteler halen devam ediyor. Son birkaç gündür Ege ve Akdeniz kıyılarında gözlemlenen deniz suyu çekilmeleri, halk arasında tsunami veya büyük bir depreme işaret edebileceği yönünde endişelere neden oluyor. Ancak, bilimsel araştırmalar güçlü depremler ile gelgitler arasında doğrudan bir ilişki bulunmadığını ortaya koyuyor.
Tsunamiye yol açan asıl faktör, depremin şiddetidir. Öte yandan, düşük ölçekli depremler ile gelgit etkileri arasında korelasyon olduğunu öne süren bazı çalışmalar da mevcuttur. Güneş, Ay ve diğer gezegenlerin konumuna bağlı olarak, okyanus ve deniz seviyelerinde olduğu gibi, kara parçalarında da çekilme ve yükselme hareketleri meydana gelebilir. Bu durum, yer kabuğu üzerinde küçük çaplı bir etki yaratabilir. Ancak mevcut verilere göre, ne tsunami riski ne de büyük bir deprem tehdidi söz konusu değildir.
Kaynak: İhlas Haber Ajansı (İHA)