Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

CHP 17’nci Gençlik Kolları Kurultayı… Cem Aydın: “Zorbaların Devrine Son Verip Halkın İktidarını Kuracağız”

CHP’nin 17’nci Olağan Gençlik Kolları Kurultayı’nda adaylık konuşması yapan Parti Meclisi (PM) Üyesi Cem Aydın, “Kazanmak zorundayız. Hep birlikte kazanacağız. Adil ve özgür Türkiye’nin inşası bizim kuşağımıza nasip olacak… Bu ülkenin çocuklarının kaderleri yoksulluk olmasın diye, yoksulluktan ölmesinler diye, Narinler nefessiz kalmasın, yenidoğan bebekler katledilmesin diye kazanacağız… Zorbaların devrine son verip halkın iktidarını kuracağız. Hep birlikte haykıralım: Gençlik burada, çare burada, umut burada. Mutlaka kazanacağız” dedi.

CHP’nin 17’nci Olağan Gençlik

(ANKARA) – CHP’nin 17’nci Olağan Gençlik Kolları Kurultayı’nda adaylık konuşması yapan Parti Meclisi (PM) Üyesi Cem Aydın, “Kazanmak zorundayız. Hep birlikte kazanacağız. Adil ve özgür Türkiye’nin inşası bizim kuşağımıza nasip olacak… Bu ülkenin çocuklarının kaderleri yoksulluk olmasın diye, yoksulluktan ölmesinler diye, Narinler nefessiz kalmasın, yenidoğan bebekler katledilmesin diye kazanacağız… Zorbaların devrine son verip halkın iktidarını kuracağız. Hep birlikte haykıralım: Gençlik burada, çare burada, umut burada. Mutlaka kazanacağız” dedi.

CHP’nin 17’nci Olağan Gençlik Kolları Kurultayı, “Gelecek ve Umut” temasıyla Ankara, Atatürk Spor Salonu’nda sürüyor. Delegelerin söz alıp konuşmalarının ardından tek genel başkan adayı olan PM Üyesi Cem Aydın, adaylık konuşması yaptı.

CHP Gençlik Kolları Genel Başkan Adayı Aydın’ın konuşması şöyle:

“Bugün burada, Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına damgasını vuracak bir mücadelenin yeni aşamasını hep birlikte inşa etmek için bir aradayız. Bugün burada, Türkiye’nin birinci partisinin gençliği olarak bir aradayız. Bugün burada, iktidara yürüyen CHP gençlik örgütü olarak bir aradayız. Uzun yıllar bir neferi olarak mücadele ettiğim, içinde büyüdüğüm, baba ocağımızda sizlerle birlikte olmanın tarifsiz mutluluğunu yaşıyorum. ‘Gençlik burada, umut burada’ diyoruz hep birlikte. CHP Gençlik Kolları, bugün Türkiye’nin gençlik hareketi içinde özel bir yere sahip. Gençliğin örgütlü gücünün ana damarıdır. CHP gençliği eşsiz bir birikim, deneyim ve geleneğin üzerinde yükselmektedir. CHP gençliği, Türkiye Cumhuriyeti’nin gençliğidir. Bugün 17’ncisini gerçekleştirdiğimiz kurultayımızın önemini anlatan belki de en önemli bilgi şudur: Türkiye’nin ilk siyasi kurultayı olan CHP 1’inci Gençlik Kolları Kurultayı, bundan tam 64 yıl önce, 1961’de gerçekleştirilmiştir. Partimiz, Türkiye’de diğer tüm alanlarda olduğu gibi gençlik siyasetinin de öncüsü olmuştur. Partimizin, ülkemizin ve cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün gençliğe biçtiği tarihsel rol bugün de hepimizin rehberi. Atatürk’ün gençliğe yüklediği rolü şu sözlerine bakarak daha iyi anlayabiliriz: ‘Gençler cesaretimizi takviye ve idame eden sizsiniz. Siz almakta olduğunuz terbiye ve irfanla insanlık ve medeniyetin, vatan sevgisinin, fikir hürriyetinin en kıymetli timsali olacaksınız.’ Arkadaşlar dünya çapında hiçbir siyasi anlayış, gençliğe Atatürk kadar merkezi ve tarihsel bir sorumluluk yüklememiştir. Biz bugünün CHP Gençlik Örgütü olarak tarihsel sorumluluğumuzun farkındayız. CHP’nin Türkiye’deki en büyük umut olduğunun farkındayız. O sebeple bugün, ‘Umut burada, umut CHP gençliğinde’ diyoruz.

