(BALIKESİR) –
Balıkesir’in Karesi ilçesinde patlayıcı üretilen bir fabrikada meydana gelen patlama ile ilgili açıklamalarda bulunan CHP Genel Başkan Yardımcısı Ensar Aytekin, “Bu olay bir kaza değil, açık bir iş cinayetidir. Burada bir dizi ihmal söz konusudur. Bahsi geçen fabrikanın geçmişi Balıkesir halkı tarafından iyi bilinmektedir. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından bu fabrikaya el konulmuş, TMSF’ye devredilmiştir. Ardından, ihaleye çıkılmadan başka bir firma tarafından alınmış ve en sonunda ZSR adıyla bilinen mevcut şirket tarafından işletilmeye başlanmıştır. Bu, TMSF tarihindeki ihalesiz verilen ilk şirkettir.” dedi.
Balıkesir’in Karesi ilçesindeki patlama olayı üzerine CHP Genel Başkanı Özgür Özel tarafından görevlendirilen Ensar Aytekin başkanlığındaki heyet; Genel Başkan Yardımcıları Yankı Bağcıoğlu, Balıkesir Milletvekili Serkan Sarı, İzmir Milletvekili Ednan Arslan, Bursa Milletvekili Kayıhan Pala, Muğla Milletvekili Cumhur Uzun ve Kadın Kolları Genel Başkanı Asu Kaya ile birlikte CHP Balıkesir İl Başkanlığı’nda basın toplantısı düzenledi. Aytekin, konuşmasında şunları ifade etti:
“Bugün Balıkesir, maalesef büyük üzüntüler ve acılar içinde uyandı. Dün sabah saat 08.19’da Karesi ilçemize bağlı Kavaklı kırsal mahallesinde, hepimizin yakından tanıdığı bir mühimmat fabrikasında büyük bir patlama yaşandı. Bu patlamada sekizi kadın, üçü erkek olmak üzere toplam 11 yurttaşımızı, emekçimizi kaybettik. Ayrıca, aynı patlamada beş arkadaşımız yaralandı. Öncelikle hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Mekanları cennet olsun, ruhları şad olsun. Yaralı arkadaşlarımıza da geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Hayatını kaybedenlerin ailelerine ve tüm Balıkesir halkına başsağlığı diliyoruz.”
“İkinci bir üzüntü olayı ise bu sabah meydana geldi. Balıkesir Altıeylül’ün Nergiz Mahallesi’nden Pamukçu Mahallesi’ne giden bir servis minibüsü, bir tırla çarpıştı. Servis minibüsünde dokuz ila on yaşları arasında toplam 27 öğrenci bulunmaktaydı. Tüm öğrenciler yaralı, ayrıca şoför ve yardımcı personel de yaralandı. Bu sabah şehir hastanesinde yaralıları ziyaret ettik, acil serviste bir kargaşa vardı. Maalesef bir kardeşimiz, bir evladımız ameliyattaydı. Hastane yetkililerinden aldığımız bilgilere göre, iki öğrencinin durumu entübe, diğerleriyle ilgili tetkikler sürüyor. Umarım, dilerim ki hiçbiri canından zarar görmez ve hepsi sağ salim eğitim hayatlarına devam edebilir.”
“İncelemelerde bulunduk, yetkililerden bilgiler aldık”
CHP Genel Başkan Yardımcısı Aytekin, sözlerine şöyle devam etti: “Olayın hemen ardından Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel’in talimatıyla ben, Milli Savunma Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcımız Yankı Bağcıoğlu, İzmir Milletvekilimiz Ednan Arslan, Muğla Milletvekilimiz Cumhur Uzun, Bursa Milletvekilimiz Kayıhan Pala, Balıkesir Milletvekilimiz Serkan Sarı ve Kadın Kolları Genel Başkanımız Asu Kaya ile birlikte olay yerine intikal ettik. Öğle saatlerinde olay yerindeydik. Orada çeşitli incelemelerde bulunduk, yetkililerden bilgiler aldık. Devamında olay yerinden bir basın açıklaması yaparak durumun ciddiyetini sizlere ve Türkiye’ye duyurduk. Yaralılarımızı ziyaret etmek için hastaneye geçtik. Orada da hastane yetkililerinden bilgi aldık ve yaralılarla yüz yüze görüştük. Durumlarının iyi olduğunu görmek bizi sevindirdi. İki kadın arkadaşımızın ufak tefek sıyrıkları vardı. Diğer bir arkadaşımız ise ayakta tedavi edilerek taburcu edilmişti.”
