A1 Capital’in raporunda Wall Street’in geçen hafta bir kez daha dayanıklılığını gösterdiği ve Ukrayna ile Rusya arasındaki devam eden jeopolitik gerginliklere rağmen Avrupa'daki rakiplerini geride bıraktığı belirtildi. Raporda şöyle denildi:
“Trump Ticareti ivme kaybetmesine rağmen, yatırımcılar her zamankinden daha fazla ABD'yi tercih ediyor. Bu arada, Avrupa'daki durgun ekonomik görünüm, vergi artışlarıyla birleşince, Avrupa borsalarının performansını etkiliyor.
“Atlantik'in ötesinde, Avrupa piyasaları Çin ekonomisi, artan tahvil getirileri ve Euro bölgesindeki hayal kırıklığı yaratan faaliyet göstergeleriyle ilgili endişelerle boğuşuyor. Piyasalar, Trump'ın Ocak ayında göreve başladıktan sonra tarifeler, vergi kesintileri ve düzenlemeden arındırma gibi konuları içermesi beklenen gündemine hazırlanıyor.
“Trump, yönetimindeki üst düzey yetkilileri aday gösteriyor ve piyasalar onun Hazine Bakanlığı için seçimini bekliyordu ki fon yöneticisi Scott Bessent'in ABD Hazine Bakanlığı'na seçilmesinin ardından tahvil getirilerinin düşmesiyle dolar rakiplerine karşı geriledi.
“Bessent, Kasım ayının başlarında Hazine Bakanlığı'na seçilmesinden önce verdiği demeçte, "gümrük tarifelerinin kademeli olarak uygulanmasını" önereceğini söylemişti.
“Röportajda ABD'nin büyük borçlardan kurtulması gerektiğini savunurken, Wall Street Journal'da özellikle banka kredilerini ve enerji üretimini teşvik etmek için vergi reformu ve düzenlemelerin kaldırılması gerektiğini savundu.
“Kötüleşen jeopolitik koşulların zemininde, Christine Lagarde, inovasyonu ve finansmanı teşvik etmek için sermaye piyasalarının birleştirilmesi için kampanya yürütüyor. Ancak, destek kazanmakta zorlanıyor ve toplumun tamamına zarar verecek şekilde kendi alanlarını kıskançlıkla koruyan üye ülkelerle karşı karşıya geliyor.
“ECB'nin, karışık büyüme ve enflasyonun kontrol altında olduğu güvercin duruşu da Avrupa para birimini cezalandırıyor. Parite, Eylül 2023'te kaydedilen 1,0448 eşiğinin hemen altına düştü. Trump'ın bazı politikalarının enflasyonist olabileceği beklentileri göz önüne alındığında, piyasalar FED’in gelecekteki faiz indirimlerini yeniden değerlendirirken, kıyas noktası ABD 10 yıllık tahvillerinin getirisi 1,4 baz puan düşerek yüzde 4,418'e geriledi.
“Piyasa şu anda Fed'in Aralık ayında faizleri 25 baz puan düşürme olasılığını yüzde 53 olarak fiyatlıyor. Petrol fiyatları, Rusya ve Ukrayna arasındaki artan jeopolitik gerginliklerin desteğiyle yükseldi. Ukrayna, Rusya'ya ilk kez Amerikan ve İngiliz yapımı uzun menzilli füzeler fırlattı. Buna karşılık, Rusya, nükleer savaş başlığı taşımak üzere tasarlanmış yeni bir tür kıtalararası füzeyle Ukrayna'yı vurdu.
“ Bu jeopolitik endişelere rağmen, petrol piyasası iyi tedarik edilmeye devam ediyor ve temeller oldukça durgun. Brent ham petrolü 73 ABD dolarından işlem görürken, WTI 70 ABD doları civarında işlem görüyor.
“Bakır hariç, metal fiyatları bu hafta yükseldi. Çin'in 1 Aralık'tan itibaren yarı mamul alüminyum ürünlerinin ihracatında vergi indirimlerini sona erdirme kararı alüminyuma olan ilgiyi artırıyor. Ancak, piyasa hala Çin'den daha fazla teşvik önlemi bekliyor.
“Operatörler imalat sektörü ve iç tüketim için daha fazla destek umuyor. Bu arada, bir ton bakır Londra'da 9.000 ABD dolarından işlem görüyor (spot fiyat) ve alüminyum 2.630 ABD dolarına kadar yükseldi. Bu hafta dikkat edilmesi gerekenlere baktığımızda; ABD'de PCE enflasyonu ve son Fed toplantısının tutanakları (Çarşamba) , Avrupa'da Almanya, Kasım ayı enflasyonunun ilk tahminini Perşembe günü açıklayacak.