“Çünkü gençliğimiz var. Çünkü umut var. Çünkü umut bu salonda”

‘Umut burada’ derken sırtımızı büyük bir tarihe yasladığımızın farkındayız. Çanakkale cephesinde savaşan en genç askerlerimizden Ali Reşat Çavuş, 13 yaşında vatanı savunmak için cepheye koşmuş, çocuk yaşta şehit düşmüştü. Tıbbiyeli Hikmet, 20 yaşındaydı şehit düştüğünde. 1921 yılında onun gibi birçok tıp öğrencisi savaşa katıldığı için Mekteb-i Tıbbiye-i Şahane, 1921’de mezun veremedi. Seyit Onbaşı 24’ünde kaldırdı 276 kiloluk top mermisini. Hasan Tahsin, İzmir’de düşmana ilk kurşunu sıkıp şehit düştüğünde 31 yaşındaydı daha. Antep savunmasının mimarı Şahin Bey, 1921’de şehit düştüğünde 32 yaşındaydı. Kuvayimilliye’ye katılmış ve kadınlardan oluşan milis birliğini kuran Kara Fatma, 31 yaşında vatan kahramanı olmuştu. Demokrasi şehidimiz Turan Emeksiz, Beyazıt’ta katledildiğinde henüz daha 20 yaşındaydı. Türkiye’yi emperyalizmin boyunduruğundan korumak için Samsun’dan Ankara’ya yürüyen, dar ağacına gözünü kırpmadan giden Deniz Gezmişler, 20’lerinin ortasındaydı daha. Bu vatanın her karış toprağında daha nice kahramanların adı var. Onlar bir saniye bile düşünmeden bu topraklar için canlarını feda ettiler. Bizler bugün emanetlerine sahip çıkmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Çalışmaya devam edeceğiz. Bizim işte böyle bir gençliğimiz var. Bizim işte böyle bir tarihimiz var. Bu tarihten aldığımız güç ve sorumluluk bilinci de bugün bizi umutlu kılan. Çünkü gençliğimiz var. Çünkü umut var. Çünkü umut bu salonda.

“Artık bu karanlık dönemi kapatma vakti geldi”

Dün olduğu gibi bugün de Türkiye’de iki çizgi, iki anlayış karşı karşıya. Bir tarafta ülkesini bağımsız, özgür ve güçlü kılmak isteyenler; bir tarafta ülkemizi el kapılarına mahkum edenler. Bu mücadele yeni değil. Bu coğrafyada yüzlerce yıl sürmüş bir mücadelenin tarafıyız biz. Tarafımız halkın tarafı, tarafımız emeğin, adaletin, hürriyetin tarafı. Yıllardır biz hepimiz bu ülkede çetin bir mücadele içerisindeyiz. Çoğumuz AK Parti öncesindeki Türkiye’yi yaşamadık. Tarihi okuduk, öğrendik, tahlil ettik. Türkiye tarih boyunca ne yazık ki pek çok acı yaşadı, pek çok sıkıntı çekti halkımız. Ancak emin olun, büyüklerimiz de dahil kimse böyle karanlık bir dönemi görmedi. Türkiye’nin tüm kaynak ve değerlerinin yağmalandığı, halkımızın büyük acılar yaşadığı bu dönem tarihi bir karanlık dönemi olarak geçti. Artık bu dönemi kapatma vakti geldi. İşte biz bu dönemi kapatacak olan gençleriz. Biz varız diye umut var. Bu karanlık dönem boyunca mücadele bayrağını bir an olsun elden düşürmedik. Mustafa Kemal Atatürk’e cumhuriyette, halkçılıkta, altı okta, ısrarın adı olduk. En çetin saldırılara hep beraber göğüs gerdik. Sesimizin ulaştığı her yere hakikati haykırdık. Parti örgütlerimizi aştık. En zorlu işten en ufak işe kadar hiç yorulmadan taşın altına elimizi koyduk. Sömürüye, talana, adaletsizliğe karşı bugün hala bir direnç varsa bu CHP gençliği sayesindedir. Geleceğe dair bir umut varsa CHP örgütleri sayesindedir. Yol arkadaşlarım, iyi ki varsınız. Umut sizinle var. Biz varız diye umut var. Umut burada.