“ILO’nun iş kazası tarifine uymamaktadır”
“Dün akşam Balıkesir’deki akademik oda başkanlarıyla bir toplantı gerçekleştirdik. Bu toplantıya Türk Tabipler Birliği, TMMOB bileşenleri ve ODTÜ temsilcileri katıldı. Baro Başkanımız ve mali müşavirler odası temsilcileri de oradaydı. Olayın detaylarını onlarla konuştuk ve uzmanlık alanlarıyla ilgili bilgiler aldık. Bu durum, uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) tarafından tanımlanan iş kazası tarifine kesinlikle uymamaktadır. Bu olay bir kaza değil, açık bir iş cinayetidir. Burada bir dizi ihmal bulunmaktadır. Bahsi geçen fabrikanın geçmişi Balıkesirliler tarafından iyi bilinmektedir. 15 Temmuz darbe girişimi sonrası bu fabrikaya el konulmuş, TMSF’ye devredilmiştir. Ardından başka bir firma tarafından ihaleye çıkılmadan alınmış ve şu anki ZSR adıyla bilinen şirket tarafından işletilmeye başlanmıştır. Bu şirket, uzun yıllar boyunca yurt içi ve yurt dışına mühimmat satışı yapmıştır. Ukrayna’dan Amerika’ya kadar bu fabrikanın ürettiği mühimmatları görmek mümkündür. Bu şirketin sahibi, beşli çetenin en tanınmış isimlerinden biri olan Kalyoncu ailesidir. Şirketin başına ise Cumhurbaşkanı’nın amatör olarak futbol oynadığı Esenler Erokspor’un eski sahibi Zafer Topaloğlu getirilmiştir. Erdoğan’ın düğününde şahitlik yapan Topaloğlu, aynı zamanda başka bir önemli şirketin yöneticisidir.”
“Filmi biraz daha geriye saracak olursak, önceki İçişleri Bakanı Süleyman Soylu döneminde, bireysel silahlanmaya hayır eylemleri yapılırken, 2018’de yurttaşların yıllık mermi alma hakkı 200’den 1000’e çıkarılmıştır. Tesadüfe bakın ki, bu mermi ve fişek üreten firma, 2017’de TMSF’den bedelsiz olarak bir gruba devredilmiş ve oradan Zirve Holding’e geçmiştir. Yani bu şirketin üretiminin artırılması, paranın kazanılması üzerinde bir baskı olduğu görülmektedir.”
CHP’den olaya ilişkin 13 soru
“Bu elim olayda, üzerinde düşünülmesi ve cevap beklenen birçok soru bulunmaktadır. Aracılığınızla yetkililere, ilgililere bu soruları buradan yönelteceğiz:
- 1. Gece gündüz vardiyalı çalıştığı söylenen fabrikada kaç vardiya bulunmaktadır? Eğer üç vardiya ise, patlamanın olduğu gün, gece 00.00 ile sabah 08.00 vardiyasında neden üretime ara verilmiştir?
- 2. Fabrikada patlama alanında üretimi tamamlanmış, depoya kaldırılması gereken stok malzemeleri orada istiflenmiş midir?
- 3. Patlamanın olduğu üretim alanında alınan tedbirler nelerdir?
- 4. Patlamanın olduğu vardiyada vardiya öncesi günlük yapılması gereken iş toplantısı gerçekleştirilmiş midir?
- 5. Fabrikada kaç iş sağlığı ve güvenliği uzmanı bulunmaktadır?
- 6. Çalışanların koruyucu ekipmanları mevcut mudur? Statik yalıtımları için ne gibi tedbirler alınmıştır?
- 7. Patlama anında ve müdahale süresinde güvenlik kameralarına ait görüntülerin silindiği iddiaları doğru mudur? Doğru değilse, patlama anına ilişkin görüntülerin paylaşılması için bir girişimde bulunulacak mıdır?
- 8. RDX gibi bir patlayıcının yeterli denetim yapılmadan işçilerin bulunduğu alanda tutulması hususunda sorumluluğu olanlar kimlerdir?
- 9. Fabrikanın eklentilerinin kaçak olduğu iddiaları doğru mudur?
- 10. Patlamanın olduğu gün sabah 08.00 sularında elektriğin kesildiği iddiaları doğru mudur?
- 11. Çekya firması ortak olduktan sonra iş güvenliği müdürü neden işten çıkarılmıştır?
