Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Cevdet Yılmaz’dan Enflasyonla Mücadele ve Sermaye Piyasaları Açıklamaları

Cevdet Yılmaz, enflasyonla mücadele ve sermaye piyasaları hakkında önemli açıklamalarda bulunuyor. Ekonomik istikrarı sağlamak ve yatırımcı güvenini artırmak için atılacak adımları keşfedin.

Cevdet Yılmaz, enflasyonla mücadele

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın Açıklamaları

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, enflasyonla mücadele konusunda önemli açıklamalarda bulundu. Yılmaz, “Geçtiğimiz haziran ayında dezenflasyon dönemimiz başlamıştı. Bu tarihten itibaren enflasyonda 28,4 puanlık bir düşüş gerçekleşerek, rakam 47,1 seviyesine geriledi. Önümüzdeki süreçte dezenflasyon süreci devam edecek. Nihai hedefimiz, dezenflasyon sonrası fiyat istikrarına ulaşmak ve tek haneli enflasyon rakamlarına inmektir. Tek haneli rakamlara ulaşana kadar, tüm politika araçlarımızla kararlı bir şekilde ilerleyeceğiz” dedi.

Yılmaz, Şişli’de düzenlenen “8. Türkiye Sermaye Piyasaları Kongresi”nde yaptığı konuşmada, Isparta’da meydana gelen helikopter kazasında şehit olan 6 asker ile Artvin’deki heyelanda hayatını kaybeden 4 kişiye Allah’tan rahmet dileyerek, yakınlarına başsağlığı temennisinde bulundu.

Kongrenin, sermaye piyasalarında yeni teknolojiler, alternatif yatırım araçları ve yeşil finans gibi konularda önemli perspektifler sunacağına inandığını belirten Yılmaz, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katılımcılara selamlarını ilettiğini ifade etti. Yılmaz, “Sermaye piyasaları, kalkınma ve milletimizin refahı için hayati bir rol oynamaktadır. Bu piyasalar yalnızca finansman sağlamaz, aynı zamanda ekonomik katma değer üretir, istihdamı artırır ve yatırımcılarımıza güvenli kazanç alternatifleri sunar. En önemlisi, güçlü bir ekonomik altyapının temel taşlarını oluşturur” dedi.

Son yıllarda Türkiye’nin sermaye piyasalarında kaydettiği ilerlemenin gurur verici olduğunu vurgulayan Yılmaz, “Reel ekonomi ile finansal kesim bir bütün olmalıdır. Reel sektörün büyümesi, sermaye piyasaları için önemli fırsatlar sunmaktadır. Gelişmiş ve çeşitlendirilmiş finansal yapılar, reel sektörün sağlıklı ve sürdürülebilir gelişimi için gereklidir” diye ekledi.

Halka Arzda Türkiye’nin Başarısı

Yılmaz, Türkiye’nin halka arzdan sağlanan fon büyüklüğü açısından geçen yıl dünyada 10., Avrupa’da ise 1. sırada yer aldığını belirtti. Gelişme ve kalkınma sürecinde Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) ve sektör paydaşlarının önemli rol oynadığını ifade eden Yılmaz, “Yatırımcı sayısı 36 milyonu aşmış durumda. Borsa yatırımcı sayısı 6,9 milyon, portföy değeri ise 13,6 trilyon lira seviyesine ulaştı” dedi.

Yatırım fonlarında yaklaşık 5,5 milyon yatırımcı olduğunu ve bu grubun portföy büyüklüğünün 4,4 trilyon lira düzeyinde olduğunu belirten Yılmaz, “Geçen yıl 54 şirket ilk kez halka arz yoluyla 79,3 milyar lira fon temin etti. 12 Aralık itibarıyla halka arz süreci tamamlanan 31 şirketimiz ise 55,9 milyar lira kaynak sağladı” dedi. Yılmaz, halka arzların reel sektörün sermaye piyasalarına olan ilgisini artırdığını vurguladı.

Finansal İstikrar ve Tasarruflar

Finansal istikrarın desteklenmesinin Orta Vadeli Program’da (OVP) öncelikli konulardan biri olduğunu ifade eden Yılmaz, “Enflasyonu düşürerek kalıcı fiyat istikrarını sağlamayı hedefliyoruz. Bu süreçte makro finansal istikrarımızı güçlendiriyoruz” dedi. Yılmaz, cari açık konusunda da önemli değerlendirmelerde bulundu: “Türkiye’nin kalkınma sürecindeki en kritik sorunlardan biri cari açık. İç tasarruflarınız yatırımlarınıza yetmiyorsa, dış tasarruflara ihtiyaç duyarsınız. Bu nedenle iç tasarruf oranlarını artırmak ve bu tasarrufları verimli alanlara yönlendirmek zorundayız.”

Yılmaz, OVP’nin olumlu sonuçlarını finansal göstergelerde gözlemlediklerini belirterek, “Enflasyon oranlarında bir düşüş seyrinin başladığını görmekteyiz. Enflasyonla mücadelede üç aşamalı bir süreç izliyoruz: Geçiş dönemi, dezenflasyon dönemi ve ardından fiyat istikrarı dönemi” dedi.

Kur Korumalı Mevduat ve Türk Lirası

Kur Korumalı Mevduat (KKM) uygulamasının 67 hafta boyunca kesintisiz olarak düştüğünü kaydeden Yılmaz, “KKM’den çıkış sürecindeyiz. KKM’nin toplam mevduat içindeki payı geçen yıl en yüksek seviyesinden bugün 6,6’ya geriledi” diye konuştu. Türk lirasına olan güvenin arttığını vurgulayan Yılmaz, “Türk lirası mevduatının toplam mevduat içindeki payı yüzde 57,3 seviyesine ulaştı” dedi.

Yılmaz, “Finansal okuryazarlığın yaygınlaştırılması, finansal istikrarı artırma çabamızın önemli bir parçasıdır” diyerek, SPK’nın bu alandaki çalışmalarına dikkat çekti. “Küçük yatırımcıların bilinçli hareket etmesi, finansal sistemin istikrarı açısından oldukça önemlidir. Bu çerçevede, finansal ürün ve hizmet çeşitliliğini artırmayı hedefliyoruz” dedi.

Yılmaz, “Güçlü bir sermaye piyasası, bilinçli yatırımcılar ve sürdürülebilir bir ekonomi ile mümkün olacaktır” diyerek toplumun finansal okuryazarlık seviyesinin artmasının önemine vurgu yaptı.

(Sürecek)