Nöbetçi Eczaneler
ATSO Aralık Ayı Meclis Toplantısı’nda Önemli Konular Masaya Yatırıldı
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Aralık Ayı Olağan Meclis Toplantısı, Meclis Başkanı Ahmet Öztürk’ün açılış konuşmasıyla ATSO Meclis Salonu’nda gerçekleştirildi. Toplantıda, ATSO Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Hacısüleyman, Antalya’nın ekonomik büyüme performansını, 2025 öngörülerini ve çeşitli sektörlerin ihtiyaçlarını detaylı bir şekilde ele aldı. Gündem maddeleri arasında asgari ücret artışı, uluslararası iş gücü düzenlemeleri ve belediye kreşleriyle özel sektör arasındaki dengenin sağlanması gibi önemli konular öne çıktı.
Hacısüleyman, Antalya ekonomisinin 2024 yılı performansı ve 2025 yılı beklentileri üzerinde durarak, turizm, tarım ve sanayi sektörlerinin geleceği hakkında görüşlerini paylaştı. Ayrıca, dijital dönüşümün iş dünyasına etkileri ve oda üyelerine yönelik yeni projelere de değindi. Mecliste, ATSO’nun 2025 yılı bütçesi 550 milyon TL olarak oy birliğiyle kabul edildi.
Geçmiş Ayların Önemli Çalışmaları
Yusuf Hacısüleyman, geçen ay gerçekleştirilen üç önemli çalışmayı da vurguladı:
- ATSO B2B Networking: 500 iş insanının bir araya geldiği bu etkinlik, katılımcılara yeni iş birliklerine imza atma ve güçlü bağlantılar kurma fırsatı sundu.
- Meslek Komiteleri Müşterek Toplantısı: Antalya’nın ekonomik yapısını güçlendirmek ve üyelerin rekabet gücünü artırmak için somut adımlar atılması planlandı.
- Antalya Kültür Sanat (AKS) Çalıştayı: 10 sanatçının katılımıyla gerçekleştirilen ‘Bir Başka Antalya 2’ sanat çalıştayı tamamlandı.
Antalya’nın Ekonomik Başarısı
Aralık ayı itibarıyla 2023 yılı illere göre GSYH verilerinin açıklandığını belirten Hacısüleyman, Antalya’nın önceki yıl olduğu gibi Türkiye’nin altıncı büyük ekonomisi olmayı sürdürdüğünü ifade etti. Antalya’nın ülke ekonomisinden daha hızlı büyüdüğünü ve Türkiye ekonomisindeki payının ilk kez yüzde 3,5 ile en yüksek düzeye ulaştığını söyledi. Hacısüleyman, “Pandemi dönemi hariç Antalya ekonomisi, her yıl Türkiye ortalamasının üzerinde bir büyüme performansı göstermiştir. 2023’te olduğu gibi 2024’te de çalışkan ve üretken yapımızla bu başarıyı sürdürüyoruz.” dedi.
2025 Yılı Beklentileri
2025 yılı için olumlu ve olumsuz anlamda beklenmedik gelişmelerin yaşanma ihtimalinin yüksek olduğunu vurgulayan Hacısüleyman, ekonominin yavaş yavaş dengelendiğini belirtti. Ülke risk primindeki düşüş, cari açığın azalması ve iç talebin normalleşmesi gibi olumlu gelişmelerin yanı sıra, hayat pahalılığı ve yüksek maliyetlerin devam ettiğine dikkat çekti.
Hacısüleyman, “Merkez Bankası’nın 2025 yıl sonu enflasyon hedefi yüzde 21. Ancak güncel gelişmeler buna ulaşmanın zor olduğunu gösteriyor. Yine de yüzde 30 civarında bir enflasyon düzeyine inebileceğimizi öngörüyoruz.” ifadelerini kullandı.
Asgari Ücret ve Yapısal Sorunlar
Ülke genelinde asgari ücretin tartışıldığı bir dönemde, Hacısüleyman, asgari ücretin çalışanların yarısından fazlasının gelir kaynağı olduğunu ancak sorunun yapısal olduğuna dikkat çekti. “Devlet, sendikalar, iş dünyası ve çalışanlar olarak, ücretlerdeki zayıflığı pahalılığı azaltarak değil, ücret artışları yoluyla dengelemeye çalışıyoruz.” dedi.
Hacısüleyman, “Üretilen bir ürünün nihai üreticiye ulaşırken fiyatının neden 6-7 kat arttığını sorgulamak zorundayız. Eğer bu sorulara cevap bulamazsak, çözüm üretemeyiz. Asgari ücretteki artış, yapısal sorunlarımızı çözmeyecek.” diyerek, asgari ücret konusunun gelecekte gündemden düşmesi gerektiğini vurguladı.
Uluslararası İşgücü Düzenlemeleri
Uluslararası İşgücü Genel Müdürlüğü tarafından güncellenen ‘Çalışma İzni Değerlendirme Kriterleri’nin iş dünyasının ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde düzenlendiğini belirten Hacısüleyman, bu düzenlemelerin iş gücü politikalarında net ve öngörülebilir bir çerçeve oluşturduğunu ifade etti. “Bu düzenlemelerin iş dünyasının beklentilerini karşılayarak sürdürülebilir bir istihdam politikası oluşturacağına inanıyorum.” dedi.
Belediye Kreşleri ve Özel Sektör İlişkisi
Belediye kreşleri ile özel sektör arasındaki denge konusuna da değinen Hacısüleyman, belediye kreşlerinin kapatılmasını istemediklerini ancak bu kreşlerin ruhsatlandırılmasının sağlanması gerektiğini belirtti. “Bu kreşlerin asıl amacı ihtiyaç sahibi ailelere hizmet sunmaktır.” diyerek, özel sektörle sağlıklı bir iş birliği ve denge içinde faaliyet göstermelerinin önemini vurguladı.
Hacısüleyman, “Belediyelerin özel sektörü zorlayacak şekilde bu alanda yoğunlaşması, dengenin bozulmasına ve kaynakların yanlış yönlendirilmesine neden olmaktadır.” diyerek, bu konuda dikkatli olunması gerektiğini ifade etti.