Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

    SAADET Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan’dan Yangın ve Siyasi Eleştiriler

    SAADET Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, son yangın olayları ve siyasi gelişmeler hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundu. Yangınların etkileri ve siyasi eleştiriler üzerine detaylı bir değerlendirme için makalemizi okuyun.

    SAADET Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, son yangın olayları ve

    SAADET Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan’ın Açıklamaları

    SAADET Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Grup Toplantısı’nda önemli gündem maddeleri üzerinde durarak dikkat çekici açıklamalarda bulundu. İlk olarak, Bolu Kartalkaya’da meydana gelen yangın faciasına değinen Arıkan, bu olayın derinlemesine incelenmesi gerektiğini vurguladı.

    Yangın Faciası ve Sorumluluklar

    Arıkan, “Yüzlerce kişinin konakladığı ve 78 kişinin hayatını kaybettiği bir otelin denetim yetkisinin kime ait olduğuna dair tartışmaların gölgesinde kaybolup gittiğini” belirtti. Devletin çeşitli kademelerinde sorumluluk taşıyanların, bu denetim görevini yerine getirmediğini ifade eden Arıkan, “Bakanlık, valilik, il özel idaresi ve belediyenin bu olayda sorumluluğu vardır. İnsan hayatı için gerekli en basit tedbirlerin alınmadığı bu faciada, merkezi ve yerel yönetimler ile tesisin sahipleri sorumluluktan kaçamazlar. Bu katliamdaki ihmaller zincirinin tüm boyutlarıyla ortaya çıkarılması için elimizden geleni yapacağız” dedi.

    Bilirkişi Raporları ve Siyasi Müdahale

    Arıkan, bilirkişi raporları hazırlanırken siyasetin müdahale ettiğine dikkat çekti. “Aman benim adamım zarar görmesin” anlayışının gerçeğin ortaya çıkmasını engellediğini belirten Arıkan, “Örneğin, Konya’da büyük bir bina çöktü, ancak hükümet yetkililerinden hiç kimse belediyeyi suçlamadı. Görünen o ki, mevcut sistemde bilirkişi bir şey bilmezken, bir kişi her şeyi bilmekte. Sayın bakanın açıklamalarından anlaşıldığı üzere, ‘Bugün git, yarın gel’ anlayışı yerini ‘Bugün git, 10 gün sonra gel’ anlayışına bırakmış durumda. Koltukta oturanların görevlerini yerine getirmek için Külliye’den talimat bekledikleri, Türk tipi başkanlık sisteminin sıkıntıları bir bir gün yüzüne çıkıyor” şeklinde konuştu.

    Facialar ve Tedbirsizlik

    Arıkan, son 22 yılda meydana gelen kazalar ve afetler sonucu 55 binden fazla insanın hayatını kaybettiğini hatırlatarak, “Her facianın ardından aynı konuları gündeme getiriyoruz: Tedbirsizlik, denetimsizlik, beceriksizlik, ‘adam sende’cilik ve ihmal. Her alanda bir çürümüşlük, bir ahlaksızlık, bir vurdumduymazlık var. Şimdi AK Partili yetkililere sesleniyorum; sizin göreviniz, vatandaşlarımızı korumak olmalıdır, eceli takip etmek değil” ifadelerini kullandı.

    Trump’ın Gazze Önerisine Tepki

    ABD Başkanı Donald Trump’ın Gazzelilerin Mısır ve Ürdün’e yerleştirilmesi önerisine de tepki gösteren Arıkan, “Bu tür tekliflerin, Filistin halkının iradesine ve özgürlüğüne karşı yapılan bir saldırı olduğunu” belirtti. Trump’ın önerisinin kabul edilemeyeceğini vurgulayan Arıkan, “Yeniden yapılanma kisvesi altında Gazzelilerin vatanlarını terk etmelerini isteyen hiçbir öneri kabul edilemez. Türkiye’de bazı kesimlerin ‘İsrail ile ticareti acilen başlatmalıyız’ çağrısı yapması da oldukça manidar. Siz ticareti ne zaman kestiniz ki tekrar başlatma peşindesiniz? Dostlar alışverişte görsün mantığıyla yapılan protestolar dışında hiçbir şey yapılmadığı herkes tarafından bilinmektedir. Öncelikle, Gazze’ye ve Gazze’den geri kalanlara sahip çıkmalıyız” dedi.

    AK Parti’nin Muhalefeti Dizayn Etme Çabası

    Ekonomik sorunları aşmakta zorlanan AK Parti’nin çözümü muhalefeti dizayn etmekte bulduğunu belirten Arıkan, “Belediyelere kayyım atamalarıyla adeta bir normalleşme süreci başlatıldı. Bir sabah evinden alınan belediye başkanlarının normalleştirilmesinin ardından şimdi sıra parti genel başkanlarına gelmiştir. İş o kadar çığırından çıktı ki; ‘Biz yapalım, hukuk arkadan gelir’ anlayışı, ‘Biz tutuklayalım, suç arkadan gelir’ anlayışına dönüşmüştür. Biz her alandaki kartellere, çetelere operasyon beklerken, onlar gazetecilere, siyasetçilere, sanatçılara ve sokakta konuşan vatandaşlara operasyon yapıyor. Yapılanlar gözaltı değil, gözdağıdır. Her zaman hukukun ve adaletin savunucusu olacağız. Hukuk, iktidarın sopası olarak kullanılamaz; yargı organları siyasetin değil, adaletin emrinde olmalıdır” diyerek sözlerini tamamladı.