“Mustafa Kemal Atatürk’ün mavi gözleri yolumuzu aydınlatacak”

Bugün geldiğimiz noktada 22 yıllık bir karanlık dönemin şafağında bulunuyoruz. Bu iktidar halkımıza acı çektirdi. Bu iktidar liyakati, adaleti bitirdi. Bu iktidar toplumda güveni, birlik ve beraberlik duygusunu zedeledi. Bu iktidar, mafyaların, çetelerin, sokaklarda cirit attığı bozuk bir düzen yarattı. Bu iktidar ülkemizin uluslararası alandaki itibarını mahvetti. Bu iktidarın tahribatları saymakla bitmez. Ancak bu iktidarın başaramadığı şeyler de var. Bu iktidar Cumhuriyet ve Atatürk’e ne kadar düşmanlık etse de ne Cumhuriyet’i ne de Atatürk’ü yıkabildi. Bu iktidar ne yaparsa yapsın CHP’nin ve gençlik örgütlerinin mücadele azmini kıramadı. Bu iktidar ne kadar talan ve yağmaya yönelse de halkımızın kadim kültürünü, dayanışmayı, birlikteliği, umudu yok edemedi. İktidarı boyunca AK Parti’nin biz gençlerin hayatında yıkıma uğrattığı her şeyi, gençlere geri kazandıracağız. Mustafa Kemal Atatürk’ün mavi gözleri yolumuzu aydınlatacak. Asla yılmadan o yolda ilerleyeceğiz. Adaletsizliğin kurumsallaşmış hali olan mülakatlardan kurtaracağız bu güzel ülkenin insanlarını. Liyakati yok sayan bu düzen yüzünden birinci girdiği mülakattan elenen, 22 yaşındaki Doğuş Canlar genç yaşında hayattan koparılmasın diye çalışacağız. Seçimlerden önce söz verdikleri halde kaldırılmadıkları mülakatı biz kaldıracağız. Gençlerin hayallerini çalan bu sistemi tarihin çöplüğüne göndereceğiz. CHP iktidarında tek ölçü liyakat olacak. Hak eden kazanacak, torpil ve kayırma son bulacak.

“Biz Gezi’de öğrendik baskıya, haksızlığa ve adaletsizliğe karşı durmayı”

Henüz 23 yaşındaydı Fedai öğretmen. Atanamadığı için çalıştığı inşaatta hayata veda etti. KPSS’de Türkiye 888’incisi olmasına rağmen ataması yapılmamıştı. Nişan yüzüğü alabilmek için inşaatta çalışıyordu. KPSS denen artık kangrene dönüşmüş bu sınav sistemini de partimiz, CHP  değiştirecek, biz değiştireceğiz. Fedai öğretmenler ölmesin; sağlıklı, fikri hür, vicdan hür nesiller yetişebilsin diye bu çürümüş düzeni hep birlikte değiştireceğiz. Bugün insanların en temel hakkı olan ifade, toplanma ve protesto haklarını tamamıyla engelleyen AK Parti iktidarı gençler üzerinde ağır bir korku iklimi oluşturuyor. Gençler özgürce konuşamıyor, yazamıyor, haklarını savunmak için protestolara katılamıyor. Kendilerini ifade ettiklerinde soruşturmalarla, davalarla engelleniyor. Sürekli gözetim altında tutulacakları bir siyaset güdüyor. Tayfun Kahraman gerçekleri haykırdığı için 952 gündür, Vera babasından ayrı. Partimiz her zaman özgürlükten yana olmuştur. İktidarımızda bu korku iklimine son vereceğiz. Vera’yı babasına kavuşturacağız. Biz ne geçmişi unuturuz ne de umudumuzu kaybederiz. Biz Gezi’de öğrendik baskıya, haksızlığa ve adaletsizliğe karşı durmayı. Biz Gezi’de öğrendik, yaşanabilir dünya, adil bir toplum ve özgür bir yaşamda birleşmeyi. Gezi bize bir şey daha öğretti: Gençlik, değişimin anahtarıdır. Biz yılmazsak baskı yerini umuda bırakır. Gezi’nin bize bıraktığı mücadele ruhuyla adalet, özgürlük ve eşitlik için gençlik örgütümüz her zaman bir adım önde olacak. Her zaman daha yüksek sesle ‘Bu daha başlangıç, mücadeleye devam’ diyeceğiz.