“Yurtiçinde ise TCMB politika faizini üst üste sekizinci kez yüzde 50'de tutma kararı aldı. Metin evet güvercin tonda fakat geçtiğimiz haftaki enflasyon raporundaki açıklamalarla uyumluydu. Aralık ayında 250 baz puanlık faiz indirimi olacak beklentisini çok rahat bir şekilde duyduğunu düşündü ve BIST endeksi yine Banka ve Gayrimenkul Yatırım ortaklıkları önderliğinde yükseldi ve iyimserlik Kasım Enflasyon verisi gelene kadar devam edebilir.
“Bu hafta yurt içinde 3Ç24 GSYİH verisini alacağız. 1Ç24’de yüzde 5,4 büyüyen ekonomi ikinci çeyrekte de yüzde 2,5 büyüme kaydetmişti. Yılın üçüncü çeyreğinde de yüzde 2,5’lik büyüme beklemekteyiz. MSCI'nin Asya-Pasifik hisselerinin en geniş endeksi yüzde 1,6 yükseldi.
“Yatırımcıların Hazine tahvillerini kapmasıyla dolar, yen karşısında yüzde 0,7 ve euro karşısında yüzde 0,6 düştü ve ABD'nin uzun vadeli tahvil getirisi yaklaşık 7 baz puan düşerek yüzde 4,341'e kadar geriledi.
Manşet haberler
“NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, resmi temaslarda bulunmak üzere Ankara'yı ziyaret edecek. NATO'dan yapılan yazılı açıklamada, Rutte'nin göreve geldikten sonraki ilk Ankara ziyareti kapsamında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ile bir araya geleceği bildirildi.
“Açıklamada, Rutte'nin Türk savunma sanayisi yetkilileriyle de görüşeceği, Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ tesisleri ile Anıtkabir'i de ziyaret edeceği belirtildi.
“Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) Başkanı Odile Renaud-Basso, 24-28 Kasım tarihleri arasında Türkiye'yi ziyaret edecek. Dört günlük ziyarette özel sektör temsilcileri, sivil toplum örgütleri (STK) ve hükümet yetkilileriyle görüşmeler yapılacak.
“Renaud-Basso, Ankara'da bakanlarla bir araya gelecek. Ayrıca, EBRD tarafından desteklenen ve 2030 yılına kadar 5 milyar ABD doları yatırım yapmayı hedefleyen bir girişim olan Türkiye Endüstriyel Karbon Giderme Yatırım Platformu'nun (TIDIP) lansmanına katılacak.
“Renaud-Basso ayrıca Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan ile görüşmelerde bulunacak. Rusya Federasyonu'nun Ankara Büyükelçisi Aleksei V. Erkhov, Batılı ülkeler tarafından ülkesine yönelik olarak uygulanan ticari yaptırım ve kısıtlamaların arttığına işaret ederek, bu durumdan Türk iş dünyasının da olumsuz etkilendiğini söyledi.
“Hazine ve Maliye Bakanlığı Devlet Malzeme Ofisi (DMO) Genel Müdürlüğü, kamu kurumlarına toplu akaryakıt tedariki için başlattığı çalışma kapsamında 3 milyar lira tasarruf edilmesini sağladı.
“Bakan Şimşek, "Kamu alımlarına yönelik harcamaların verimli hale getirilmesi anlayışıyla tasarruf odaklı merkezi kamu alım politikalarının kapsamını genişletilerek sürdüreceğiz" olarak belirtti.
“Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) İhracat Pazar Monitörü'nün (İPM) ekim ayı sonuçlarına göre, İhracat Talep Endeksi 99,5, Pazar Dayanıklılık Endeksi ise 99,3 puana geriledi. Buna göre, ekimde her iki endekste de bir önceki aya göre azalış, yıllık bazda ise artış görüldü.
“İhraç edilen ürünlere olan talep koşullarını, ihracat yapılan pazarlar üzerinden, temel makroekonomik göstergeler ve öncü makroekonomik göstergeleri kullanarak takip eden İhracat Talep Endeksi, ekimde bir önceki aya göre yüzde 0,7 azalış, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 0,5 artışla 99,5 oldu ve uzun dönem referans değerinden sınırlı uzaklaştı.
