Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

    TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan’ın Ekonomi Açıklamaları

    TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, ekonomi üzerine önemli açıklamalarda bulundu. Ekonomik büyüme, sürdürülebilirlik ve iş dünyasının geleceği hakkında merak edilenleri öğrenin. Detaylar için hemen tıklayın!

    TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, ekonomi üzerine önemli açıklamalarda

    (İSTANBUL) – TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan’ın Açıklamaları

    TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, Türkiye’nin geleceği için önemli beklentilerini açıkladı. Turan, “Önümüzdeki dönemde hukuk devletinin güçlendirilmesi, yargı sisteminin bağımsızlığının sağlanması ve demokrasinin pekiştirilmesi büyük önem taşımaktadır. Ayrıca, hukuki öngörülebilirliğin artırılması, piyasa ekonomisiyle uyumlu politikaların geliştirilmesi, kurumsal kapasitenin ve bağımsızlığın artırılması, çağdaş eğitim reformlarının uygulanması, verimlilik ve rekabetçiliğin artırılması için teknolojik dönüşümün desteklenmesi, sanayide yeşil dönüşümün esas alınması ve kayıt dışı ekonomi ile daha etkin bir mücadele verilmesi gerekmektedir.” dedi.

    TÜSİAD ve Koç Üniversitesi iş birliği ile oluşturulan Ekonomik Araştırma Forumu, ‘2025 Yılında Türkiye Ekonomisi’ başlıklı hibrit bir seminer düzenledi. Tekfen Tower Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen bu etkinlikte, Türkiye ekonomisinin yakın gelecekteki görünümü ele alındı. Seminerin açılış konuşmasını yapan Orhan Turan, şu ifadeleri kullandı:

    “Artık Daha Zorlu Bir Süreç Başlıyor”

    “Bugün burada, önümüzdeki dönemin ekonomik gidişatını ve yapılması gerekenleri, ekonomideki son gelişmeler çerçevesinde değerlendireceğiz. Konferansımızın hepimiz için faydalı olmasını temenni ediyorum. 2023 yılında gerçekleştirilen genel seçim sonrası ekonomi politikalarında önemli değişiklikler yaşandı. 2024 yılında attığımız adımların meyvelerini toplamaya başladığımız bir yıl oldu. Geride bıraktığımız neredeyse bir buçuk yılda, ülke risk primi, Merkez Bankası rezervleri ve cari açık gibi konularda pek çok başarı elde edildi. Bu süreçte TÜSİAD olarak istişare süreçlerine katkı sağladık ve özellikle enflasyonla mücadele noktasında desteğimizi her zaman vurguladık. Enflasyonu düşürmenin ilk aşamasında ilerleme sağladığımızı görmekteyiz. Ancak artık daha zorlu bir süreç başlıyor. Dezenflasyon süreci 2025 yılında da devam edecek. Ancak hedeflenen seviyelere ulaşabilmek için, bütüncül bir bakış açısıyla hareket ederek para politikasını uyumlu mali politikalar ve yapısal reformlarla desteklememiz gerekecek.”

    “Vergi Adaletine Zarar Veren Uygulamalardan Kaçınılmalı”

    “Gelirler ve maliye politikasını da kapsayan daha kapsamlı bir uzun vadeli program tasarlanmalıdır. Enerji, tarım ve gıda gibi sektörlerde ihtiyaç duyulan reformlar da bir an önce yapılmalıdır. Geçtiğimiz yılda, Merkez Bankası’nın başarılı politikaları devam ederken, maliye politikaları konusunda özellikle kamu tasarrufu ve kayıtdışı ile mücadelede daha güçlü adımlara ihtiyaç duyuyoruz. Harcama kompozisyonunun daha verimli olması gerektiğine inanıyoruz. Kamu harcama reformu çerçevesinde üç ana başlıkta güçlü ve hızlı adımlar atılmalıdır:

    • Ekonominin etkin işleyişine katkı sağlamayan kamu harcamalarında ciddi tasarruf yapılması.
    • Ekonominin etkin işleyişine destek verecek eğitim, teknoloji ve üretim gibi alanlarda kamu kaynaklarının kullanımının artırılması.
    • Sosyal devlet sorumluluğunun açık, şeffaf ve doğrudan uygulanan bir sosyal politika ile yerine getirilmesi.

