İstanbul Gelişim Üniversitesi Diş Hastanesi Radyoloji Uzman Hekimi Dr. Semih Tanrıverdi, ağız kanserinin sıklıkla alt dudak, ağız tabanı, dil, bademcikler ve tükürük bezlerinin arkasında oluştuğunu belirtti. “Ağız kanserleri çoğunlukla çok katlı yassı epitelyum hücrelerinden kaynaklanıyor ve baş-boyun bölgesindeki en yaygın kanser türlerinden biri. Erkeklerde kadınlara oranla iki kat daha sık görülüyor. Bu yüzden düzenli doktor ve diş hekimi muayeneleri, erken teşhis için hayati önem taşıyor” dedi.
Ağız kanseri riskini artıran en önemli etkenlerin tütün ve alkol kullanımı olduğunu vurgulayan Tanrıverdi, “Ağız kanseri vakalarının %90’ı sigara ve diğer tütün ürünlerini kullanan kişilerde görülüyor. Alkol alışkanlığı da eklenince risk daha da artıyor. Alkol tüketimi de ağız kanseri riskini doğrudan artırıyor. Dolayısıyla alkol tüketim miktarı arttıkça risk de büyüyor.” diyerek diğer risk faktörlerini güneş ışınları, ailede kanser öyküsü ve kronik yaralar olarak sıraladı.
BELİRTİLERİ GÖZARDI ETMEYİN
Ağız kanserinin erken belirtileri genellikle göz ardı ediliyor. Dr. Tanrıverdi, ağız içinde geçmeyen yaralar, dudakta, dilde veya ağız tabanında beyaz, kırmızı ya da karışık lekeler gibi semptomların önemli uyarıcılar olduğunu belirtti. Beyaz lekelerin “lökoplaki”, kırmızı lekelerin ise “eritroplaki” olarak adlandırıldığını söyleyen Tanrıverdi, kırmızı lekelerin kanserleşme riskinin daha yüksek olduğunu vurguladı. Ayrıca ağız kokusu, çiğneme güçlüğü ve kilo kaybı gibi belirtilerin de fark edilmesi durumunda derhal bir uzmana başvurulması gerektiğine dikkat çekerek erken teşhisin tedavi sürecini kolaylaştıracağını belirtti.
KANSERDEN KORUNMANIN YOLLARI
İGÜ Diş Hastanesi Radyoloji Uzman Hekimi Semih Tanrıverdi, ağız kanserinden korunmak için sigara ve alkol kullanımından kaçınmanın hayati önem taşıdığını belirterek, tütün ve alkolün bu hastalığın en büyük nedenleri arasında yer aldığını vurguladı. Kanser riskini azaltmak için düzenli doktor ve diş hekimi kontrollerinin aksatılmaması gerektiğini ifade eden Tanrıverdi, erken teşhisin tedavi sürecini kolaylaştırdığını ve hastalığın ilerlemesini önleyebileceğini söyledi. Ayrıca ağızda keskin dişler ya da protez kaynaklı yaraların kansere zemin hazırlayabileceğine dikkat çeken Tanrıverdi, bu tür problemleri ihmal etmeden tedavi ettirmenin önemine işaret etti. Toplumun bu konuda daha bilinçli olması gerektiğini belirterek, erken teşhis ve tedavinin hayat kurtarıcı olduğunun altını çizdi.