“Enflasyon beklentilerindeki ciddi iyileşmeye karşın, iş güveni ve sanayi üretimindeki ciddi gerileme endeksi uzun dönem ortalamasından uzaklaştırdı. Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türkiye-Togo İş Konseyi Başkanı Abide Gülel, Togo'nun, ülkede faaliyet gösteren Türk şirketlerine Avrupa ve ABD'ye vergisiz ihracat fırsatı sunduğunu açıkladı.
“Fed, Amerikan finansal sistemindeki mevcut duruma ilişkin değerlendirmelerin yer aldığı Finansal İstikrar Raporu'nun kasım sayısını yayımladı. ABD'nin finansal istikrarına yönelik risklere ilişkin yapılan anketin sonuçlarının paylaşıldığı raporda, ülkenin mali borcunun sürdürülebilirliğine ilişkin endişelerin listenin başında yer aldığı, bunu Orta Doğu'da tırmanan gerilim ile son ankette de sıklıkla dile getirilen politika belirsizliğinin takip ettiği anlatıldı.
“Raporda, "ABD'nin mali borçlarının sürdürülebilirliğine ilişkin endişeler en çok belirtilen risk oldu. Artan Hazine ihraçlarının özel yatırımları engellemeye başlayabileceği veya ekonomik durgunlukta politika tepkilerini kısıtlayabileceği kaydedildi." değerlendirmesinde bulunuldu.
“ABD'nin resesyona girme riskinin de listenin üst sıralarında yer aldığı belirtilen raporda, önceki 6 anketin 5'inde ilk sıralarda yer alan kalıcı enflasyonist baskılar ve kısıtlayıcı para politikası duruşunun etkilerine ilişkin riskin bu kez daha az dile getirildiği kaydedildi.
“New York Times'ın haberine göre, ABD hükümeti Intel Corp'un 8,5 milyar dolarlık ön onaylı federal çip hibesini 8 milyar doların altına indirmeyi planlıyor. Times'a konuşan kaynaklar, bu değişikliğin Intel'e Pentagon için çip üretmesi için teklif edilen 3 milyar dolarlık sözleşmeyi dikkate aldığını söyledi.
“Bu bahar ABD Başkanı Joe Biden'ın yönetimi Intel'e yaklaşık 20 milyar dolar hibe ve kredi vereceğini, şirketin yerli yarı iletken çip üretimini artıracağını ve hükümetin öncü çip üretimini sübvanse etmek için yaptığı en büyük harcamayı işaret ettiğini açıklamıştı.
“ABD'nin seçilmiş başkanı Donald Trump, Hazine Bakanlığına Amerikalı yatırımcı ve hedge fon yöneticisi Scott Bessent'i aday gösterdiğini açıkladı. Bessent'in dünyanın önde gelen uluslararası yatırımcılarından, jeopolitik ve ekonomik stratejistlerinden biri olarak büyük saygı gördüğünü belirten Trump, Bessent'in hikayesinin "Amerikan Rüyası"nın bir örneği olduğunu aktardı.
“JPMorgan Chase CEO’su Jamie Dimon, yapay zeka teknolojilerinin işletmeler ve çalışanların iş-yaşam dengesi üzerinde yaratacağı etkileri değerlendirdi. Dimon, yapay zekanın insanlık için yarattığı tehdit senaryolarından ziyade, bu teknolojinin iş dünyasına sağlayacağı somut faydalara odaklanılması gerektiğini belirtti.
“Dimon, JPMorgan’da binlerce çalışanın yapay zekayı aktif olarak kullandığını vurguladı. Teknolojiyi "yaşayan, nefes alan bir şey" olarak tanımlayan Dimon, yapay zekanın hataların önlenmesi, alım-satım işlemleri, araştırma ve risk yönetimi gibi çeşitli alanlarda kullanılabileceğini ifade etti.
“WSJ'de yer alan habere göre, MSCI’ın takip ettiği gelişmekte olan piyasa endeksi, son beş yılda yıllık ortalama yalnızca yüzde 4 getiri sağladı. Bu, küresel hisse senetlerinin yüzde 12 ve ABD hisselerinin yüzde 15’lik getirisinin oldukça gerisinde. Gelişmekte olan piyasa endeksinin kötü performansında, özellikle Çin'in konut krizi ve teknoloji firmalarına yönelik baskıcı politikaları etkili oldu.
