Asgari Ücrete Tepkiler Artıyor
Haber: Uğur İstanbullu (ARTVİN) – Artvin’in Hopa ve Kemalpaşa ilçelerinde yaşayan vatandaşlar, yeni asgari ücrete yönelik sert tepkilerini dile getirdi. Katılımcılar, “Bu asgari ücreti kabul etmiyoruz, bu parayla Mehmet Şimşek yaşasın” ifadeleriyle seslerini yükseltti. Asgari ücretin 2025 yılı için 22 bin 104 TL olarak belirlenmesi sonrası, Hopa ve Kemalpaşa’dan gelen vatandaşlar, Hopa parkında toplanarak bir yürüyüş gerçekleştirdi.
- “Asgari değil, insanca yaşam”
- “Biz bu asgari ücreti kabul etmiyoruz”
- “Bu parayla Mehmet Şimşek yaşasın”
- “İnsanca bir yaşam istiyoruz”
Yürüyüşün ardından Hopa meydanında yapılan basın açıklamasında, Nurcan Altunkaya, asgari ücretin açlık sınırının çok altında kaldığını vurguladı. Altunkaya, “İtibarından tasarruf etmeyen Erdoğan iktidarı, halkı onursuz, itibarsız bir hayata mahkûm bırakıyor” dedi.
Altunkaya’nın açıklamaları şöyle devam etti: “Tüm emekçiler, günlerdir süren asgari ücret görüşmelerini beklerken, Erdoğan ‘hayırlı olsun’ diyerek 22 bin 104 TL olarak asgari ücreti açıkladı. Açıklanan bu rakam, asgari ücret değil, adeta bir ölüm ücretidir. Asgari ücret, açlık sınırının altında kalmıştır. Bizler, milyonlarca insanın sefalet içinde yaşayacağı bir düzeni kabul etmiyoruz. Her insanın onurlu bir yaşam hakkı olduğunu biliyoruz. Bugün burada bir kez daha haykırıyoruz; asgari değil, insanca yaşanacak bir ücret istiyoruz.”
“Asgari ücret, IMF ve sermayenin ihtiyaçlarına göre belirlenmiştir”
22 bin 104 TL olarak açıklanan asgari ücret, hedeflenen enflasyona göre değil, IMF’nin ve sermayenin ihtiyaçlarına göre belirlenmiştir. Açıklanan bu rakam, asgari ücret tespit komisyonunun yoksulluğu bitirmek için değil, IMF’yi memnun etmek amacıyla toplandığını gösteriyor. Tayyip Erdoğan, 2025 asgari ücretinin 22 bin 104 TL olduğunu duyururken, milyonlarca emekçiyle dalga geçiyor ve ülkemize ve milletimize ‘hayırlı olsun’ diyor. Asgari ücretin hedef enflasyon oranına göre belirlenmesi kabul edilemez. Ülkemiz, uluslararası sermaye için ucuz emek cenneti olamaz. Bu ülke, bu halk satılık değil. Yoksullaştırmaya karşı mücadeleyi büyütelim.
Ekonomi yönetimi, AKP-MHP iktidarı tarafından Mehmet Şimşek’e, yani IMF’ye teslim edilmiştir. IMF, asgari ücretin düşük tutulmasını ve yoksulluğun sadaka ekonomisiyle yönetilmesini emrediyor. Bizler, bu memleketin üretenleri, yani sahipleri olarak IMF temsilcilerini, işbirlikçilerini ve saray iktidarını reddediyoruz. Ekonomik nedenlerle boşanamadığı için öldürülen kadınlar, açlıktan okullarda bayılan ve barakalarda ölen çocuklar, kış boyu battaniye ile evde oturan emekliler, güneş doğmadan yollara düşen emekçiler, üniversite yurtlarında pislik içinde yaşamaya zorlanan üniversiteliler olarak buradayız.
“Asgari ücret bizim için bir rakam değildir; bizim yaşam garantimizdir”
Asgari ücret bizim için yalnızca bir rakam değildir; bu, bizim yaşam garantimizdir. 22 bin 104 TL ile bırakın insanca ve onurlu bir yaşam sürmeyi, sadece hayatta kalmak bile imkânsız hale geliyor. Her geçen gün artan yaşam maliyetleri, gıda fiyatları, kiralar ve faturalar… İtibarından tasarruf etmeyen Erdoğan iktidarı, halkı onursuz ve itibarsız bir hayata mahkûm bırakıyor. Bu düzenin mutlaka değişmesi gerekiyor. Asgari ücret, onurlu bir yaşamı garanti edecek oranda artırılmalıdır. Kavga, yalnızca 3-5 kuruş meselesi değildir. Sermayeye karşı direnişimiz, insanca ve özgür bir yaşamın tek güvencesidir.