- 12. İş müfettişlerinin denetim raporlarında yer alan tespitler kamuoyuyla paylaşılacak mıdır?
- 13. Büyük endüstriyel kazaların önlenmesi ve etkilerinin azaltılması hakkında yönetmeliğe uygun düzenlemelerin yapılmadığına dair iddialar doğru mudur?
Kamuoyunun beklediği sorular ve bu soruların cevaplarını bekliyoruz.”
“Milyonlarca liralık teşvik almış, vergi borçları silinmiş”
“Son 22 yılda AKP iktidarında Türkiye’de toplam 34 bin insanımız iş cinayetlerine kurban gitmiştir. Bu sayı, Balıkesir’in Dursunbey ilçesinin nüfusuna denk düşmektedir. Yani, ihmaller, hatalar ve disiplinsizlikler yüzünden bu kadar çok insan iş kazalarında hayatını kaybetmiştir. Bugün, dün Balıkesir’e iki bakan gönderenler, bu işletme ve holdinge geçtiğinden beri her türlü yardımı yapmışlardır. 2019, 2020 ve 2021 yıllarında bu şirket, devletten milyonlarca lira teşvik almış ve vergi borçları silinmiştir. Mehmet Şimşek, fakir fukaraya vergi yüklerken bu şirketler ihya edilmiştir. Burada bir dizi ihmal söz konusudur. Bir kez daha belirtmek isterim ki, kimse buna kaza demesin, bu bir katliamdır. Cumhuriyet Halk Partisi heyeti olarak bu kapsamda incelemelerimizi akademik odalarla görüşerek raporlaştıracağız. Olayın teknik raporunu bekliyoruz. O rapor ortaya çıktıktan sonra, sorumluların cezalandırılması için mücadelemizi sürdüreceğiz. Kimse bize ‘Cumhuriyet Halk Partisi bu vahim olay üzerinden siyaset yapıyor’ demesin. Biz milletvekiliyiz ve milletin vekaletini almış insanlarız. Millet, bize ‘sana vekalet veriyorum. Benim canımı, malımı, hakkımı, hukukumu koruyacaksın’ demektedir. Bu görevi yerine getiriyoruz ve kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz.”
Bağcıoğlu: Konuyu çok yakından takip ediyoruz
CHP Milli Savunma Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu da yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: “Milli savunma faaliyetleri açısından, savunma sanayi anlamında birkaç katkıda bulunmak istiyorum. Dünya genelinde mühimmat, cephane ve patlayıcı madde üreten tesislerde güvenlik önlemleri en üst seviyede alınmakta ve bu tür kazalar yaşanmamaktadır. Bizdeki en büyük sıkıntı ise milli güvenlik veya hassas bilgi diyerek tahkikat raporlarını, adli işlem raporlarını ve alınan dersleri paylaşmamaktır. Bu olayda, bir kapsül üretim merkezinde yaşanan patlama ve 11 vatandaşımızın hayatını kaybetmesi dikkat çekici bir konudur. Üzerinde durmamız gereken husus budur. Tahkikatın bilirkişi incelemelerinin ve adli sürecin, normal standart bir bilirkişi havuzundan alınan personelle yapılması önemlidir. Ancak, devletin ilgili kurumlarında çalışan bilirkişilerin ya da tahkikat uzmanlarının da bu sürece dahil edilmesi gerekmektedir. Yetkilileri göreve çağırıyoruz. Makina Kimya Endüstrisi kurumu, bu konularda çok tecrübelidir. Geçmişte de bu tür olaylarda kayıplar vermiştir. Dolayısıyla, bu tahkikatın bu şekilde yürütülmesi önem arz etmektedir. Ensar başkanın belirttiği gibi, bu olay diğer ortak değerlerimize sahip çıktığımız gibi siyaset dışı bir meseledir. Buradaki görevimiz, bir daha böyle bir katliam yaşanmaması, can kaybının olmaması ve alınan derslerin sonraki faaliyetlerde dikkate alınmasıdır. İdari tahkikat raporu ya da bilirkişi raporu geldikten sonra, biz de kendi uzmanlarımızla bu konuda yeterli bilgi seviyesine sahip personel kaynağına sahibiz. Onlarla da bu olayın üzerine gideceğiz ve ilerleyen dönemde değerlendirmeleri sizlerle paylaşacağız. Dolayısıyla, konunun takipçisiyiz ve bu durumu çok yakından takip ediyoruz.”