2. Uluslararası Ümmetin Hatipleri ve Aksa Muhafızları Konferansı’nda Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’tan Önemli Açıklamalar
Beylikdüzü’nde düzenlenen 2. Uluslararası Ümmetin Hatipleri ve Aksa Muhafızları Konferansı‘na katılan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, İslam coğrafyalarında yaşanan sorunların temel nedeninin Müslümanların dağınıklığı ve parçalanmışlığı olduğunu vurguladı. Erbaş, “Müslümanların vahdet anlayışını gerçekleştirememesi, bu sorunların en büyük sebebidir” dedi.
İki gün sürecek olan konferans, İslam ülkelerinden yaklaşık 400 alimin katılımıyla gerçekleştirildi. Açılışta Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’ın yanı sıra Dünya Müslüman Alimler Birliği Genel Başkanı Ali Muhyiddin el-Karadaği, Mescid-i Aksa Eminleri Heyeti Başkanı Dr. Essam Beşir, İslam Düşünce Enstitüsü (İDE) Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez ve İstanbul İl Müftüsü Prof. Dr. Safi Arpaguş da yer aldı.
Vahdet ve Tevhit İnancı Üzerine
Prof. Dr. Ali Erbaş, konferansın açılış konuşmasında İslam ümmetinin en önemli özelliği olan vahdetin tevhit inancının bir sonucu olduğunu belirtti. “Müslümanların tevhit etrafında birleşerek, birlik ve beraberlik içinde hareket etmeleri imani bir gerekliliktir. Geçmişten bugüne, İslam toplumlarını güçlü kılan en önemli unsur, Müslümanların bu bilinçle hareket etmiş olmalarıdır” diye ifade etti.
Filistin’deki Duruma Dikkat Çekti
Başkan Erbaş, Müslümanların vahdet bilincinden uzaklaştığı her dönemde karmaşık sorunlarla karşılaştığını kaydetti. “Bugün, ümmet coğrafyamız en zor dönemlerinden birini yaşıyor. Müslümanlar, korkunç zulümlere ve katliamlara maruz kalıyor. Özellikle Filistin’de yaşananlar, yüreklerimizi parçalıyor. Gazze’de uygulanan soykırım, tarihi bir facia olarak karşımıza çıkıyor. Bir asırdan fazla süredir hayatta kalma mücadelesi veren Müslümanlar, son bir yıldır benzeri görülmemiş bir katliama maruz kalıyorlar” dedi.
Küresel Emperyalizmin Etkileri
Erbaş, dünyada yaşanan her travmanın küresel emperyalizmle bağlantılı olduğunu belirtti. “Mazlum coğrafyalar üzerinde sömürge kurarak varlığını sürdürenler, gittikleri her yere savaş, zulüm ve ölüm götürmüştür. Ancak İslam coğrafyalarını etkileyen sorunların en büyük kaynağı, Müslümanların dağınıklığı ve vahdet anlayışının eksikliğidir” şeklinde konuştu.
İnsanlık Vahşetine Duyarsız Kalınamaz
Müslümanların, yaşanan zulüm ve trajedilere son verme sorumluluğunun kendi omuzlarında olduğunu ifade eden Başkan Erbaş, “Gazze’de yaşanan bu elim hadiseler karşısında duyarsız kalmamız mümkün değil. Masum insanların parçalanmış bedenleri sokaklara saçılırken hayatımıza normal bir şekilde devam edemeyiz. Bu vahşeti durdurmak ve mazlumları kurtarmak, imanımızın bizlere yüklediği bir sorumluluktur” dedi.
Alimlerin Rolü ve Sorumlulukları
Başkan Erbaş, alimlerin adaletin sesi olması ve toplumların ahlaki pusulası olma görevini üstlenmesi gerektiğini belirtti. “Alimlerimizin, bulundukları her yerde kötülüklere karşı toplumsal bir farkındalık oluşturma sorumluluğu vardır. Hakkın ve hakikatin sesini yükseltmek, zalimlere karşı durmak ve mazlumların yanında olmak, alimlerimizin öncelikli görevlerindendir” diyerek, dini liderlerin bu konudaki sorumluluğuna dikkat çekti.