“Bu ülkede kent yoksulluğu her geçen gün derinleşirken artık bir de ‘genç yoksulluğu’ diye bir kavram oluştu”

Gençlerin kendini özgür hissetmemesi, emeklerinin her anlamda heba olduğunu düşünmesi, sistematik olarak haksızlığa uğramaları, AK Parti’nin kurduğu baskı ortamı sebebiyle ülkemizin en kıymetli, en dinamik nesilleri göç ediyor. Bakın, son verilere göre 20-29 yaş arasında 287 bin 651 kişi ülkemizden göç etmiş. Bunların yüzde 59’u yüksek öğrenim görmüş eğitimli nesil. Kurucu Liderimiz Atatürk, ‘Ey yükselen nesil, istikbal sizsiniz. Cumhuriyet’i biz kurduk, onu yükseltecek ve yaşatacak sizsiniz’ diyerek Cumhuriyet’i bizlere, gençlere emanet etti. AK Parti iktidarı ise nitelikli, bu ülkeyi refah seviyesine taşıyacak gençlerin ülkemizden gitmesi için tüm gücünü sarf ediyor. Biz CHP’li gençler olarak partimizle birlikte vatanımızdaki tüm gençleri bu hayal kırıklığından, bu baskıdan kurtaracağız. Bin bir zorlukla tüm engellemelere rağmen mezun olup hayata atılacak gençler bir de işsizlik engeline takılıyor. Gittikçe derinleşen ekonomik kriz, eğitimde kalitesizlik, yanlış eğitim politikalarıyla hem eğitimde hem istihdamda fırsat eşitliğinden yoksun kalıyor gençlerimiz. Bu ülkede kent yoksulluğu her geçen gün derinleşirken artık bir de ‘genç yoksulluğu’ diye bir kavram oluştu. Yoksulluk çok boyutlu olsa da en önemlisi maddi imkanlara erişememek. Gençler ya iş bulamıyor, bulsa da geçimlerini sağlayacak yeterlilikte olmuyor.

“Partimizin iktidarında tek bir gencin bile umutsuz olmaması için tüm gücümüzle çalışacağız”

AK Parti’nin kurduğu düzende gençler yeterli beslenemiyor, barınamıyor, seyahat edemiyor, eğitimlerini bile sürdüremiyor. Bu nasıl bir hayal kırıklığı düşünebiliyor musunuz? En temel insani ihtiyaçlarını gideremeyen bir gencin yüreğindeki burukluğu tarif edebilir misiniz? Hayatının baharında, belki de hayatının en zor dönemlerini yaşıyor gençlerimiz. Öğrenciler yol paraları bile olmadığı için ailelerin yanına gidemiyorlar. Oy kullanmak için bile memleketlerine gidemiyorlar. Partimiz askıda bilet kampanyasıyla, genç arkadaşlarımızın memleketlerine gitmeleri için dayanışma ruhunu örgütledi. Gençleri en basit haklarından mahrum bırakıp onları mahçup hissettiren AK Parti karanlığından kurtarmak bizim sorumluluğumuz. Gençler ya işsizlikten ya da çok çalışıp kazanamamaktan en basit sosyal aktivitelere bile katılamıyorlar. 22 yıllık AK Parti iktidarı psikososyal destekten mahrum, kültürel aktivitelerden uzak, bir sinemaya gidip bir kahve bile içmekten yoksun bir gençlik yarattı. Gençlerin yaşam güvenliği elinden alındı. İşte tüm bu karanlık tabloyu biz değiştireceğiz. Bizim en büyük sorumluluğumuz bu arkadaşlar. Partimizin iktidarında tek bir gencin bile umutsuz olmaması, gençlerin gençliğini yaşayarak refah içinde olmaları için tüm gücümüzle çalışacağız.

