Atık Yönetimi ve Ekonomik Etkileri
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Yönetim Kurulu Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye’deki atıkların daha etkin bir şekilde değerlendirilmesinin yalnızca çevresel bir sorumluluk değil, aynı zamanda ülke ekonomisi açısından da bir gereklilik haline geldiğini vurguladı. “Depozito Saha Yönetim Sistemi’nin Kurulması ve İşletilmesine İlişkin İşbirliği Protokolü İmza Töreni”, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un katılımıyla TOBB merkezinde gerçekleştirildi.
Hisarcıklıoğlu, burada yaptığı konuşmada, Depozito Saha Yönetim Sistemi’nin döngüsel ekonomi hedefleri için bir dönüm noktası olacağını ifade etti. Bu sistemin sadece çevreyi korumakla kalmayıp, aynı zamanda sanayi ve ekonominin sürdürülebilirliğine de önemli katkılar sağlayacağını belirtti. “Döngüsel ekonomi artık yalnızca bir seçenek değil, bir zorunluluk. İsrafın önlenmesi, kaynaklarımızın verimli kullanılması ve çevremizi koruma çabalarımızda en kritik unsurlardan biri atık yönetimi. Bugün dünya genelinde atık kavramı hızla bir stratejik kaynağa dönüşüyor.” dedi.
Avrupa Birliği (AB) Yeşil Mutabakat kapsamındaki düzenlemelerin, ihracat ürünlerinde geri dönüşümlü malzeme kullanımı gibi şartları zorunlu hale getirdiğini dile getiren Hisarcıklıoğlu, bu durumun sanayinin uluslararası rekabet gücünü koruması için kritik bir adım olduğunu vurguladı.
- Atık Sevkiyat Tüzüğü ile nitelikli atık ithalatının zorlaştırıldığını belirtti.
- Plastik özelinde yapılan küresel çalışmaların, plastik ticaretini kısıtlamayı gündeme aldığını ifade etti.
Hisarcıklıoğlu, “Bu gelişmeler, atıkların geri kazanımını ve yerel kaynakların daha etkin kullanılmasını zorunlu kılıyor. Bu kapsamda Depozito Yönetim Sistemi, sanayimizin uluslararası rekabet gücünü koruması için kritik bir adım. Ülkemizdeki atıkları daha etkin değerlendirmek, sadece çevremiz için değil, ekonomimiz için de bir zorunluluk haline gelmiştir.” şeklinde konuştu. Ayrıca, Depozito Yönetim Sistemi’nde başarının anahtarının kaynağında ayrı toplama olduğunu düşündüğünü belirtti.
Hisarcıklıoğlu, özel sektör tarafından ödenen GEKAP bedellerinin bu yatırımlara yönlendirilmesi gerektiğini ifade etti. Yatırımların, atık yönetiminin etkinliği ve ülke ekonomisine katkıları açısından kritik bir öneme sahip olduğunu vurguladı.
“Sistemin kurulmasıyla ekonomimizde de önemli değişimler göreceğiz.” diyen Hisarcıklıoğlu, sistemle ilgili çalışmaları yaklaşık 4 yıldır yakından takip ettiklerini aktardı. Tüm paydaşların ortak talebinin, saha yönetiminin etkin ve şeffaf bir şekilde kamu-özel sektör işbirliğiyle yürütülmesi olduğunu belirtti.
“Bugün burada imzalayacağımız protokol, bu taleplerin karşılık bulduğunu ve hep birlikte güçlü bir adım attığımızı gösteriyor. Depozito sisteminin kurulmasıyla birlikte ekonomimizde de önemli değişimler göreceğiz.” ifadelerini kullandı.
Analizlerin, sistem tam kapasite çalıştığında yılda 500 bin ton atığın geri dönüşümünü sağlayabileceğini ortaya koyduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, bu durumun hem çevresel hem de ekonomik anlamda büyük bir kazanç olduğunu aktardı. Ayrıca, sistem sayesinde sanayinin karbon ayak izinin azalacağını ve enerji ile ham madde kullanımında önemli tasarruflar sağlanacağını vurguladı.
“Sahadaki operasyonel süreçlerde, perakende ve içecek sektörlerimizin deneyimlerinden faydalanmayı, sistemin başarısı için kritik görüyoruz.” diyen Hisarcıklıoğlu, depozito iade makinelerinin yaygınlaştırılması için yatırımların kademeli olarak planlanması gerektiğine inandığını kaydetti. Böylece özel sektörün taşıdığı yükü hafifletirken, çevreye olan katkıyı en üst düzeye çıkarma hedefini ortaya koydu.
Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken de çevreyi kirleten ve insan sağlığına zarar veren bu meseleye Bakanlığın el atmasının önemine dikkat çekti.