Nöbetçi Eczaneler
(ANKARA) –
Gelecek-Saadet Grup Başkanvekili Selçuk Özdağ, TÜRK-İŞ’in 29 bin 583 lira olarak açıkladığı asgari ücret teklifi hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu. Özdağ, bu rakamın doğru olduğunu belirterek, “Bu rakam doğrudur ama bu rakamın hayata geçmesi için ne yapmamız gerektiğini de net bir şekilde ifade etmemiz gerekiyor. Hem siyaset kurumu, hem sivil toplum kuruluşları, hem de medya olarak gerekli adımları atmalıyız. Hükümeti sıkıştırmak zorundayız” dedi.
Gelecek-Saadet Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ, TÜRK-İŞ’in 29 bin 583 TL olarak belirlediği asgari ücret teklifiyle ilgili düşüncelerini dile getirirken şunları söyledi:
“İnsanlar enflasyon karşısında eziliyorlarsa çare nedir?”
Özdağ, geçen yıl 11 bin lira civarında olan asgari ücretin 17 bin 2 liraya yükseldiğini hatırlatarak, “Bugün gelinen noktada Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan yüzde 47’lik enflasyon oranına göre, 17 bin 2 liranın alım gücü 11 bin 500 liraya tekabül ediyor. Yani, yeniden 2023 yılının asgari ücret düzeyine geri dönüyoruz. Eğer TÜİK’e göre enflasyon yüzde 47 ise, ENAG ve İTO’nun enflasyon oranlarının daha yüksek olduğunu da göz önünde bulundurursak, ortalama yüzde 60 oranında bir enflasyon var. 17 bin liranın üzerine yüzde 60 eklediğimizde, asgari ücretin yaklaşık 30 bin lira civarında olması gerekiyor. Türk-İş’in açıkladığı 29 bin 583 lirayı da yuvarlarsak, 30 bin lira teklif etmesini makul buluyorum” dedi. Ancak Özdağ, “Eğer bu rakam kabul edilmezse ne olacak? Üç büyük sendika, Meclis’teki her parti grubunu ziyaret etti. Kendi görüşlerini ifade ettiler ama bugüne kadar somut bir rakam açıklamadılar. Şimdi bu rakamla karşı karşıyayız. Eğer bu rakam kabul edilmezse, ne yapacaklar? Enflasyon karşısında ezilen insanlar için bir çözüm öneriniz var mı?” şeklinde sorular yöneltti.
“6 ay sonra bir kez daha güncelleme yapılmalıdır”
Özdağ, 30 bin liranın altında bir rakam beklediğini ve 24-25 bin lira civarında bir teklifin ortaya çıkacağını öngördüğünü belirtti. “6 ay sonra enflasyon ne olacak? Bu yüzde 47 enflasyon ya da üç enflasyon oranının ortalaması olan yüzde 60, 6 ay sonra ne seviyede olacak, bunu bilmiyoruz. Türkiye’de enflasyonun artmaması için hiçbir sebep yok. Neden? Çünkü Türkiye’ye yatırımcı gelmiyor. Yatırımcılar paralarını burada tutmayıp, yurt dışına çıkartıyorlar. İhracat ürünlerimiz, madenlerimiz, turizm alanlarımız ve tarım sektöründe ciddi sorunlar yaşıyoruz” dedi. Manisa’da yurt dışına ihraç edilen sebze ve meyvelerin çeşitli ilaçlar nedeniyle geri döndüğünü belirten Özdağ, “Bu durum Türkiye’nin itibarını zedeliyor ve insan sağlığını tehdit eden ilaç maddeleri içeren ürünler, ülke genelinde bir sağlık tehlikesi oluşturuyor. Cari açığın arttığı, borçların büyük boyutlara ulaştığı bir ortamda, 550 milyar dolar iç ve dış borcumuz var. Böyle bir iklimde enflasyon artacaktır. Bu nedenle 6 ay sonra yine bir güncelleme yapılması gerekmektedir” ifadelerini kullandı.
“TÜRK-İŞ’in rakamını doğru buluyorum”
Özdağ, “Ben TÜRK-İŞ’in rakamını doğru buluyorum. Bu rakam gerçekte doğrudur ama bu rakamın gerçekleşmesi için ne yapılması gerektiğini de konuşmalıyız. Hem siyaset kurumu, hem sivil toplum kuruluşları, hem de medya olarak harekete geçmeliyiz; hükümeti sıkıştırmalıyız” dedi. İş adamlarının zor durumda kalmaması gerektiğini vurgulayan Özdağ, “İşverenlerin işçi çıkarmamasını sağlamak için neler yapılabilir? Hükümet, zaman zaman büyük vergileri affederek iş dünyasına destek veriyor. Bunu gözlemliyoruz. Hükümet, asgari ücretin vergisinin yarısını işverenlerden alarak sübvanse etmelidir” şeklinde sözlerini tamamladı.