“CHP, bugün iktidara yürüyen partinin adıdır. Türkiye, CHP iktidarına hazırdır”

Toplumun faydasına herhangi bir şey yapmamakta ısrarcı olan, 31 Mart gecesi kaybettiğini hazmedemeyen AK Parti iktidarı, halka hizmet getiren belediyelerimizi de hukuksuzluklarla engellemeye çalışıyor. Kayyum darbeleriyle belediyelerimizin gençlik hizmetlerinin durmasına, bakanlıkların ağlayamadığı yurt koşullarını sağlayan belediyelerimizi engelleyip, öğrencileri yetersiz koşullara mahkum etmeye çalışıp kreşlerin kapatılmasına yelteniyorlar. Bir kere daha gördük ki AK Parti halka hizmetin düşmanıdır. Bu zulmün sonuna kadar karşısında, halkın tam olarak yanında olacağız. Bizler halka çare, bizler halka umut olacağız. Biz şimdi doğrulacağız. Bu iktidarın halkımıza ettiği tüm kötülüklerin hesabını soracağız. Bozdukları her şeyi düzelteceğiz. Eksiksizlikleri tamamlayacağız. Vatanımızı tekrardan ayağa kaldıracak; refah, bağımsız, güçlü, üretken bir Türkiye kuracağız. Türkiye haritasını kırmızıya boyadığımız 31 Mart’ta gördüğümüz temel gerçeği asla unutmayalım: CHP, bugün iktidara yürüyen partinin adıdır. CHP, Türkiye’nin birinci partisidir. Türkiye, CHP iktidarına hazırdır.

“Yol haritamız hazır”

Dostlarım, yol arkadaşlarım yol haritamız hazır. Bir çerçeve belgesi hazırladık. Gençlik kolları olarak atacağımız tüm adımları anlattık. Başta gençlik olmak üzere ülkemizi, bölgemizi ve dünyayı ilgilendiren tüm sorunlarla ilgili çözüm planımız var. CHP Gençlik Kolları olarak sadece söz vermiyor; bilime dayalı projelerle, somut adımlarla, umut dolu bir geleceğin temellerini atıyoruz. Ekonomi, eğitim, adalet, özgürlük, kadın ve çocuk hakları gibi temel meselelerde gençliğin sesini güçlü bir şekilde haykırıyoruz. Adaleti sağlamak, haklarımızı kazanmak ve ülkemizin mutlu geleceğini inşa etmek için buradayız. Çünkü bu ülkenin gençleri olarak biliyoruz ki umut burada, umut bu salonda. Kararlılıkla yürüdüğümüz bu yolda kısa sürede gerçekleştireceğimiz hedeflerle gençliğin sorunlarını çözüme kavuşturmak için güçlü bir başlangıç yapacağız. Öğrenci örgütlenmelerimizi güçlendireceğiz. Bilimsel ve veriye dayalı gençlik akademisini kuracağız. Gençlik kolları yapımızı katılımcı, şeffaf anlayışımızla daha da büyüteceğiz. Danışma ve onur kurulları kurarak mücadele tarihimizde önemli yeri olan üyelerimizin fikirlerinden, önceki gençlik kolları genel başkanlarımızın deneyimlerinden istifade edeceğiz.