    Kayıtdışı ekonomi ile mücadele konusunun son dönemde kamunun gündemine girmiş olmasını memnuniyetle karşılıyoruz. TÜSİAD olarak alınacak önlemlere, geçmişte olduğu gibi, bundan sonra da destek olmaya devam edeceğiz. Kayıtlı mükellefler için vergi oranlarının artırılması veya ek vergiler getirilmesinden ziyade, vergilendirilmeyen alanlara yönelik vergilerin uygulanması, vergi adaletine zarar veren af uygulamalarından kaçınılması ve vergi denetimlerinin öncelikle kayıt dışı alanlara odaklanması son derece önemlidir. Bu konudaki detaylı önerimizi her fırsatta kamu ile paylaşıyor ve paylaşmaya devam edeceğiz.”

    “Türkiye’nin Rekabet Gücüne Dair Veri Seti Üzerinde Çalışmalar Devam Ediyor”

    “Öncü veriler, sanayi üretiminin geçtiğimiz dönemde baskı altında kaldığını gösterse de iç talepteki soğumanın ne derece yeterli olduğunu, bu konferansımızda değerli katılımcılarla tartışacağız. Sadece para ve maliye politikası ile enflasyonla mücadelede ne ölçüde başarı sağlayabileceğimizi de değerlendireceğiz. Ayrıca, reel kesim bilançolarında yaşanan bozulmaların etkilerini de gözlemliyoruz. Faiz, kur ve enflasyon meselelerine kafa yorar iken, dijital dönüşüme güçlü bir şekilde entegre olma fırsatını kaçırmamalıyız. Önümüzdeki dönemde otomasyon, teknoloji, insan kaynağı ve markaya yatırım yapmazsak verimimizi artırma şansımız olmayacak ve rekabetçilik anlayışımızı kaybedeceğiz. Kalıcı, sürdürülebilir ve doğru bölüşülmüş refah ile ekonomik kalkınmanın sağlanabilmesi için, köklü reformlar gerekmekte ve sanayicinin bakış açısının değişmesi elzemdir. Bu doğrultuda, rekabetçilik ve verimlilik konularını daha iyi analiz edebilmek için Türkiye’nin rekabet gücüne dair bir veri seti üzerinde çalışıyoruz. Bu çalışmanın ilk sonuçlarını mart ayında kamuoyu ile paylaşmayı planlıyoruz ve sonrasında oluşturduğumuz bu endeksi her çeyrekte güncelleyerek yayımlamaya devam edeceğiz. Bu önemli çalışma, Türkiye’nin ihracat pazarlarında rekabet şartlarının ne durumda olduğunu daha bilimsel bir şekilde ölçme imkanı sunacak.”

    “Hukuki Öngörülebilirliğin Sağlanması Beklentisi”

    Değerli misafirler, önümüzdeki dönemde beklentilerimiz şunlardır: hukuk devletinin, yargı sisteminin ve demokrasinin güçlendirilmesi, hukuki öngörülebilirliğin sağlanması, piyasa ekonomisiyle uyumlu politikaların geliştirilmesi, kurumsal kapasite ve bağımsızlığın arttırılması, çağımıza uygun bir eğitim reformunun gerçekleştirilmesi, verimlilik ve rekabetçiliğin artması için teknolojik dönüşümün desteklenmesi, sanayide yeşil dönüşümün esas alınması ve kayıt dışı ile daha etkin bir mücadelenin verilmesi gerekmektedir. Bu alanlara yeterince eğilmediğimiz sürece, kısa vadede elde ettiğimiz başarıları uzun dönemde sürdürülebilir hale getirmemiz mümkün olmayacaktır. Bu nedenle TÜSİAD olarak bu alandaki yapısal değişimlerin önemini ve aciliyetini her fırsatta vurgulamaya devam ediyoruz.”

    Açılışın ardından program, gazeteci Hande Demirel’in moderatörlüğünde “2025 Yılında Türkiye Ekonomisi” paneli ile devam etti. Panelin konuşmacıları; TÜSİAD Baş Ekonomisti Gizem Öztok Altınsaç, Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selva Demiralp, Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Kara ve Emekli Hazine Müsteşar Yardımcısı Hakan Özyıldız oldu.