Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’tan Yargı Vurgusu
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, TBMM Genel Kurulunda yaptığı sunumda, “Bundan böyle yargı hiç kimsenin arka bahçesi olmayacak. Yargı, milletin yargısı olmaya devam edecek.” ifadelerini kullandı. Bakan Tunç, Adalet Bakanlığının 2025 yılı bütçesine ilişkin açıklamalarda bulundu.
Türkiye’nin “Hukukun Üstünlüğü Endeksi”nde oldukça geri sıralarda olduğu iddialarına değinen Tunç, bu endekse göre Türkiye’nin 117. sırada gösterildiğini hatırlattı. Ancak, bu durumu eleştirirken, Türkiye’nin üzerinde yer alan ülkelerin çoğunun demokrasi ve serbest seçim açısından sorunlar yaşadığını belirtti. Tunç, “Bu proje kimin projesi? Eski ABD Barolar Birliği Başkanının kurduğu bir dernek. Bu derneği fonlayanlar var. Bağış yapanlarla listede ilk sırada olanlar aynı. Ne kadar bağış yaparsan listede o kadar yukarı çıkıyorsun.” dedi.
Bunun yanı sıra, 2025 yılı bütçesinde bu tür bağışlara ilişkin bir kalem yer almadığını, dolayısıyla Türkiye’nin bu tür projelere yönelik bir bütçesi olmadığını vurguladı. OECD 2023 raporlarının eleştiri konusu yapıldığını ancak raporda yer alan olumlu gelişmelerin göz ardı edildiğini kaydeden Tunç, “Türkiye, yargıyla ilgili ‘erişebilir, yanıt veren ve kaliteli adalet’ konusunda en çok gelişme gösteren ülkeler arasında. Yine aynı raporda, ‘Yargıda kadın/erkek eşitliği konusunda 10 yılda 13 puan arttı.’ ifadesi yer alıyor. Kürsüde görev yapan kadın hakim sayısı yüzde 40’a ulaştı.” dedi.
Avrupa Konseyi Adaletin Etkinliği Komisyonu tarafından olumlu değerlendirilen raporların neden gündeme gelmediğine dikkat çeken Tunç, “Masa başında hazırlanan, objektif kriterlere dayanmayan ve gerçek Türkiye’yi yansıtmayan raporları burada dile getiriyorsunuz.” şeklinde konuştu.
Yargı Milletin Yargısı Olmaya Devam Edecek
Bakan Tunç, yargı kararlarının eleştirilebileceğini ancak 2024 yılında verilen 12 milyonu aşkın dosyada sadece birkaç dosyanın gündeme geldiğini belirtti. İstisna olan birkaç dosyanın öne çıkarılmasıyla 12 milyon dosyanın göz ardı edilmesinin, yargı teşkilatına haksızlık olduğunu ifade etti. Tunç, “Türkiye’de yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığıyla ilgili olarak eleştiri sınırlarını aşanlara şunu ifade etmek istiyorum. Bugün eleştirdiğiniz bu yargı sistemi eğer 1961’de 27 Mayıs’ta iş başında olsaydı, Adnan Menderes ve arkadaşları asılmazdı, dar ağacına gitmezdi.” dedi.
Özellikle 12 Eylül 1980 darbesinde yargının nasıl bir rol oynadığına dikkat çeken Tunç, “Beğenmediğiniz bugünkü yargı sistemi 12 Eylül 1980’de iş başında olsaydı, ‘bir sağdan bir soldan’ diye gençlerin yaşı büyütülerek dar ağacına gönderilmezdi. Hesap sorulması bugüne kalmazdı.” diye ekledi.
Bağımsız ve tarafsız olmamakla suçlanan yargı sisteminin 28 Şubat sürecinde de çok farklı bir tablo sergileyeceğini belirten Tunç, “Eğer bugün eleştirdiğiniz yargı sistemi 28 Şubat’ta iş başında olsaydı, o üniversite birincisi başörtülü kızlarımızı kürsülerden ağızları kapatılarak yaka paça atmaya kimse cesaret edemezdi.” ifadelerini kullandı.
Son olarak, “İyi ki bugünkü yargı sistemi var, iyi ki 15 Temmuz’da iş başındalarmış. İyi ki darbecilere karşı milletiyle beraber dik durdular, adeta savaştılar. Demokratik hukuk devletinin, milli iradenin yanında oldular.” diyen Tunç, 2025 yılında Bakanlığına 280 milyar 275 milyon 802 bin lira bütçe öngörüldüğünü açıkladı.