Dünya Sanat ve Bilim Akademisi’nin (WAAS) ev sahipliğinde gerçekleştirilen 7. Uluslararası Geleceğin Eğitimi Konferansı, dünya genelinden bilim insanlarını bir araya getirerek insan odaklı eğitimden yaşam odaklı eğitime geçiş yollarını ele aldı. Konferansın en önemli gündem maddelerinden biri, farklı ülkelerde verilen eğitimleri birleştirerek tek bir diploma sağlayacak olan ‘Dünya Üniversitesi’nin kurulması gerektiği yönündeki vurguydu.
İstanbul’da düzenlenen bu etkinlik, küresel eğitim sistemlerini dönüştürmek amacıyla uzmanları bir araya getirdi. Üç gün sürecek olan konferans, yapay zeka ve bilgi matematiği gibi unsurlarla şekillenecek yeni eğitim modellerinden, Dünya Üniversitesi vizyonuna kadar birçok yenilikçi fikri gündeme taşıdı. Etkinlik, WAAS, Dünya Üniversiteler Konsorsiyumu ve İstinye Üniversitesi iş birliğiyle gerçekleştirildi. Geleceğin bireylerini yetiştirmeyi hedefleyen konferansın ilk gününde katılımcılar, özellikle teknoloji destekli eğitim çözümleri ve değer temelli pedagojiyi tartışma fırsatı buldu.
Prof. Dr. Türker Kılıç: Dünya Üniversitesi’nin Kurulması Gerekiyor
Dünya Sanat ve Bilim Akademisi (WAAS) Üyesi Prof. Dr. Türker Kılıç, konferansın temel hedefleri hakkında şu ifadeleri kullandı: “Dünya Sanat ve Bilim Akademisi’nin eğitim konusundaki 7. toplantısında iki ana çalışma alanı belirlenmiştir. Birincisi, geleceğin eğitimini ve bireylerini yaratmak için yapay zeka ve bilgi sistemleri üzerinden eğitimi nasıl şekillendirebileceğimizdir. İkincisi ise bir Dünya Üniversitesi’nin kurulmasıdır.”
1960 yılında Albert Einstein ve Bertrand Russell’ın fikir babalığını yaptığı bu akademi, daha iyi bir dünya yaratmak için bilim insanlarının yöneticilere danışmanlık yapmasını hedefliyor. Eğitim, bu vizyonun en önemli gerekliliklerinden biri olarak öne çıkıyor. Fiziksel bir yapıdan ziyade, bir organizasyon ağı olarak tasarlanan bu model, belirlenen müfredat doğrultusunda farklı ülkelerde verilen eğitimi birleştirerek tek bir diploma sağlayacak bir sistemin oluşturulmasını hedeflemektedir.
Yaşam Odaklı Eğitim Vurgusu
Konferansta öne çıkan bir diğer önemli mesaj, insan merkezli eğitim sisteminden yaşam odaklı bir modele geçişin gerekliliğiydi. Kılıç, bu dönüşümün detaylarını şu şekilde açıkladı: “Bu yeni sistemin temelinde, insanın yaşam için olduğu anlayışı yer alıyor. Eğitimin artık sadece insana odaklanması değil, yaşamı merkeze alan bir yaklaşımı benimsemesi gerektiği konusunda yoğun bir çalışma var.”
Prof. Dr. Şirin Karadeniz: 21. Yüzyıl Becerilerine Odaklanmalıyız
Prof. Dr. Şirin Karadeniz, Türkiye’nin bu konferansa sağlayacağı katkılar üzerine değerlendirmelerde bulundu. Karadeniz, “Türkiye olarak, deneyimlerimizle yoğunlaşan pek çok projeyi dünya ile paylaşacağız. Ülkemizin bilim insanları olarak yaptığımız yenilikleri uluslararası düzeyde tartışma fırsatı bulacağız. Disiplinler arası eğitim, yaratıcılık ve problem çözme gibi 21. yüzyıl becerilerine odaklanmamız büyük önem taşıyor.” dedi.
“Türkiye, bu alanda büyük bir ekosisteme sahip. İlkokul, ortaokul ve liselerde 17 milyon öğrencimiz, 1 milyonu aşkın öğretmenimiz; üniversitelerde ise 7,5 milyon öğrencimiz ve yüzün üzerinde üniversitemiz var. Bu büyük eğitim ekosisteminden elde edilen özgün çalışmalarımızı ve dünyaya fayda sağlayacak kazanımlarımızı bu platformda paylaşacağız.”
Grant Schreiber: Eğitim, Barışçıl Bir Dünya İçin Temel
WAAS Genel Müdürü Grant Schreiber, eğitimin önemini vurgulayarak, “Bugün İstanbul’daki üniversitede, yedinci uluslararası eğitim konferansını düzenliyoruz. Eğitimin geleceği üzerinde derinlemesine bir inceleme yapıyoruz. Eğitim, insanların daha sorumlu kararlar almasına yardımcı olacak bir araçtır. Bu nedenle bu hafta boyunca yaklaşık 25 oturum ve 100 konuşmacıyla eğitimin geleceği hakkında önemli içgörüler elde edeceğiz.” şeklinde konuştu.
İrina Bokova: Eğitimde Dönüşüm ve Yaşam Boyu Öğrenme
Eski UNESCO Genel Müdürü İrina Bokova, toplantı sırasında eğitimin dönüşüm gücüne dikkat çekerek, “Dünya Bilimler Akademisi, insan güvenliği kavramı içinde eğitime dair yeni bir vizyon sunmaktadır. Eğitim, bireylerin gelişiminde kritik bir rol oynamaktadır.” dedi. Bokova, “Üniversiteler, sürdürülebilir kalkınma gündemine dahil olmakta ve toplumu değiştirmek için önemli bir kontrol rolü üstlenmektedir.” şeklinde sözlerini sürdürdü.
Konferansın Sonuçları ve Gelecek Vizyonu
Konferans boyunca yapay zeka, artırılmış gerçeklik ve sanal gerçeklik gibi teknolojilerin eğitimdeki rolü, kadın liderlerin eğitim yoluyla güçlendirilmesi ve iklim değişikliği gibi küresel sorunlara yönelik eğitim stratejileri gibi konular tartışıldı. Etkinliğin sonunda, eğitim sistemlerinin küresel dönüşümünde teknolojik ve sosyal yeniliklerin önemine vurgu yapılacak ve yeni bir paradigma arayışına dikkat çekilecektir. Katılımcılar, yaşam boyu öğrenme odaklı, erişilebilir ve sürdürülebilir bir eğitim modeli için iş birliği çağrısında bulunacaklardır.
Konferansın, eğitimde küresel bir dönüşüm için hem vizyon hem de somut adımlar sunarak sona ermesi hedeflenmektedir.