“Gelişmekte olan piyasa hisseleri, kazanç oranlarına göre değerlendirildiğinde bugün oldukça ucuz. Sadece Çin değil, Meksika, Brezilya, Güney Afrika ve Türkiye gibi ülkeler de düşük değerlemeleriyle dikkat çekiyor. Örneğin, Brezilya’nın hisse senedi getirisi yüzde 6 gibi yüksek bir temettü verimi sunuyor.
“Çin Ticaret Bakan Yardımcısı Wang Shouwen, Çin'in ABD ile aktif diyalog yürütmeye hazır olduğunu ve bunun karşılıklı saygı ilkesini esas alması ve ikili ekonomik ve ticari ilişkileri geliştirmeyi amaçlaması gerektiğini söyledi.
“Aynı zamanda Çin'in Uluslararası Ticaret Temsilcisi olan Wang, ABD başkanlığına seçilen Donald Trump'ın gümrük vergileri uygulaması ihtimalinin etkilerine dair bir soruya karşılık Çin'in dış şokların ekisini çözmeyi ve bunlara direnmeyi başarabileceğini söyledi.
“Çin Merkez Bankası (PBOC) temel politika faiz oranını sabit tuttu ve orta vadeli likidite yönetimi aracıyla finansal sistemden milyarlarca yuan likidite çekti.
“Çin Merkez Bankası bugün bir yıllık orta vadeli borç verme kolaylığı (MLF) aracılığıyla bankacılık sistemine 900 milyar yuan ya da yaklaşık 124,26 milyar dolar likidite verdi ve faiz oranını değiştirmeyerek yüzde 2,00 olarak korudu.
“Aylık operasyonda, PBOC 900 milyar yuan (124 milyar $) politika kredisi sundu ve Kasım ayı 1,45 trilyon yuanlık vade dönümü düşüldükten sonra 550 milyar yuan likidite piyasadan çekilmiş oldu.
“Xinhua Haber Ajansı'nın bildirdiğine göre, bir merkez bankası yetkilisi Çin'in ödemeler dengesi, döviz piyasasının esnekliği, makroekonomik politikalar ve daha güçlü Çin ekonomik toparlanmasının desteğiyle yuanın istikrarını koruyacağını söyledi.
“Liu Ye, Çin Merkez Bankası'nın "döviz piyasasında tek taraflı kolektif beklentilerin oluşmasını ve kendi kendini gerçekleştirmesini engelleyeceğini ve döviz kurunun aşırı yükselme risklerini önleyeceğini" söyledi.
“Habere göre Liu, farklı kalkınma eğilimleri, jeopolitik belirsizlikler ve küresel piyasa oynaklığı nedeniyle yuan döviz kurunun iki yönlü dalgalanmalar göstermesini bekliyor. Goldman Sachs Group Inc'e göre Asya merkez bankaları, dolardaki güçlenme ve Trump yönetiminin gümrük tarifeleri riski nedeniyle daha fazla politika gevşetme konusunda temkinli davranacak.
“Goldman Sachs'ın Asya Pasifik baş ekonomisti Andrew Tilton, Kore Merkez Bankası'nın bu hafta faiz oranlarında yeni bir indirime gitmeyeceğini düşünüyor. Geçen hafta Endonezya'daki yetkililer, ABD'deki siyasi gelişmeler nedeniyle borçlanma maliyetlerinin düşürülmesi için daha az alan olduğu konusunda uyarıda bulundu.
“Villeroy, Donald Trump'ın Ocak ayında Beyaz Saray'a dönmesinin ardından beklenen korumacılığın yeniden canlanmasının "muhtemelen ABD'de daha fazla enflasyon ve her yerde daha az büyüme anlamına geleceğini" söyledi.
“İngiliz Sanayi Konfederasyonu (CBI), İngiliz işverenlerin bütçedeki 25 milyar poundluk (31 milyar dolar) geçen ayki vergi artışına hazırlıksız yakalandıklarını ve buna karşılık eğitim, yatırım ve istihdamda kesintiye gitmeyi planladıklarını bildirdi.
“CBI, üyeleri arasında yapılan bir anketin, yüzde 61'inin İngiltere'yi yatırım yapmak için daha az cazip bir yer olarak gördüğünü ve neredeyse yarısının, işverenlerin sosyal güvenlik ödemelerindeki büyük artıştan sonra personel seviyelerini düşürmeyi veya ücret artışlarını azaltmayı planladığını gösterdiğini belirtti. Goldman Sachs, küresel petrol piyasasına ilişkin yayınladığı son analizinde, önümüzdeki yıllarda Brent ham petrol fiyatlarının önemli bir düşüş yaşayabileceğini belirtti.
