Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır TBMM Genel Kurulunda, Bakanlığının 2025 yılı bütçesine ilişkin sunum yaptı.
Türkiye’yi dünya sahnesinde hak ettiği konuma taşıyan büyük başarılara imza attıklarını belirten Kacır, sanayi sektörlerinde üretim ve ihracat rekorları kırdıklarına işaret etti.
Bakan Kacır, otomotiv, beyaz eşya ve çelik üretiminin 16,5 milyon tondan 34 milyon tona yükseldiğini ve demir-çelik ihracatının 3,5 milyar dolardan 27 milyar dolara çıktığını vurgulayarak, “Yeşil dönüşüm yatırımlarıyla karbon ayak izinin azaltılması ve sanayimiz için kritik öneme haiz paslanmaz çelik üretimi yatırımının ülkemize kazandırılması öncelikli hedefimiz.” ifadelerini kullandı.
İhracatın dünyadaki payının yüzde 0,55'ten 1,07'ye yükseldiğini ve OECD ülkeleri arasında sanayi üretimi artışında Türkiye'nin ilk sırada geldiğini vurgulayan Kacır, “Türkiye, Çin'den sonra Orta Avrupa'ya kadar uzanan kuşakta en fazla ürünü rekabetçi şekilde en fazla ülkeye ihraç edebilen ülkedir. Vakit şimdi Milli Teknoloji Hamlesi ile ekonomik ve teknolojik bağımsızlığımızı tahkim etme, Türkiye'yi muasır medeniyetler seviyesinin üzerine taşıma vaktidir. Bu hamlenin öncüsü, savunma sanayimizdir. Türkiye'ye İnsansız Hava Aracı vermediler, dünyanın en gelişmiş İHA'larını, SİHA'larını ürettik. Herkes bilsin ki hangi alanda, gizli açık ambargo konuluyorsa, Türkiye o alanda daha büyük işler yapacaktır. Hangi sistemler Türkiye'den esirgeniyor, hangi ürünler Türkiye'ye verilmiyorsa, Türkiye daha iyilerini kendi imkanlarıyla geliştirecek, üretecektir. Savunma sanayisindeki üretim kabiliyetimiz, yalnızca Türkiye'nin değil, dost ülkelerin de ihtiyaçlarını karşılayan çözümlerin geliştirilmesini sağlıyor.” şeklinde konuştu.
2002’de 250 milyon dolar olan savunma ve havacılık ihracatının bu yıl 6,5 milyar dolara eriştiğini anlatan Kacır, “Daha hızlı ve daha ileri menzile gidebilecek füzeler geliştirmek, elektronik harp kabiliyetlerimizi yükseltmek, katmanlı hava savunma sistemlerimizin her türlü tehdide cevap vermesini sağlayacak Çelik Kubbe projesini tamamlamak, havada, karada, denizlerde insansız sistemlerimizin yetkinliklerini geliştirmek ve uzaya bağımsız erişebilmek için daha çok çalışacağız. Hiç kimsenin, Türkiye'ye zarar vermeyi aklının ucundan dahi geçiremeyeceği bir caydırıcılık seviyesine mutlaka ulaşacağız. Biz bu topraklarda ev sahibiyiz. Ev sahibinin üzerine kapıyı kapattığını zanneden, kendisi dışarda kalır. Bu hakikati masada vurgulamakla kalmayacak, sahada ispat etmeye devam edeceğiz.” dedi.
Son 1 yılda 11 OSB, 7 Endüstri Bölgesi, 5 sanayi alanı ilan ettiklerini dile getiren Kacır, 33 OSB genişleme alanıyla birlikte 106 milyon metrekare yeni yatırım alanı oluşturduklarını söyledi. Kacır, hedeflerinin planlı sanayi alanlarının ülke genelindeki payını yüzde 1’e yükseltmek olduğunu belirterek, “Raylı sistemlerle limanlara bağlanmış, kümelenme anlayışıyla verimlilik, yeşil yatırımlarla sürdürülebilirlik esaslı kurulmuş OSB'ler ve endüstri bölgeleri Türkiye'nin üretim gücünün yükselmesinde çarpan etkisi oluşturmaya devam edecek. Sürdürülebilir, verimli ve çevreci bir üretim altyapısı kuruyoruz. Bu anlayışla, alüminyum, çelik, gübre, çimento sektörleri için Düşük Karbonlu Yol Haritalarımızı hazırladık. Bu 4 sektörde karbonsuzlaşma projeleri için 2053 yılına dek 71 milyar dolarlık yatırım ihtiyacı öngörüyoruz.” dedi.
Bakan Kacır, Milli Uzay Programı doğrultusunda Türk astronotlar Alper Gezeravcı ve Tuva Cihangir Atasever'in uzayda yaptığı bilimsel çalışmaları anlattı. Yörünge uydu sistemlerinde kabiliyetleri geliştirdiklerini belirten Kacır, “Ay'a erişebilen sayılı ülkeler arasına girmemizi sağlayacak Ay Araştırma Programı'nda yörüngeler arası transferde kullanacağımız milli hibrit roket motorumuz, 20 ateşleme testini başarıyla tamamladı. Fırlatma roketleri geliştirmeye yönelik projelerimize devam edecek ve 2030'a dek uluslararası iş birlikleriyle bir uzay limanı kuracağız. Uzay sanayimizi geliştirecek adımlarla küresel uzay ekonomisinden aldığımız payı artıracağız.” şeklinde konuştu.
Kacır, Türkiye'nin yüksek teknoloji geliştirme yolunda kendi göbeğini kestiğini vurgulayarak, “Bu yıl yüksek teknoloji ihracatımız 9 milyar doları aştı, 10 milyar dolara yaklaştı. Yüksek ve orta yüksek teknoloji ihracatımızda 100 milyar dolara yaklaşmış durumdayız. Türkiye, sadece savunma sanayinde değil, sanayinin teknolojisinin tüm alanlarında büyük bir hamle, büyük bir atılım içindedir. Ben bu hamlelerin, atılımların Meclisimizin tüm üyeleri tarafından bizzat görülmesini arzu ederim. Bu vesileyle her birinizi Türkiye'nin dört bir yanındaki 104 teknoparkımıza davet etmek, 1600'den fazla AR-GE ve tasarım merkezinde sizlerle buluşmak isterim. Türkiye, yazılım, makine, kimya, savunma ve havacılık sanayinde, tüm orta, yüksek teknoloji alanlarında dünyaya parmak ısırtacak başarı hikayelerini teknoparklarda kendi AR-GE ve inovasyon kabiliyetleriyle yazmaktadır.” ifadelerini kullandı.
Hibya Haber Ajansı