Ekonomik Koşullar ve Vanlıların Yaşam Mücadelesi
Haber: İshak Kara – (VAN) Van’da yaşayan vatandaşlar, ekonomik koşulların getirdiği zorlukları ve yaşam standartlarını değerlendirirken, birçok sektörün zor günler geçirdiğini vurguluyor. Bir vatandaş, “Gelir ve giderin pek bir dengesi yok, birbirini karşılamıyor. Vergilerde ciddi sıkıntılar yaşıyoruz. Geçmişe göre fahiş fiyat artışları söz konusu, normalde kiraların yüzde 10-20 artması gerekirken bazı mülk sahipleri bunu yüzde 80-90’a kadar artırma peşindeler” dedi.
Van’da yaşayan emekli Mehmet Akçay, ekonomik durumu şu sözlerle özetliyor: “Van’da ekonomik durum çok berbat; kazancımız az, giderimiz çok. Haksız fiyat artışları almış başını gidiyor. Van halkı için üzülüyorum, devletin bu duruma bir el atmasını bekliyoruz. Emekliyiz, her gün gittiğimiz marketlerde farklı fiyatlarla karşılaşıyoruz. Bu durum artık yılgınlık yaratıyor, bıktık. Her gün fiyatlar değişiyor, ne olduğunu anlayamıyorum. Cumhurbaşkanı Erdoğan her yıl bir şeyler söylüyor ama hep ileriyi gösteriyor, bugüne bakmıyor. ’25’te şöyle olacak’ diyor, ama hiçbir şey olmuyor. Aile yılı ya da emekli yılı fark etmiyor, günümüzü yaşıyoruz. 365 gün sayıklayarak hiçbir şey olmayacağını bile bile yaşıyoruz.”
“20 senedir bir şey yapmadı”
Akçay, “20 senedir bir şey yapılmadı. 25 yıl daha uğraşsa, yine bir şey yapmayacak. Maliye Bakanı’nın açıkladığı gibi, zenginlere çalışan bir parti var; fakirleri soyup soğana çevirdiler. 25 yıl devlette memurluk yaptım; 17-18 bin lira maaşla geçinmek zorundaydım. Bize verilen yüzde 11,54’lük zam, gelen diğer zamlarla karşılaştırıldığında hiçbir anlam ifade etmiyor. 65 yaş üstü ulaşımın ücretsiz olması, sadece ağzı tatlandırıyor; biz parmağımızı yalıyoruz. Ekonomi anamızı ağlattı, bu gidişle düzelmesini düşünmüyorum. Allah yardımcımız olsun.”
“Tüketimle sağlıklı bir ekonomi zor”
Haydar Erdinler ise, “Türkiye-İran ilişkileri iyi olduğu sürece Van’da bir hareketlilik olabilir ama bu, Van’ı rahatlatacak bir pozisyon değildir. Van’ı rahatlatacak asıl şey, burada üretimin olmasıdır. Van’a baktığımızda, ekonomisinin çoğunlukla tüketime dayalı iş yerlerinden oluştuğunu görüyoruz. Tüketimle sağlıklı bir ekonomi olacağını düşünmüyorum. Üretim ve ihracat varsa, ülkede gelişme olur. Maalesef, bu unsurların eksikliği ciddi sıkıntılara yol açtı.” diyerek durumu özetliyor.
Erdinler, emeklilik konusuna da değinerek, “Emekliler, devlete yük değildir. Çalışma süresince emeklilerden peşin alınan bir para var ve bu, hukuksal anlamda bir haktır. Ancak son zamanlarda emeklilerin hakları ellerinden alındı ve mağduriyet yaşanıyor. Emekliler çok ciddi sıkıntılar içinde. Genel politika açısından, emeklinin sürekli dile getirdiği bir durum var; ’emekliye TEFE TÜFE, kendilerine gelince açık büfe’.” şeklinde yorumda bulunuyor.
“Gelir ve giderin dengesi yok”
Güzellik uzmanı Berdil Açar, “Türkiye’de ekonominin genel olarak büyük bir sorun olduğu bir dönemden geçiyoruz. Piyasalarda önceki dönemlerde bazı farkındalıklar oluşuyordu ama şimdi sektörlerin önemi kalmadı. Birçok sektör zor günler geçiriyor. Gelir ve gider arasında bir denge yok. Giderlerimiz çok, gelirlerimiz az. Vergilerde sıkıntı yaşıyoruz. Kiralar, normalde yüzde 10-20 artması gerekirken, bazı mülk sahipleri bunu yüzde 80-90’a kadar artırıyor.” diyerek düşüncelerini paylaşıyor.
Açar, “Esnafa destek olması gereken yerde tam tersi bir durum söz konusu. Asgari ücret, çoğu zaman yeterli olmuyor. Enflasyon sabit kalmıyor. Asgari ücretin 2 bin 800 TL olduğu dönemlerde esnaf ve insanlar daha rahattı. Şu an asgari ücret 50-60 bin bile olabilir. Önemli olan, enflasyonun sabit kalması ve giderlerin azalması gerektiğine inanıyorum.” diyerek durumu analiz ediyor.
“Sistem değişmeden düzelmez”
Kader Köseoğlu, “Asgari ücretin 22 bin 104 TL olması içler acısı; bazı evlerde 6-7 kişi yaşıyor. Asgari ücretle geçinmek zorunda olan aile bireyleri var. Kiralar o kadar yüksek ki, 20 bin lira kira ödeyen bir ailenin 22 bin TL maaş alması mantıksız. Ben bir düzelme beklemiyorum; mevcut sistemin tamamen değişmesi gerekiyor. Para biriminden bir sıfır düşürülmesi lazım.” şeklinde düşüncelerini dile getiriyor.
Köseoğlu, “Van’da günübirlik çalışan 80-90 kişiyiz. İş yok, güç yok, iki aydır işe gidemedik. Buradaki arkadaşlar hep mağdur durumda. Zor geçim yok, iş yoksa geçim nasıl olacak? 3 tane öğrencim var. Buradaki arkadaşlar zaten çalışmıyor. Millet perişan. Günübirlik çalışanlardan bazıları bir, bazıları iki aydır işe gidemediler.” diyerek içinde bulundukları durumu aktarıyor.