“Bugün Türkiye’nin birinci partisi olduysak bu Genel Başkanımız Özgür Özel ile gençleşen kadrolarımızın eseridir”

2024 yerel seçimlerinde gençlerin önündeki engelleri hep birlikte kaldırdık. Zaferimizin anahtarı partimizin değişim sürecine verdiğimiz umuttu. Önce ‘değişim’ dedik, umutsuzluğa inat değişimi savunduk. Hatalardan ders çıkararak geleceğe yürümeyi başaracak olan da Türkiye’nin kurucu partisi, CHP’ye yakışırdı. Biz, bize yakışanı yaptık. CHP örgütleri parti içi demokrasinin, öz eleştiri kültürünün nadide örneklerini tüm Türkiye’ye gösterdi. Herkes gördü ki CHP örgütleri refleks gösterir, kendi içinde ve dışında bir eksik görürse giderir, düzeltir, dönüştürür, değiştirir. Bugün Türkiye’nin birinci partisi olduysak bu Genel Başkanımız Özgür Özel ile gençleşen kadrolarımızın eseridir. Çünkü tarihimizin en genç parti meclisiyle, genç belediye başkanlarımız ve genç meclis üyelerimizle gençler siyasette artık daha fazla temsil ediliyor. Yıllardır ‘Gençlerin önünü açalım’ dediler. Ama bugün bu söz artık sadece bir temenni değil, gerçeğin ta kendisi oldu. Türkiye’nin dört yanında gençler somut kadrolarla mücadelemizin en ön safında yer alıyor. Gençler artık sadece emeği veren değil, aynı zamanda karar da alıcı.

“Ülkemizin dört bir yanındaki gençlere sesleniyorum: Sizler cumhuriyet ateşlerisiniz. Hiçbir zaman geri durmayın”

Partimiz bir iktidar sürecinde, partinizdeki değişim süreciyle birlikte gelen gençleşme, iktidar sürecinde daha da derinleşecek. Ülkemizin dört bir yanındaki gençlere sesleniyorum: Sizler cumhuriyet ateşlerisiniz. Hiçbir zaman geri durmayın. Fikrinizle, cesaretinizle ve emeğinizlen siyasette yeni bir dönemin kapılarını hep beraber açacağız. Buradan söz veriyorum: Gençlerin siyasetteki yeri, geçici bir hareket değil; kalıcı bir dönüşüm olacak. Önümüzdeki seçimde, iktidar olduğumuzda tıpkı bugün, bu salondaki partimizin her kademesinde yer alan genç kadrolarımız gibi genç milletvekillerimizin de sayısı artacak. Aynı Mustafa Necatiler gibi, Bülent Ecevitler gibi, Deniz Baykallar gibi bugün bu salondan çıkacak genç bakanlarımız olacak. Bunun sözünü hepinizin huzurunda veriyorum. Bu gençleşmenin önünü cesaretle açan, gençlik örgütümüzü siyasetimizin merkezine alan, ‘Gençlik kolları Cumhuriyet’in ikinci yüzyılındaki iktidarımızı kuracak, yönetecek olanlardır’ diyen Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel’e huzurlarınızda hepimiz adına bir kez daha teşekkür ediyorum. Merhum Genel Başkanımız ve Başbakanımız Bülent Ecevit, ‘Gençlik Kolları partinin yan gücü değil, öz gücüdür’ diyerek partimizde gençliğin gücüne vurgu yapmıştı. Bu davanın devam etmesinde büyük emekler vermiş, görevi başında hayatını kaybetmiş olan Furkan Murat Kaya’ya, Ersin Çıldır’a, Furkan Demir’e, Tugay Adak’a, Ömer Can Erdemli’ye, Deniz Demiral’a, Haydar İnanır’a, Batuhan Uysal’a, Nurullah Özcanlı’ya, Onur Günay’a, İlkarYiğit’e, Anıl Tanrıkulu’na ve Emrecan Bağ’a -babasıyla birlikte geldik. Ali Amcam- Ankara’nın göbeğinde barışı haykırırken alçak teröre kurban verdiğimiz Malatya Gençlik Kolları’ndaki arkadaşlarımıza ve kaybettiğimiz bütün arkadaşlarımıza söz veriyoruz: Mirasınızı yaşatmaya devam edeceğiz.

