Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Cevdet Yılmaz, ‘Çalışma Hayatının Geleceği’ Temalı Ödül Töreninde Konuştu

Cevdet Yılmaz, ‘Çalışma Hayatının Geleceği’ temalı ödül töreninde önemli mesajlar verdi. İş dünyasının dönüşümü ve geleceği hakkında yapılan konuşmalar, katılımcılara ilham verdi. Detaylar için yazımızı okuyun.

Cevdet Yılmaz, 'Çalışma Hayatının

CEVDET YILMAZ: ‘ÇALIŞMA HAYATININ GELECEĞİ’ KONUSUNUN ANA TEMA OLMASINI SON DERECE ANLAMLI BULUYORUM

Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) tarafından düzenlenen ‘Çalışma Hayatının Geleceği’ temalı ‘Ortak Yarınlar Ödül Töreni’nde konuşan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, TİSK’in kuruluşundan bu yana Türkiye’nin ekonomik ve sosyal gelişimine katkı sağlamak adına önemli projelere imza attığını vurguladı. Yılmaz, “Her yıl düzenlenen bu anlamlı organizasyon, dijitalleşmeden yeşil dönüşüme, kadınların ve gençlerin güçlendirilmesinden sosyal uyuma kadar geniş bir yelpazede yenilikçi projeleri desteklemesiyle takdire şayandır. Bu yıl ana tema olarak ‘Çalışma Hayatının Geleceği’ konusunun belirlenmiş olmasını son derece anlamlı buluyorum. Dijital dönüşüm, yeşil ekonomi geçişi ve demografik değişimler gibi pek çok dinamik, iş hayatının yarınlarını şekillendirmede kritik bir rol oynamaktadır. Bu süreçte iş dünyasının tüm paydaşlarının ortak bir vizyonla hareket etmesinin büyük fayda sağlayacağına inanıyorum.” şeklinde ifade etti.

Yılmaz, TİSK üyesi işverenlerin iş yerlerinde yaklaşık 2 milyon kişinin çalışarak ailelerine gelir sağladığını ve bu işletmelerin milli gelire 200 milyar dolar, ihracata ise 10 milyar dolar katkı sunduğunu belirterek, “Yatırım, üretim, ihracat ve istihdam odaklı büyümemizde büyük payı olan birçok işletme bu salonda bulunuyor. Yatırım yaparak, istihdam sağlayarak ve üreterek Türkiye’nin kalkınmasına destek olan tüm TİSK üyelerini gönülden kutluyorum. Türkiye ekonomisi, üretim, istihdam ve dış ticarette güçlü bir performans göstermeye devam ediyor. 2023 yılında zayıf dış talep ve deprem felaketlerine rağmen %5,1 oranında büyüyerek ekonomik büyüklüğümüzü 1 trilyon 130 milyar dolara çıkardık. Kişi başına düşen milli gelir ise geçen yıl 13 bin 243 dolara ulaştı. 2024 yılının üçüncü çeyreğinde yıllıklandırılmış ekonomik büyüklüğümüz 1 trilyon 260 milyar doları aşarken, ilk dokuz aydaki büyüme oranımız %3,2 olarak gerçekleşti. Açıklanan üçüncü çeyrek rakamları ise yıllık bazda %2,1 büyüme kaydedildiğini gösteriyor. Türkiye ekonomisi, 17 çeyrektir kesintisiz bir büyüme sergilemektedir.” dedi.

En olumlu gelişmelerden birinin istihdam alanında olduğunu vurgulayan Yılmaz, “Eylül ayında istihdam edilenlerin sayısı yıllık bazda 1 milyon 129 bin kişi artarak 32,8 milyona ulaştı. İşsizlik oranı ise %8,6 olarak gerçekleşti. Orta Vadeli Programımızın bazı hedeflerinde beklentilerimizin üzerinde bir performans sergilenirken, bazı hedeflerde ise beklentilerin altında kaldık. İstihdam, sadece ekonomik bir kavram değil, aynı zamanda sosyal refahla yakından bağlantılıdır. Her bir ilave istihdam, bir ailenin hayatında önemli bir değişim yaratır. Dolayısıyla bu rakamlar oldukça sevindiricidir.” şeklinde konuştu.

Türkiye’nin cari açığına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Yılmaz, “Geçen yılın ortalarında cari açığımız %6’lara kadar yaklaşmışken, geldiğimiz noktada %1’ler civarına inmiştir. Dolayısıyla Türkiye artık cari açıktaki sorununu önemli ölçüde aşmış durumdadır. Cari açığın düşmesi, dış borçlanma ihtiyacımızın azalmasını sağlamaktadır. Döviz konusunda Türkiye’nin rahatladığını göstermektedir. Bugün Merkez Bankası rezervlerimiz ciddi bir artış göstermektedir. Kur Korumalı mevduat uygulaması da önemli ölçüde çözülmektedir. Tüm bunlar, Türkiye’nin makro temellerini daha da güçlendiren olumlu eğilimlerdir.” ifadelerini kullandı.

Yılmaz, “Enflasyon, en temel meselemizdir. Enflasyonla mücadelemiz devam etmektedir. Dezenflasyon süreci haziranda başlamış olup, haziran ayından bugüne kadar enflasyonda 28,4 puanlık bir düşüş gerçekleşmiştir. Dolayısıyla enflasyon düşüş trendine girmiştir. Tek haneli rakamlara ulaşıncaya kadar tüm imkanlarımızla, çok boyutlu politikalarla koordineli ve kararlı bir şekilde enflasyonla mücadelemizi sürdüreceğiz.” dedi.

Yılmaz, “Yıl sonunda 1,3 trilyon doların üzerinde bir gelir, 15 bin doların üzerinde de kişi başı gelir bekliyoruz. 2028’lere geldiğimizde, 1,8 trilyon dolarlık bir ekonomi olmayı ve kişi başına gelirimizin 20 bin doları aşmasını hedefliyoruz. O zaman Türkiye, farklı bir ligde gelişimini ve mücadelesini sürdürecektir.” şeklinde ekledi.

Çalışma hayatı hakkında da değerlendirmeler yapan Yılmaz, “Çalışma hayatındaki dönüşüm; dijitalleşme, otomasyon ve yapay zeka gibi teknolojik gelişmelerle şekillenmektedir. Bu değişim, iş gücünün niteliklerini ve çalışma yöntemlerini dönüştürürken, yeni beceriler ve esneklik gerektiren bir yapıyı da beraberinde getirmektedir. Gençlerin, kadınların ve dezavantajlı grupların iş gücüne katılımını artırmak, adil bir geçiş sağlamak ve daha kapsayıcı bir ekonomi inşa etmek, bu dönüşüm sürecinin temel taşlarıdır. Özellikle kadınların iş gücü piyasasına girmesi son derece önemlidir. Kadınların yalnızca çalışan olarak değil, aynı zamanda girişimci olarak da bu sürecin parçası olması, ekonomik büyüme açısından kritik bir öneme sahiptir.” ifadelerini kullandı.

Konuşmaların ardından ödüller, sahiplerine takdim edildi.