“Bankanın emtia analistleri, Donald Trump’ın başkan seçilmesinin ardından gümrük vergisi politikalarını uygulamaya koyması ya da OPEC+ grubunun üretimi artırması durumunda fiyatların 2026 yılı sonuna kadar varil başına 60 doların altına düşebileceğini öngörüyor.
“Goldman Sachs’ın analizine göre, artan petrol arzı ve talepteki sınırlı büyüme bu yıl fiyatlar üzerinde aşağı yönlü bir baskı yarattı. Raporda, “Orta vadeli fiyat riskleri, yüksek yedek kapasite ve geniş kapsamlı gümrük tarifelerinin talebi olumsuz etkileyebilecek olması nedeniyle aşağı yönlü” ifadelerine yer verildi.
“Analistler, Trump’ın Çin’den ithal edilen mallara yüzde 60 oranında ve diğer ülkelere yüzde 10-20 arasında değişen gümrük vergileri uygulama önerisinin küresel ticaret üzerinde ciddi olumsuz etkiler yaratabileceğini vurguladı.
“UBS Financial Services'ın baş yatırım sorumlusu Solita Marcelli liderliğindeki bir ekip, altının jeopolitik gerilimlere karşı "tercih edilen koruma aracı" olduğunu belirtti.
“UBS’in yayımladığı raporda, “Rusya’nın Ukrayna’nın doğusuna hipersonik füze fırlatması, bölgede gerilimi ciddi şekilde artırdı” ifadelerine yer verildi.
“Bu gelişme, Ukrayna'nın gelişmiş batı füzelerini Rusya hedeflerine yöneltmesi ve Moskova’nın Kuzey Kore askerlerini çatışma bölgelerine göndermesinin ardından geldi. UBS, altının 2025 yılı sonuna kadar 2 bin 900 dolara ulaşacağı öngörüsünü koruyor.
“Raporda, altının yalnızca jeopolitik risklere karşı değil, aynı zamanda artan hükümet borç seviyeleri gibi siyasi baskılara karşı da güçlü bir koruma aracı olduğu vurgulandı. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, yeni silah sistemlerini test etmeye devam edeceklerini belirterek, "Böylece orta ve kısa menzilli silah grubuna sahip olacağız" dedi.
“Kremlin Sarayı'ndan yapılan açıklamaya göre, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rusya Savunma Bakanlığı yönetimi, askeri sanayi temsilcileri ve füze sistemleri üreticileri ile toplantı yaptı. Ukrayna'da "özel askeri operasyonun" devam ettiğine işaret eden Putin, "Operasyonun tüm hedeflerine ulaşılacak. Rusya'nın güvenliği de sağlam şekilde sağlanacak" ifadelerini kullandı.
“İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, 2019 yılında hakkında açılan yolsuzluk davası kapsamında ifadesinin alınmasına bir kez daha erteleme istedi. The Times of Israel gazetesinin haberine göre, 2 Aralık'ta işgal altındaki Doğu Kudüs'teki Kudüs Bölge Mahkemesinde ifade verecek olan Netanyahu, avukatları aracılığıyla 15 günlük erteleme talebinde bulundu.
“Avukatlar, mahkemenin 13 Kasım'da bir önceki erteleme talebini reddetmesinden bu yana savunmaya hazırlık için çaba gösterildiğini ancak Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (UCM) tutuklama kararı çıkarmasıyla hazırlıkların daha da aksadığını öne sürdü. İki üst düzey İsrailli ve iki ABD'li yetkilinin Axios'a verdiği bilgiye göre İsrail ve Lübnan, İsrail -Hizbullah çatışmasını sona erdirecek bir ateşkes anlaşmasının eşiğinde.
“İsrailli ve ABD'li yetkililer, ABD'nin İsrail'e, Lübnan topraklarından gelebilecek yakın tehditlere karşı İsrail'in askeri harekatına ve Hizbullah'ın sınır yakınlarında yeniden askeri varlık oluşturması ya da ağır silah kaçakçılığı gibi durumları engellemek için harekete geçmesine destek içeren bir güvence mektubu vermeyi kabul ettiğini söylüyor.
“Anlaşma uyarınca İsrail, ABD ile istişarelerde bulunduktan sonra ve Lübnan ordusunun tehdidi bertaraf etmemesi halinde bu tür bir harekata girişecek.”
Hibya Haber Ajansı