Nöbetçi Eczaneler
İletişim Başkanı Fahrettin Altun ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un katılımıyla İletişim Başkanlığı’nda “Asrın İhyası: Güçlü Yarınlara 6 Şubat Depremleri Sempozyumu” düzenlendi. Sempozyumun açılışında konuşan Altun, 6 Şubat 2023’te ülkenin ve milletin, tarihin en yıkıcı felaketlerinden biriyle karşı karşıya kaldığını hatırlattı. Ülke genelinde art arda meydana gelen devasa depremlerin, 11 il, 62 ilçe ve 10 bin 190 köyde büyük yıkımlara yol açtığını ifade eden Altun, bu felaketten 14 milyon insanın doğrudan etkilendiğini belirtti.
Altun, şehirlerin, sanayi alanlarının, tarihi ve doğal zenginliklerin, sulama, haberleşme, ulaşım ve lojistik altyapıların, eğitim ve sağlık kurumlarının, ibadethanelerin ve sosyal donatı alanlarının büyük ölçüde zarar gördüğünü vurguladı. En acı verici olanın ise depremde 53 binden fazla vatandaşın hayatını kaybetmesi olduğunu söyleyerek, hayatını kaybedenler için bir kez daha rahmet diledi.
Felaketin Getirdiği Dersler
Bu büyük yıkıma “Asrın Felaketi” adı verildiğini belirten Altun, “Öyle zamanlar oldu ki karşı karşıya kaldığımız felaketi betimlemek için bu ifade bile yetersiz kaldı. Bununla birlikte bu felaket bize 3 şeyi gösterdi: Milletimizin dirayetini, sabrını ve dayanışma becerisini; devletimizin gücünü ve kabiliyetini; millet-devlet birlikteliğini.” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği ile İçişleri Bakanlıklarının başta olduğu kamu kurumlarının, milletin acısını dindirmek için hızla harekete geçtiğini dile getiren Altun, “Önce arama kurtarma, ardından inşa ve ihya faaliyetlerine hız verildi. Toplam 650 binin üzerinde kamu görevlisi, sivil toplum kuruluşları ve gönüllü vatandaşlarımız deprem bölgesinde görev aldı. Depremden etkilenenlerin barınma, gıda ve giyim gibi tüm ihtiyaçları el birliğiyle karşılandı. Türkiye, Asrın Felaketi karşısında asrın birlikteliğini ortaya koydu.” ifadelerini kullandı.
Devlet ve Milletin Dayanışması
Altun, felaketin üzerinden geçen 2 yıl içinde deprem bölgesine 75 milyar dolar yani 2,6 trilyon liranın üzerinde bir yatırım yapıldığını, 2025 yılı bütçesinden ise 584 milyar liralık kaynak ayrıldığını belirtti. Ayrıca 201 bin 500 konutun afetzedelere teslim edildiğini vurguladı.
“Asrın Felaketi”nin, meydana getirdiği sonuçlar itibarıyla ne denli yıkıcı olduğuna değinen Altun, “Asrın dayanışması”nın da o denli umut verici olduğunu ifade etti. Arnold Toynbee’nin medeniyetleri analiz ederken, bir medeniyetin kaderinin karşılaştığı zorluklara verdiği cevaplarla belirlendiğini söylediğini hatırlatan Altun, sözlerine şöyle devam etti: “Bir medeniyet, karşılaştığı bir meydan okumaya güçlü ve yaratıcı bir cevap verirse gelişir. Aksi takdirde çöküşe sürüklenir. Milletimiz ve devletimiz, medeniyetimizden aldığı ilhamla ‘Asrın Felaketi’ karşısında muhkem ve müessir cevaplar üretmiştir.”
Altun, depremler sonrası bir araya gelme kabiliyetinin, 6 Şubat depremlerinin ardından bir kez daha tüm dünyaya gösterildiğini belirterek, “O gün, o büyük felaket karşısında bir olduk. Bugün de bunu söylüyoruz; karşı karşıya kaldığımız felaket ne kadar büyük olursa olsun, biz millet-devlet bir oluruz. Bize düşen, bu kutlu dayanışma ikliminin korunması ve daha fazla neşvünema bulması için çabalamaktır.” dedi.
Afet İletişimi ve Dezenformasyonla Mücadele
Sempozyumda, 6 Şubat 2023’ten bu yana devlet-millet birlikteliğiyle atılan adımların ele alınacağını ve gelecekte yapılabileceklerin istişare edileceğini dile getiren Altun, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un katılımının toplantıyı daha nitelikli hale getirdiğini belirtti. Sözlerini şöyle sürdürdü:
“Asrın Felaketi”nin ardından başlatılan ihya çalışmaları içinde, afetten etkilenen vatandaşların huzurunun ve güvenliğinin temin edilmesinin yanı sıra toplum genelinde sağlıklı bilgi akışının sağlanmasının da hayati önem taşıdığını vurgulayan Altun, “Manipülasyon, dezenformasyon ve yanlış bilgilendirme, bilgi akış süreçlerini zehirleyerek krizleri derinleştirir. 6 Şubat depremlerinin ardından, bazı kesimlerin bilinçli olarak dezenformasyon ürettiğini gördük. Bu tür girişimlerin can kayıplarına yol açtığına şahit olduk.”
Toplumda huzursuzluk, panik ve güvensizlik yaratan dezenformasyona karşı mücadele ettiklerini ifade eden Altun, “Afet halinde acil müdahale ve etkin yardım kadar, kamuoyunu hızlı, doğru ve şeffaf bir şekilde bilgilendirmenin de hayati olduğunu gözlemledik.” dedi. İletişim Başkanlığı olarak, Anadolu Ajansı ve TRT gibi kamu yayıncılarının doğru bilgi akışını sağlamak için çaba sarf ettiklerini vurguladı.
Geleceğe Yönelik Hazırlıklar
Afet iletişiminin, afete hazırlık süreçlerinin, afet yönetiminin ve afet sonrası ihya çalışmalarının “mütemmim cüzü” olduğunu belirten Altun, bu kapsamda çok sayıda bilimsel çalışmaya imza atmaya çalıştıklarını ifade etti. Ulusal ve uluslararası alanda düzenledikleri panel, çalıştay ve sempozyumlarla, “Asrın Felaketi” ve “Asrın Dayanışması” konularında hazırladıkları eserleri kamuoyunun istifadesine sunduklarını belirtti.
Altun, CİMER çatısı altında “CİMER-Deprem Acil” uygulamasını hayata geçirerek, depremden etkilenen vatandaşların ilgili kurumlarla daha hızlı iletişim kurmasını sağladıklarını kaydetti. “Türkiye Tek Yürek” ve “Evim Yuvam Olsun” gibi iletişim kampanyalarıyla halkın dayanışma ruhunu sergilemek için çeşitli mecralar oluşturmaya çalıştık.” dedi.
Son olarak, “Sayın Cumhurbaşkanı’mızın ortaya koyduğu Türkiye Yüzyılı” vizyonu çerçevesinde, muhtemel kriz senaryolarına karşı hazırlıklarımızı güçlendirmek ve çeşitlendirmek zorundayız. Krizlerin olmaması için çabalamalı, krizlere karşı hazırlıklı olmalıyız.” diyerek sözlerini tamamladı. 6 Şubat’ın, acısı asla unutulmayacak bir gün olduğunu vurgulayan Altun, millete bir daha böyle acılar yaşatmaması için Allah’tan niyazda bulundu.