“Dünyanın her yerinde başımız dik yürüyeceğiz”

Gençlik siyasetini dar gündelik siyasete sıkıştırmayacağız. Türkiyemizin gücünü ve birikimini kapsayarak küresel vizyonla yürüteceğiz. Bunun için dış ilişkiler, uluslararası gençlik dayanışmasını hayata geçirecek; sadece Avrupa’da değil, dünyanın her coğrafyasında var olacak; Filistin davası gibi coğrafyamızın tarihsel ve insani hassasiyetlerini de göz ardı etmeyeceğiz. Dünyayı saran küresel iklim krizi nedeniyle artık hayatımızın her alanında sürdürülebilir çözümlere geçmek zorundayız. Siyasetin merkezine sürdürülebilirliği alacağız. Çevre dostu yeni teknolojilerden toplumsal cinsiyet eşitliğine, afetlerle mücadeleden enerji dönüşümüne kadar sürdürülebilir kalkınmanın tüm boyutlarının dinamosu biz olacağız. Ben dünyadaki en güçlü yenilebilir enerjinin gençlik enerjisi olduğuna inanıyorum. Evet AK Parti her şeyi tükettiği gibi yaşam enerjisini de tüketti. Peki bu salondaki enerjiyi tüketebildi mi? ‘Olmaz’ denilen anda bile Türkiye’nin gençlik enerjisinin nasıl yenilenebileceğini tüm dünyaya göstereceğiz. Dünyanın her yerinde başımız dik yürüyeceğiz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi, ‘Gerektiğinde kıvılcımlar olarak gidip alevler olarak döneceğiz.’ Gençliğin azmi, cesareti ve kararlılığıyla ülkemizin, bölgemizin ve dünyanın geleceğini birlikte şekillendireceğiz. Unutmayalım, umut burada, güç bizde.

“Umutsuzluk kaçacak yer aradı gençliğimizden. Zorbaların devrine son verip halkın iktidarını kuracağız”

Eğitimde, gelirde, sağlıkta, çevrede, bilim ve teknolojide adaleti sağlayacağız. Sosyal adaleti hayatın her alanına yayacağız. Cinsiyete dayalı ayrımcılığa karşı duracağız. Yaşamın her alanında sürdürülebilir, adil paylaşıma dayalı bir ülke için yılmadan çalışacağız. Kazanmak zorundayız arkadaşlar. Hep birlikte kazanacağız. Partimizin öz evladı olarak size söz veriyorum. Türkiye’nin beklediği adil ve özgür Türkiye’nin inşası bizim kuşağımıza nasip olacak. Bu zafere hep beraber kazanacağız. Kazanmak zorundayız. Kayıplarının sızısı hala dinmeyen Berkin Elvan için, Ali İsmail Korkmaz için, Enes Kara için, İkballer için, Ayşenurlar için kazanacağız. Bu ülkenin çocuklarının kaderleri yoksulluk olmasın diye, yoksulluktan ölmesinler diye, Narinler nefessiz kalmasın, yenidoğan bebekler katledilmesin diye kazanacağız. Türkiye’nin gençleri yemekhane kartlarında bir lira kaldığı için canına kıymasın; işsizliğe, güvencesizliğe, geleceksizliğe mahkum olmasın, ülkesinde yaşam kurma umutlarını yitirmesin diye kazanacağız. Sokakta birlikte top oynadığımız, yan yana büyüdüğümüz arkadaşlarımız suç örgütlerinin, çetelerin, uyuşturucunun, şiddetin pençesine düşmesin diye kazanacağız. Kimsenin çaresiz hissetmediği, kimsenin yalnız kalmadığı, kimsesizlerin de kimsesi olan bir ülkeyi genç ellerimizle kazanacağız. Devletimizi bir avuç zorbadan geri alarak tekrar halkın devleti yapacağız. Kazanmak zorundayız ve size söz veriyorum, ant olsun ki kazanacağız. Dost düşman herkes bilsin ki nice hayasız akınlar düzenlendi üstümüze zapt edilmedik. Umutsuzluk kaçacak yer aradı gençliğimizden. Umutsuzluk kaçar bizden. Zorbaların devrine son verip halkın iktidarını kuracağız. Hep birlikte haykıralım: Gençlik burada, çare burada, umut burada. Mutlaka kazanacağız. Mutlaka kazanacağız. Mutlaka kazanacağız.”